• çin duvarının gerçeklerini belgeleyen şiiri yazmış çinli şairdir, şairlerin el üstünde tutulduğu bir dönemde yaşamıştır
    şiir şöyledir
    büyük çöl den çin i arayan büyük duvar
    sonsuzluğa doğru yılan gibi gider
    bir ucundan sınırın öbür ucuna
    tek şehir kalmamıştır ortada bugün
    sonsuz kinlerini sanki açıklıyor gibidir
    dağılmış birkaç kemik, şurda burda
    yuvalarından zorla alınan üç yüz altmış bin adam
    allaha ısmarladık diyerek ağlıyorlar
    prensin buyruğu mademki bu, boyun eğmek gerek
    ama kim sürecek tarlaları peki
    çok fazla içen ve muhteşem şiirler yazan bir şair olarak bilinir ”içtiği zaman ölümsüzdür” diye bir söz vardır kendi kendine mi söylemiştir yoksa itafenmidir bilemiycem
  • li tai-po, li pai ya da li bai olarak bilinir. şiirinde şarap, tomurcuklar ve ay gibi farkındalık, kişisel aydınlanma, nirvanaya erme ve buddha aklını simgeleyen metaforlara yer vermiştir. kısa bir şiiri:

    "self-abandonment

    i sat drinking and did not notice the dusk,
    till falling petals filled the folds of my dress.
    drunken i rose and walked to the moonlit stream;
    the birds were gone, and men also few."

    "tenhalığım

    oturmuş içiyordum ve
    dökülen yapraklar dolduruncaya kadar eteğimi,
    fark etmedim akşamın inişini.
    kalktık, dönen başımla ben ayışığının yıkandığı ırmağa vardık.
    kuşlar çoktan gitmişti,
    pek insan bile kalmamıştı ortalıkta artık ."
  • "drinking alone under the moon

    among the flowers, a single jug of wine;
    i drink alone. no one close to me.
    i raise my cup, invite the bright moon;
    facing my shadow, together we make three.
    the moon doesn't know how to drink;
    and my shadow can only follow my body.
    but for a time i make moon and shadow my companions;
    taking one's pleasure must last until spring.
    i sing--the moon wavers back and forth.
    i dance--my shadow flickers and scatters.
    when i'm sober we take pleasure together.
    when i'm drunk, we each go our own ways.
    i make an oath to journey forever free of feelings,
    making an appointment with them to meet in the milky way afar."

    li tai po

    "ayışığında yalnız başına içmek

    çiçeklerin arasında son bir testi şarap kalmış.
    içiyorum öyle bir başıma,
    in cin top oynuyor yanı başımda.
    kadehimi kaldırıyorum ve şerefe diyorum yukarda parlayan aya,
    o anda gölgem de katılıyor bize,
    bir ruh üçlemesi oluyoruz böylece.
    ancak ay bilmez ki şarap nasıl içilecek...
    gölgem desek, onun da tek bildiği beni takip etmek.
    halbuyken yine de ayla gölgeme içiyorum, onlarla içiyorum.
    bir süre daha muhtacım onlara...
    keyif dediğin zaten en az gelecek bahara kadar sürecek!
    şarkı da söylüyorum hatta - ay kuşatmalarına,
    ve hatta dans bile ediyorum - gölgemi kışkışlamaya...
    ayıksam keyfimiz bizim keyfimizdir ama
    başım göğe erdiyse, hepimiz uzaklaşır gideriz birbirimizden.
    tüm duygularımı soyunup yola koyulmaya yemin ettim ben;
    çünkü
    bu dostlarla samanyolunda yeniden buluşmamız gerek
    uzakta bir zamanda."
hesabın var mı? giriş yap