• 1874-1928 yillari arasinda ya$ami$ alman filozof.
  • (bkz: hınç)
  • insanın kosmostaki yeri kitabıyla insan felsefesini gerçek anlamda bir problem alanı haline getirmiş filozof. insanı dünya, hatta evrende aramak yerine kosmosta bir yere oturtma çabası ve biyolojik yönü önemsiz saymadan psişik dünyayı sorgulaması ilgi çekicidir. hıristiyan öğretisiyle koşutluk gösteren düşünceleri olsa da, nietzche'den sonra ilk kez insan için insan problemiyle uğraşması önemlidir.
  • yasantinin, basta dinsel, kisisel, toplumsal, bitimsel,tarihsel yonleri olmak uzere, her birine gereken onemi verecek bicimde butun yonleriyle ele alinmasi gerektigini savunan alman toplumbilimci ve dusunurdur
  • ortega y gasset'in aktardığına göre (insan ve herkes'te) uykusuzluktan ölmüştür.
  • münevver ayaşlı, muhammed ikbal'de "ego-benlik" sorununu incelerken, bu sorunu inceleyen hıristiyan filozoflardan max scheler'in meşhur "liebe und erkenntnis" (aşk ve irfan) makalesine atıfta bulunur. "liebe und erkenntnis"te konuya ilişkin düşünceler mealen şöyle sıralanır [yazarın aktarımıyla]:

    "aşk duygusunun, heyecanının hareket mebdei, var olma bakımından reel olan bir şahsiyettir. allah'ın şahsiyeti, şahsiyetin varlık şekli, yunan ve hintlilerde olduğu gibi aşk ummanında erimez. burada aşk duygusunda şahsiyetin metafizik yokluğu denilen hali ortaya çıkmaz. allah'tan kaybolmak suretiyle şahsiyet kendini kazanmaktadır."
  • tam adı max ferdinand scheler'dir.
  • "insan ya bir tanrı'ya sahiptir ya da bir puta"
    demiş filozof.
  • 1874- 1928 yillarinda yasamis, gorungubilim alaninda husserl'le birlikte anilabilecek alman filozof.. aslinda cok basit, kulaga hosgelen bir dili bir felsefesi varken populer olmamasi insanin anlasilmayana duydugu ilgi kaynakli olsa gerektir..

    biyolojiden psikolojiye, bilgi kuramindan ahlak felsefesine, toplumbilimden din felsefesine kadar bircok alanda gorebiliriz scheleri, ama en basarili oldugu, adinin en sik gectigi alan ahlak felsefesidir..

    ahlak felsefesine baslangic noktasi kant'in bicimsel ahlakidir.. kant elestirisi onu kendi iceriksel ahlak felsefesine, degerler ahlakina goturmustur..

    onceleri inanmis, dindar bir hristiyanken sonralari felsefesi onu ateist yapmistir.. insan sorunu, ozellikle kisiligi olan insan sorunu, kisi olarak insan sorunu scheler felsefesinin merkezidir.. scheler'in insani yalnizca akla dayali insan degildir, insani insan yapan akil degil tin'dir ona gore.. tin, aklin yaninda duygusal edimleri de icine alir.. schelerde ahlak, akil yaninda 'gonul'unde ilkelerini icine alan kisisel bir ahlaktir.. bu durumda sevgi de ahlak felsefesinde en buyuk yeri isgal eder..

    kant icerikce belirlenmis hicbir iyinin ve kotunun olmadigi gorusundedir.. saglik, yetenek, bilgi, para hepsi iyi olabilir ancak dogru olarak kullanilirsa, amainsan bunlari kotu amaclarla kullandiginda iyi gorunenlerin hepsi kotu olur.. bu dusunce temelinde kantin ahlak yasasi soyle ozetlenebilir: ancak genel bir yasa olmasini isteyecegin bir ilkeye gore eylemde bulun.. boylece ahlak salt ve kosulsuz hale getirilebilir.. scheler de kant gibi ahlakn salt ve kosulsuz olmasini benimser ama icerikce belirlenmis degerler ahlakinin saltligi kosulsuzlugu ortadan kaldirmayacagi kanisindadir..

    o halde bir deger alani olusacaktir ve biz bu deger alani icerisinde hangi degeri sececegimizi nasil bilebilecegiz sorunu ortaya cikacaktir.. yani bir yegleme kriteri belirlememiz gerekecektir.. yegleme ya degerli nesneler arasinda olur yada degerler arasinda.. degerli nesneler arasinda olursa empiriktir, degerlerin kendisi arasinda olursa a pirori..

