plonjon

• yurdumuzda kalecilerin ve karpuzcularin ortak bir atraksiyonu.
• (bkz: plase)
• (bkz: plongeant)
• fransızca "plongeon" diye yazılıp "atlayış/dalış" anlamına gelen kelimenin türkçemize yamultulmuş halidir.
  bir diğeri için (bkz: degajman)
• voleybolda yere çarpmak üzere olan topun altına elini sokarak pas açmaya denir, ki genellikle yapılabilmesi için kayarak müdahale etmek gerekir.
• bilgisayar oyunlarinda arabayi yayalarin uzerine surdugunde genelde yayalarin yaptigi hareket.
• voleybolda bir yer hareketi. topa doğru atlanır. el topun altına sokularak topun yere değmesi önlenir. hareket vücudun yerde kaymasıyla son bulur.
  yapılırken oldukça dikkat edilmesi gerekmektedir. dengesiz bir atlayış ,özellikle zayıf bünyelerde, belin iki tarafında kaval kemiği çıkıntılarında morarmalara sebebiyet verir. ayrıca zeminde kayma esnasında kafanın yana çevirilmemesi durumunda da çenenin yere sürtmesi sonucu yaralar oluşabilir.^*
  ayrıca dengeli olarak yapılmadığı takdirde erkeklerde hadım olma riski yaratır. ereksiyon halinde yapılması düşünmek bile istenmeyecek problemlere sebebiyet verebilir^*.
• fenerbahcenin 70li yillarin sonundaki kalecisi ivancevicin pek guzel yaptigi hareket
• en kralini genzo wakabayashi yapardi..planjon yapilacak top sag direge gidiyor fakat genzo sol direge yakinsa sol direge ayaklari ile basar ordan guc olarak sag direge dogru plonjon yapardi..sonra sapkasi duserdi ki biz de anlardik ne cefakar bir insan oldugunu genzonun..mesela seker duvar hic plonjon falan yapmazdi..nicin cunku toptan korkardi seker duvar..yaa yaa..
• yatağa uyumak için atlayarak yatağa karşı yapılan sert hareket. "hayrettin atlıyor ve yapma hayrettin!" denilerek yatağa atlama hareketidir. sonucunda uyunur.