• nia-mey. nijer'in baskenti.
  • havaalanından şehir merkezine giderken sağda ikinci billboard'da recep tayyip erdoğan'ın güleç yüzü ve varla yok arası bıyıkları karşılıyor sizleri. afrika'nın en fakir ülkesine, binlerce kilometre uzağa geldim, kaçarım, kurtulurum diye mi düşünmüştünüz yoksa? tabii ki hayır!
  • ülkeye ismini veren nijer nehrinin kenarında kurulmuş olan, ülkenin fransız kolonisi olduğu dönemde gelişen ve başkent olan batı afrika şehri. doğal ortamında bir su aygırı görebileceğiniz ender başkentlerden biridir, kennedy köprüsünden geçerken nehirde yüzen bir su aygırı görebilirsiniz. ayrıca şehir merkezine yaklaşık 1 saat mesafede bulunan kouré bölgesinde nesli tükenmekte olan batı afrika zürafalarını (daha açık renkli oluyorlar) gözlemlemek mümkün. yine niamey'de bulunan nijer ulusal müzesinde dinazor iskeleti görebilirsiniz, zaten müzede de bunun dışında bir numara yok. nijer büyükelçiliğimiz 2012'de açılmış, ayrıca türk hava yolları haftada 3 gün karşılıklı sefer düzenliyor. eğer niamey'e gideceksiniz bir seyahat sağlığı merkezine giderek sarı humma aşısı olmayı ihmal etmeyin, zira uluslararası aşı veya profilaksi sertifikası almadan ülkeye girmeniz mümkün değil. (bkz: dünya sağlık örgütü) birtakım başka aşılar ve haplar da var tabii ki, ama en kritiği ve zorunlusu sarıhumma aşısı. gerçi ben gitmeyin derim; görecek, yapacak pek fazla bir şey yok.
  • istanbul'dan haftanın belirli günlerinde direk olarak thy seferi bulunmakta olup yaklaşık yolculuk süresi 7 saattir. thy uçağı niamey'den sonra burkino faso'nun başkenti ouagadougou'ya devam eder. dolayısıyla istanbuldan kalkan uçakta her iki ülkeden de yolcu bulunur niamey'e inen thy uçağı istanbul'a gidecek yolcuları da aldıktan sonra ikinci durağına uğrar indireceklerini indirir yeni yolcularını alır ve istanbula yine yaklaşık 7 saati bulan sürede ulaşır. tabi ouagadougou'ya geldiğinde uçuş ekibi dinlenmek üzere burada kalır, bir önceki uçuş ekibi uçağı devralır.

    niamey klasik aşırı fakir bir afrika ülkesi olarak çok sıcaktır, ne tarımda ne de teknolojide gelişmiştir. modern tarımın esamesi okunmamıştır bunun sonucunda otomatikman doğallık korunmuş olsa gerek belki de dünyanın en lezzetli mangolarını ve muzlarını burada yiyebilirsiniz.

    türkiye'nin büyükelçiliği de bu şehirde bulunmakta olup büyükelçilik binamızı niamey'deki en lüks ve modern bina olarak gösterebiliriz. şehrin tek nehrine çok güzel bir manzarası olan büyükelçiliğimizin mobilyaları, gümüş dekorasyon objeleri vs. türkiye'den getirilmiş olup konutta ağırlanan nijerli bakan eşlerini hayran bırakmaktadır.

    şehir merkezinde toplamda birkaçtaneyi geçmeyecek sayıda otel bulunmaktadır (belki de nijer'in yegane otelleri). bu oteller içinde en güvenli ve şehir merkezinde sayılabilecek olanı hotel gaweye'dir. fiyat olarak uluslararası standartları aratmasa da kalite olarak yerlerin dibinde sürünmektedir ne yazık ki. bir kere otelin tüm mobilyası 1970'lerden kalmış, havalandırma sistemi inanılmaz derece gürültü yapmaktadır. yeteri kadar temizlik yapılmadığından olsa gerek otelin hertarafına sinmiş ve birkaç gün sonra otelde kalanların kıyafetlerine de sinecek ağır bi koku bulunmaktadır. hotel gaweye'nin müşteri kitlesinin önemli bir çoğunluğunu da çinliler oluşturmaktadır. malum çin'in afrika açılımı politikaları çerçevesinde (evet bir tek türkiye'nin afrika açılım stratejisi yok) bir takım çinli şirketler nijer'den petrol, uranyum gibi kaynakların peşine düşmüşlerdir. hotel gaweye'de pek tabi ki sivri sinekler de bulunmaktadır. nijer'e gitmeden önce sağlık bakanlığımız mutlaka sıtma ilacı kullanılmasını tembihlemektedir. bununla birlikte sıtma ilaçlarından bazıları yan etki yaparak halüsnasyona sebep olmaktadır. sıtma ilacını almak istemeyenler hotel gaweye'nin sıtmalı olması muhtemel sivri sineklerinden korkmamak için yanlarında mutlaka sinkov ve türevlerini götürmelidirler. değil kırsal alan şehir merkezindeki nijerli insanların nasıl şartlarda yaşadığına şahit olunca ise hotel gaweye'den şikayet etmeye utanıyorsunuz.

