• paris'e 120km uzaklıkta (ki bu uzaklık bir türk için yaklaşık 45 dakikaya tekabül eder); merkezinde kocaman, harika bir katedrali bulunan, dünya savaşının izleri bulunan bazı tarihi binaları tamir etmeyerek bomba izlerini sergileyen, içinden nehir* geçen şehir... korunmuş tarihi güzellikleriyle aklımda kalmış...
  • flaubert'in memleketi.
  • jeanne d arc ın kazığa bağlanarak yakıldığı şehir. bu sebepten olacak bu şehirde bir jeanne d arc kilisesi bulunmaktadır.
  • seine nehrinin iki yakasına kurulmuş minik bir fransa şehri.

    sağ yaka tarihi yaka olmuş, eski binalar, müzeler, tarih orada sanki. sol taraf ise daha yeni. kentleşme, fabrikalaşma orada.

    şehrin ismi ikinci dünya savaşının izlerini taşımasıyla çıkmıştır. herkes der ki evet rouen savaş izlerini hala taşır. daracık sokaklarında gezerken karşınıza birden bir yıkık duvar çıkar ve siz şartlanma sonucu breh breh bak sen şu savaşın yaptığına diye düşünürsünüz, biraz ilerde yeni bir yıkıntı... aynı ses yine kulaklarınızda çınlar breh breh diye. oysa duvarın sağında solunda bir yerinde minik bir tabela vardır, der ki 15. yüzyılda burada bir kilise vardı ama zamanla yıkıldı... oysa siz şartlanmışınızdır bir kere. hatta uyuz fransızlara bile hak verir olacaksınızdır, pis almanlar, kötü ingilizler diyerekten... elim değmişken ırak'ta yıkılan yerler için falancaya, ex-yugoslavya için filancaya, bir de bizim ahşap evleri yakanlar vardı ona da diyerek... oysa gerçek değiştiriliyor mudur bilinmez.

    bir gün yeter şehri gezmek için. nehrin solunda yeni yerleşimleri ya da tüten bacaları görmek istemiyorsanız.

    jeanne d'arc... evet hem yakmışlar kadını hem de kahraman yapmışlar sonra. isa gibi. gerin önce... jeanne d'arc adına sokağı, kulesi, zindanı hatta kilisesi var. balmumundan müzesi de. en ilginci yenileşme adına kilisesi sanırım. şehir meydanında şapka biçiminde kilise. çinko başlık... hemen yanında 4-5 metre boyunda kadının yakıldığı yere dikilen bir haç.

    her ne kadar jandı darktı denirse sensin şehre damgasını vuran* notre dame kilisesi. evet bu kilise 2. dünya savaşında hasar görmüş, bu gerçek ama görmemesi de mümkün değil, çünkü devasa bir şey. hemen hemen her sokaktan görünen kuş kafesi gibi bir kulesi var. ama tamiratta kilise. zaten ön cepheden bakılınca her tarafında ayrı renk taş görününce tamirat da anlaşılıyor.

    saint maclou ve saint ouen kiliseleri de var. ancak her ikisi de kapalı. kilise kapalı olur mu diye düşünülse de evet kapalı. gerekçe mi? efendim taş düşüyormuş insanların kafasına. yıkılmadan restorasyona alınır mı bilinmez. ya da yıkıntıların ardından savaş işte yıkıverdi 60 sene sonra mı derler...

    şehir o kadar kilise egemenliğinde ki bunların koyu katoliklerini açıklar gibi. her gün, her dakika kilise göre göre...

    corneille, flaubert ve guy de maupassant buranın "gurur" kaynağı. ancak şehrin ölülüğü belki de son iki yazarın kafayı çizmesini anlatır gibi. sabahın 9'da, 10'da açılacağını bile bile mağaza önünde açılışı bekleyen insanlar var, evet.. genetik bir durum mu acaba diye düşündürten...

    bir çok müzeden 2 tanesi görülebilir: güzel sanatlar müzesi. sisley, monet, delacroix gibi tanımış ressam kadar rouen'li tanınmamış ressamların da eserleri müzede mevcut. artık hangi vesileyle yolu bu müzeye düştüyse, rusya'dan getirilen ikonalar... istanbul'da sabah resmi...
    diğer müze ise fer forje müzesi. yüzyıllardır yapılan fer forje araç, gereçler, hırsız elini yakalayan kapıdan, beyin ameliyatlarında kullanılan keskiye kadar her şey...