    bir degerin digerinden daha yuksek olmasinin belirtilerini soyle aciklar scheler:
    1-surekli olma: bir deger surekli oldugu olcude yuksektir
    2-bolunmezlik: bir deger ne kadar az bolunebiliyorsa o derece yuksektir. maddesel bir degerli nesnenin paylasilmasi onun bolunmesiyle olanaklidir ama sanat yapiti bolunmezdir bir tablonun degeri onu parcalamadan paylasilabilir ancak
    3-salt olus: bu madde en onemli olan maddedir. daha az goreli olusu gerektirir.. duyusal degerler goreli degerler.. bir hayvan icin faydali olan bir bitkinin digeri icin zehirli olmasi gibi.. ahlaksal degerler salt degerlerdir..

    peki burada soyle bir soru aklimiza gelmeyecek midir sanki, tercihlerde kisisel olacagina gore iyi ve kotulerde kisiye gore degismeyecek midir, bu durumda yukaridaki maddeler fasa fisodur denmeyecek midir.. acikcasi bu entryi okuyan ben olsaydim derdim, ama ben yazar olarak bir sonraki cumleyide bildigim icin boyle seylere takilmiyorum..

    yukaridaki maddelere gore bir degerler siralamasi yaparsak, en onemli deger olarak kisi kendisini bulacaktir.. yani onemli olan insandir, nesneler icin ahlaksal iyi ve kotu diye bir sey olamaz ancak kisiler ahlaksal olarak iyi ve kotu olabilirler..

    peki kisi nedir, kimdir bunu aciklayalim simdide.. en kisa tanimi ile kisi tinsel bir edim merkezidir..ama tek tek edimlerde ortaya cikan birsey degildir.. ne yalnizca ic algi, ne yeme icme, ne bilme ne isteme ne kendi uzerine bilinc (cogito) yalniz basina kisi olabilir.. butun edim cesitlerini icine alan bir birliktir, cesitli edimlerin somut bir varlik birligidir..

    kisiyi tanimak ancak sevgi icinde mumkundur.. kisileri taniyamayiiz ama edimleri ile onlari anlayabiliriz.. so sozunu cok severim: ''bir insani herhangi bir sekilde nesne haline getirdigimiz zaman, onun kisiligi elimizden kacar ve bize yalnizca onun kilifi kalir..''

    ancak butun insanlari da kisi olarak gormez scheler, insan gorunuslu olmak baska, insan olmak baska seydir.. insan olmak guctur, hayvanlari taniyin bunu anlarsiniz der.. bu laflara karnimiz tok bay scheler peki nedir insan olmak dediginizi duyar gibiyim.. (hageten insan yazarken kendini baska bisi saniyor) kemiklerini sizlatmadan ecdatlarina laf gelmeden hemen aciklayalim ahlaksal kisi olmanin sartlarini:

    1-deliligin, anarmollagin karsiti olmak uzere normal olmak kisi olmanin ilk kosuludur. yan kisinin davranislarinda bir anlam birligi olmalidir.. davranislari herhangi bir seye gereksinim duyulmadan anlasilmalidir.. bir insanin davranislari nedensel aciklama gerektiriyorsa o kisi normal degildir (benim yukarida sanki okuyucunun sozlerini duyarmisim gibi yapmam normal olmadigimi gosterir)

    2-kisi olmanin ikinci kosulu erginliktir. kisinin kendi istegi, duyma ve dusuncesiyle baskasinin isteme duyma ve dusunmesinde bir ayrilik olabilecegini kavramasi ve bu ayrligi yasamasidir erginlikten kastedilen.. gunumuzde bir cok kisi ve ben dahi bu konuda sikinti yasiyor.. birini sevdigimizde (bkz: · aglaya ivanovna yepançin/#21171278) onunda bizi sevmesini istiyoruz.. gerci ben kendim icin istemiyorum orasi ayri..

    3- normal ve ergin olanin ayni zamanda bedeni uzerinde egemenligi olmasidir.. yani koleler ahlaksal kisi olamazlar..

    4-sorumluluk.. bir eylemde bulundugunda bunun gerceklestiricisinin kendisi oldugunu bilen ve sorumlulugunu duyabilen kisi ahlaksal kisidir..

    yani gordugumuz gibi insan oncelikle omurgalilar sinifina konulmakta ordan da ona bir ozellik katarak bu siniftan ustun tutulmaktadir..

    iste butun bu felsefe, butun bu dusunce sistemi scheleri kâfir yapmistir.. artik bir tanri tanimaz, ateist olmustur.. tanri yerine insani koyar.. insan olma ayni zamanda tanri olma da demektir.. tanri insanin kendisidir.. iste boyle sevgili okuyucular, entrymizin sonunda, baslangictaki inancli birinin, bir mubarek hristiyanin nasil ateist oldugunu da gormus bulunuyoruz.. ne diyelim allah taksiratini affetsin..

    not: bedia akarsu hanfendinin cagdas felsefesi kaynak olarak kullanilmistir..
  • abidik gubidik tespitleri ve allahsız tospağayı anımsatan sıfatı sayesinde dikkatimi çeken vasat filozof. felsefe dünyasının guizasıdır.
hesabın var mı? giriş yap