    şehir merkezi bir bütün olarak ilginç bir yer olmakla birlikte turistik sayılabilecek mekanlar arasında bir dinazor iskeletinin bulunduğu müze ve deriden yapılma hediyelik eşyalar ile gümüşçülerin bulunduğu çarşı sayılabilir.

    yemek yemek için ise fransız lokantası temiz ve ferah bir ortam sunup lezzetli yemekler yapmaktadır.
  • çok yer gördüm ama bu kadar boktanını hiç görmedim
  • havaalanı gayet güzel afrika standartlarının üstünde ve işleten yapan türk firmasıymış.dışarıya çıkar çıkmaz çoluk çocuk,ergen etrafınızı sararak çikolata,kalem,yiyecek vb istiyorlar.güvenlik anlamında yarı güvenilir diyebilirim açıkcası başınıza iş gelme ihtimali %50 çünkü ülkede safari tarzı zürafa sürülerini, görebileceğimiz yere gitmeyi çok istedim.ancak bana söyledikleri zürafa görmeye giden 2 ay önce 6 fransız,şoför ve tur rehberi ateşli silah sonucu öldürülmüş.dünde gelirken 22 çocuk kaçırılmış diyordu haberlerinde.popo üstünde oturmak otelden çıkmamak en iyi seçenek.radison blu otel’i yine türk işletiyor ve otel müdürü,restaurant müdürü ve birkaç çalışan türk dışarı çıkmaya çok gerektirecek birşey yok.herşey otelde var hatta çok güzel “new york” adında restauranta harika hamburger pizza yiyebilirsiniz.

    sokaklar genel olarak asfalt vs yapılmış ana yollar ara yollara girdiğinizde toprak,toz ve derme çatma evlerden kurulu malesef yerel halk çok gelişmemiş.gündüzleri kimse zaten şehirde gezmiyor.çünkü çok sıcak 39 dereceydi 3 gün geçirdim.

    aslında gece insanlar sokaklara çıkıyor,sıcaklığın azalmasından dolayı hiçbirşey yapmıyorlar.köşe başında oturuyorlar,çay bahçesi gibi yerlere parklara gidiyorlar.arabadan müzik açıp,15-20 kişi toplanıp takılıyorlar.klasik her afrika ülkesinde olduğu gibi.
  • havalimanı summa tarafından işletilen nijer'in başkenti.

    web sitesi de açıldı. buradan ulaşabilirsiniz.
  • türkler'in birçok yatırımının olduğu nijer'in baskenti. mesela havaalanını bir türk şirketi yapmış, ayrıca türklerin yapıp işlettiği radısson blu oteli de şehrin en güzel oteli. ülkenin güvenlik konusunda iyi bir seviyede olduğu söylendi. kırsal kesimde ciddi su sorunları olmasına rağmen kent merkezinde su sorunu yok denecek kadar az ama ciddi bir elektrik sorunu var. elektrikler sürekli kesiliyor. ülkenin en büyük sorunlarından biri de ekonomi. asgari ücret yaklaşık 750 tl'ye denk geliyormuş ve halkın çoğu bu ücretin altında çalışıyor. genelde günlük işlerde çalışarak geçimlerini sağlıyorlarmış. ayrıca zamanında fetö'nün açtığı bir türk okulu da hala eğitime devam ediyormuş.
  • ecowas in verdiği süre bugün doluyor, kent genel olarak sakin, hep sakindi zaten, bakalım biz de bekliyoruz müdahale gelecek mi diye
  • nijer cumhuriyeti'nin başkenti ve en büyük şehri olarak batı afrika'nın önemli kentlerinden birisi. şehir, nijer nehri'nin kıyısında yer alır ve bu stratejik konum, niamey'in tarih boyunca önemli bir ticaret ve kültürel merkezi olmasını sağladı.

    şehir, 20. yüzyılın başlarında fransız kolonisi olarak kuruldu. şehrin büyümesi ve gelişmesi, özellikle 1926 yılında nijer'in başkenti olmasıyla hız kazandı. niamey, 1960 yılında nijer'in bağımsızlığını kazanmasından sonra da ülkenin yönetim, kültür ve eğitim merkezi olmaya devam etti.

    niamey'in tarihine baktığımızda ise 1974 yılında büyük bir olay yaşandığını görüyoruz. o yıl, nijer'de ciddi bir kuraklık yaşandı ve bu durum niamey'in nüfus yapısını ve ekonomisini önemli ölçüde etkiledi. şehir, bu kuraklık sonucu büyük bir göç alarak nüfusunda hızlı bir artış yaşadı. bu durum, şehrin altyapısının ve hizmetlerinin geliştirilmesine yönelik acil önlemlerin alınmasını gerektirdi. nijer hükümeti ve uluslararası yardım kuruluşları, su kaynaklarının yönetimi ve tarım tekniklerinin iyileştirilmesi gibi konularda projeler geliştirerek krize müdahale etti.

    gezilecek yerler

    1.nijer ulusal müzesi
    2.nijer nehri kıyısı
    3.büyük camii
    4.kennedy köprüsü
    5.w ulusal parkı
hesabın var mı? giriş yap