    açıktınız... nedir meşhur yemeğiniz diye sorduğunuzda rouen usülü ördek ve normandiye suflesi derler. derler demesine de kim pişirir bilinmez. hiç bir yerde bulunmaz. sakin, kilise dolu bir şehir görmek için ya da nehir taşımacılığıyla ilgiliyseniz görülebilecek bir şehir.

    encre turizm ajansı sundu.*
  • küçük, tarihi bir fransa şehri. sartre ve sevgilisi simone de beauvoir garın karşısındaki kafelerden birinde tanışmıştır ve simone de beauvoirın bu şehirdeki evinde yaşamışlardır. 19.30dan sonra tüm dükkanlar kapanır. pazar günleri de tüm dükkanlar kapalı olduğundan önceden stok yapmakta fayda vardır.
  • fransa'nin, paris'ten st lazare garindan kalkan trenlerle 1 saat 10 dakikada ulasilabilen, seine nehri kiyisindaki, 200.000 nufuslu, peynirleri ve katedralleri ile unlu, sirin ve tarihi kenti. yuk gemileri seine nehri'nde en fazla bu sehre kadar ilerleyebildiginden ayrica onemli bir ticaret ve sanayi sehridir. pariste oturup rouen de calisan cok kisi gormek mumkundur, bu yuzden garı sabah ve aksamları cok canlıdır. ayrica haute-normandie eyaletinin baskentidir. haftaici geceleri saat 8 den sonra tum dukkanlar kapalidir. en unlu caddesi garin onunden baslayan ve sehirde yakilan ulusal kahramanlarinin adini tasidigi jeanne d arc bulvaridir. nehir sehri sag ve sol adi ile anilan iki bolume ayirir. sol sehir daha sanayilesmis ve gorece daha yeni binalarla donanmisken, sag sehir ise tarihi katedralleri ile unlu turistik bolgelere ev sahipligi yapar. herkesin "ben bunun resmini biryerlerde gormustum" diyebilecegi, dar sokaklar arasinda kalmis, monet'nin degisik acilardan 9 adet resmini yaptigi ve bu sayede unlendigi, sivri kulesinin tum sehirden gorulebildigi rouen katedrali mutlaka gorulmesi gereken, notre dame de paris kadar belki de daha etkileyici ve ihtisamli bir yapidir. dar sokaklardan gecerken karsinizda birden bu yapiyi gormenizle saskinliginiz artar. baska bir sehirde olsa o sehrin simgesi olabilecek, ancak rouen'de oldugundan rouen katedralinin golgesinde kalmis saint-ouen klisesi de gorulmesi gereken ihtisamli yapilardandir. her ne kadar katedral ve kilise egemenligi olsa da sehirde, nufusunda koyu katolik insanlarin sayisi azdir, hatta rouen'liler katedrallere bakipta sehirlerine koyu katolik insanlarin sehri denmesinden rahatsizdirlar. yazin cografi yakinliktan oturu sehir ingiliz turistlerle dolar. normandiya cikarmasi ve 2. dunya savasi sirasinda bombalanan sehrin nufusunun %60 ının oldugu, ve bu ınsanların anısına halen duvarlardaki kursun ızlerının korunması onemlı bır ayrıntıdır. gercekten de sisli havasi ve eski binalari ile 2. dunya savasi temali bilgisayar oyunlarinda veya filmlerde gorulebilen sokaklara ev sahipligi yapan bir sehirdir rouen.
  • fransa'da la siene'den gidilecekse eğer yaklaşık 52 deniz mili(yaklaşık 100 km) içeride kalan süper şehir. bir liman şehridir ayrıca. victor hugo'nun evini de barındırır. en önemli özelliği buradaki katedrallerden ziyade, şehirdeki evlerin inanılmaz bir miamariye sahip olmasıdır. eli öpülesi şehirdir.
  • şehirde bulunan rouen üniversitesinin rektörü bir türktür. prof. dr. cafer özkul.
  • bu aylarda seine kenarına gezici bir lunapark kurulur burada. bizim "(bostancı+viaport lunaparkları)x3" büyüklüğündedir. onca makinayı nasıl taşıdıkları merak konusudur.
  • bünyede istanbul-gebze ilişkisine benzer bir hissiyat uyandırmış paris yakınlarındaki şehir.
hesabın var mı? giriş yap