• kampüsü haydarpaşa'da olan ve sadece ingilizce eğitim veren okul, staj ve internlük olayı altunizade'deki marmara hastanesi'nde geçer, binaları sıkıcıdır, kampüs olayı sıfır, ancak kaliteli hocalar barındırır
  • türkiye'de sadece ingilizce tıp eğitim veren tek tıp fakültesi olmasıyla diğer tıp fakültelerinden ayrılan, hakkında bu kadar az yorum yapılmasına şaşırdığım anadolu yakasındaki okul
  • sevgilimi almak için 3 sene kapılarında beklediğim, sonra acil nöbetlerinde kendisine refakat ettiğim, doktor odalarında brownie poaça çay götürdüğümüz, bi ara benim de doktor sanıldığım sevgilimin mezunu olduğu dolayısıyla severek andığımız tek tıp fakültesi.
  • çok kaliteli bir okul olmasına rağmen, istanbul' daki rakiplerinin yanında ismi biraz sönük kalan okulum. halbuki eğitim dilinin ingilizce oluşuyla, eğitim tarzıyla, hocalarının kalitesiyle ve tus daki başarılarıyla onlardan aşağı kalır bir yanı yoktur... en büyük eksiklikleri, kadavra sayısının kısıtlı ve hastanesinin küçük oluşudur. inşaası süren ve yıllardır en kısa sürede bitirileceği söylenen yeni hastanesinin bitimiyle bir eksisini daha artıya çevirirse, geriye yapması gereken tek şey karacaahmet ile sponsorluk anlaşması imzalaması olacaktır.
  • önümüzdeki altı yıl boyunca binasını, merdivenlerini, sınıflarını, duvarlarını tavaf edeceğim okul*. hukuk ve eczacılık fakültesi ile aynı binada yer alıp, bina mimarisi hafiften hogwarts'ı anımsatmaktadır.

    zamanın ötesinden gelen düzeltme: efem şimdi siz sadece temel bilimler'i yani ilk üç seneyi haydarpaşa kampüsündeki o harika binada geçiriyorsunuz, kalan 3 sene ise üniversitenin hastanesinde uygulama/nöbet/kendini kaybetme vesair olarak geçmektedir.
  • (bkz: #18884804) yok artık. hakkında "adamlar yatarak sınıf geçiyor." demek istediğim tıp fakültesi.
  • geçen sene bu zamanlar, marmara tıp'ı kazandığımı öğrenip ekşi sözlük'e dadanmıştım direkt. nasıl bir okul, beni neler bekliyor vesair. çünkü okul durumlarında hele ki üniversite gibi liseyle alakası olmayan bir yer hakkında konuşsa konuşsa en iyi öğrenciler konuşabilir. şimdi ben bunu yazdım 1,5 ay sonra açılacak okulun hakkında merakını gider * diye ve sen de okuyorsun.

    mütf'nin eğitim sistemi karışıktır. özünde bir tıp fakültesi olduğu için de zordur. yani "ay istanbul, ay doktor olmak, ay sosyalleşelim, çiçek böcek" diyorsanız, sizi paşa paşa bütünlemelere buyur edeyim.
    diğer tıp fakültelerinin aksine, burada vize-final sistemi yok. komite usulü okuyorsunuz. yalnız başka fakülteler de kendi eğitimlerine komite diyorlar ama dönem sonuna final sistemi koyuyorlar. yok burada öyle bir şey. ben eğitim açısından benzeştiğimiz tıp fakültesi bulamadım ayrıca. ortak yönler var ama mütf'nin sistemi tam ortaya karışık. tüm tıp fakültelerinden bir nokta almış resmen. nasıl mı, buyrun şöyle:

    her komitenin bir başlığı oluyor, mesela 1. sınıfın 3. komitesi "human development". burada embriyoloji, histoloji, biyokimya, fizyoloji gibi dersleri alıyorsunuz ama embriyonun ilk 4 haftası bilgisi kadar. veya 4. komiteniz "human behavior" ve burada da histoloji, biyokimya, fizyoloji görüyorsunuz ama sinir sistemini içerdiği kadar. yani bir öğrenmede biyokimyanın tamamını öğrenmektense, sistem sistem öğreniyorsunuz.

