• uzun vade, ing. long-term manasına gelir fransızca söz öbeğidir.
    lakin, bu karşılıklar tam da ifade edemez muadillerini.
    iyisi mi siz
    (bkz: fernand braudel)
  • tarihsel çalışmalarda olaylardan (1. dünya savaşında mesela, avusturya veliahtının bir sırp milliyetçisi tarafından bıçaklanması) ziyade uzun vadeli, görece yavaş değişen / görece durağan / görece daimi / görece mukavim / görece yeter / görece imdat tarihsel yapılara (örn. kabaca kapitalist üretim tarzının yeni pazarlar, doğal kaynaklar, iş gücü bulma zorunlulukları/eğilimleri doğuran çelişkilerinin uzantıları, bunlar arasındaki ve bunların başka şeylerle kurduğu çapraşık ilişkilerin oluşturduğu öbekler vs.) ağırlık verilmesi gerektiğini öne süren bir yaklaşımı ifade eder.

    örneğin marx'ın (brumaire) poulantzas'ın (faşizm ve diktatörlük) veya yalçın küçük'ün bir zamanlar ciddi bir bilim insanıyken -evet öyle bir zaman oldu gerçekten- (...üzerine tezler, sovyetler) ortaya koyduğu çalışmalarla türkiye resmi tarihini/tarih eğitim müfredatını karşı karşıya koyalım, "uzun vade" yaklaşımı bunlardan birinci tarafa ve ikinci tarafın tam zıddına denk düşer.

    marc bloch, braudel, pierre woodman (öeeh) gibi önemli isimlerin öncülüğündeki fransız annales okuluyla ilişkilendiriliyor ama gerekirse modifiye edilerek ( poulantzas ve yalçın küçük örneklerinde olduğu gibi) tüm marksiyen (tarihsel maddeci) araştırma programına yayılıp genellenebilir bir ilke olabilir bence.
  • her karşıma çıktığında aklıma "macaron" getiren fransızca "uzun dönem" anlamına gelen kavram.

    (bkz: laduree)
  • anthony smith'in "etno-sembolizm ve milliyetçilik" kitabında karşıma çıkan kavram. kitapta milliyetçiliğin longue duree tarihi analizle anlaşılabileceği belirtiliyor.
    her ne kadar modernist teoriler milletlerin modernite öncesinde var olmadığını ileri sürse de smith'e göre millet ve milliyetçilik ancak etnik geçmişle bugünkü millet arasındaki ilişki incelenerek anlaşılabilir. yani millet olgusunu anlayabilmek için geçmişe bakmanız gerekmektedir. smith tabi burada geçmişle etno-sembolleri kast ediyor. yani dil, mitler, törenler, ritüeller, adetler gibi kültürel unsurlar. bu unsurlardaki süreklilik etnik geçmişi imliyor.

    görüldüğü üzere bu kavramla spesifik bir olay ve olgu değil zaman olarak tarihe yayılmış süreklilik arz eden değişimlerin incelenmesi kast ediliyor.
  • annales okulunun ortaya koyduğu, kabaca ifade edilecek olursa tarihsel olayların büyük tarihsel çerçevelerde ve uzun zaman dilimleri içerisinde incelenmesi gerektiğini ifade eden yaklaşım yani, ânın büyüsüne kapılmayın diyor.
hesabın var mı? giriş yap