    bir hafta boyunca sınav olma durumu da yok sizde. komitenin sonunda tek bir sınav oluyor, çoktan seçmeli. o sınavın geçme notu 60. geçme notu 70 olan fakülteler de var tamam ama onlarda baraj yok mesela, buyrun baraj marmara'da var. baraj da şu: fizyolojiden 10 soru var, sen 6'sını doğru yaptın 6 puan alırsın. 5'ini doğru yaptın, 5 puan. ama 4'ünü doğru yaparsan, yarısından 1 eksiğini doğru yaptığın için (4-1=3) 3 puan alıyorsun. eğer hiçbirini doğru yapamazsan baraj yemiş oluyorsun ve -5 puan alıyorsun.

    bütünleme denilen olaylara değinmek gerekirse, ağustos ayında yapılıyorlar ve bir insanın bütünlemeden beklentisi nedir? sınıf geçmek değil mi? daha kolay olması falan gerekir. geçen sene büt'e giren arkadaşlarımdan marmara tıp'ın bütünlemesinin böyle olduğunu duydum lakin bu sene bizzat deneyimlememle anladım ki: hiç kolay değil. girenlerin yarısının kalması ve önceki senelerde büt'e kalmış insanların da "zor abi ya" demesi bunu destekler durumda.
    yani, diyeceğim o ki bütünlemeye kalmamak için elimizden geleni yapıyoruz çünkü tüm yazınızı geçeceğinizin kesin bile olmadığı, kopya çektirmedikleri büt için harcamaya lüzum yok. abla tavsiyesi. *

    açparantez: (#18884804) burada kaç yılından bahsediliyor bilmiyorum ama marmara tıp'ta eğitimin son hali bu anlattığım gibidir :kapaparantez

    **

    okulla ilgili söylemem gereken başka şeyler:

    -amfi derslerinde yoklama alınmamaktadır.

    -tıp fakültesi bünyesinde iki tane aktif kulüp bulunmaktadır: turkmsic ve medclub.

    -kampüs konusunda ise şanslısın. tıpta okuyan diğer arkadaşlarının yaşayamadıkları kampüs hayatını yaşayabilmektesin haydarpaşa kampüsü ile. boğaz manzaralı amfi, kütüphane ve tuvalet gibi seçeneklerimiz mevcutken, yiyecek-içecek bakımından hukuk kantininin en iyi olduğunu söylemeden geçemem.

    -bünyesine ait masco adındaki öğrenci kongresi sayesinde, 1. sınıftan itibaren hocalara ve öğrencilere araştırmalarını sunma, poster hazırlama ve kongre inceliklerini öğreniyorsun.

    **

    sene içerisinde, pek sevgili bir hocamıza sormuştum; "bakın komiteye girenlerin yarısı kalıyor. buraya giren öğrenci aptal da olmadığına göre.. durup kendinizde suç aramıyor musunuz?" diye. kendisi de "doktorluk hayatınızda aldığınız her kötü eleştiri ve laf, fakültemize gelmiş sayılır. bu yüzden sizi en iyi şekilde yetiştirmeliyiz. sizin de hedefiniz sınıfı geçecek kadar çalışmak olmamalı haliyle." demişti de"asdfdfd" diye gülmüştüm. siz gülmeyin canlarım, bu laftaki ciddiyeti bir defada anlayın.

    tıp, zor. ((kolay tıp yok. zor ve daha zor tıp fakülteleri var))
    ingilizce tıp, zor. ((anadilin ingilizceyse bilemeyeceğim bittabi))
    marmara, zor. ((bunu da şimdi anlattım işte))
    ama tus başarısına baktığınızda ve ingilizce tıp mezunu sayılı doktordan biri olacağınızı düşününce, bunlara değeceğini anlıyorsunuz. * * *
  • bundan yıllar önce atıldığım okul. aslında onlar atmadılar ben bıraktım. vurdum tekmeyi girdim dekanın odasına...sonra böyle işte.
hesabın var mı? giriş yap