sosyal mesafe alanı

• her insanin cevresinde farkli genislikte bir alan kaplayan farazi cemberdir. samimi olunmayan kisilerin bu cember dahilinde bulunmalari negatif etki yaratir, rahatsiz eder..
  
  konuyla ilgili olarak (bkz: dokunmatik insanlar).
• (bkz: turk insaninin genel ozellikleri)
• asansör ve benzeri sıkışık alanlarda zoraki olarak daralmak zorunda olduğu için. göz temasından kaçınılmalıdır. gözler kesişir ise rahatsızlık başlar.
• bazı mütehassıslar tarafından, çemberden ziyade, sivri ucu vücudun ön tarafına bakan bir yumurta kesiti şeklinde tarif edilen alan. bu, görüş alanındaki kişilerin daha uzak tutulması ihtiyacı şeklinde yorumlanır.
  
  türklerde ise, alanın daha dar olmasının yanısıra, (bkz: sagli sollu ilerleyelim) yumurta kesitinin sivri alanının arkaya dönük olduğu sıklıkla gözlenebilir (bkz: götü kolla).
• aileyle yaşıyorsanız evin hiçbir köşesinde, istanbul'da yaşıyorsanız şehrin hiçbir köşesinde, bilhassa metrobüste ve hafta sonları avm'ler ve istiklal caddesinde bulunmayan, bir milimine bile kurban olunan mesafedir.
• biz burda yolda yürürken yanımızdan, daha doğrusu dibimizden geçen tanımadığımız insanları elimizle iterek yürümeye falan gayet alışkınken, bir ecnebi memlekette sokakta veya markette dolaşırken insanların en az bir kol boyu uzaklıktan bile özür dileyerek geçtiklerini görmemle varlığını algıladığım alandır.
• ağzını yüzünü siktiğimin operasyon müdürünün, korumam gerektiğini söylediği alandır. ibnenin evladı, gittiği boş eğitimlerde öğrendiği terimleri, bizim üstümüzde uyguluyor. yoksa, o adam açıp bir kitap okuyup ya da orada burada araştırıp bir bilgiye ulaşmaz.
  
  reyonda fırça çekerken, millet fazla duymasın, bir sesini kısayım dedim pezevengin. sosyal mesafe o bu diye öttü. konuyla alakasız oldu. ama boşalmam lazımdı bir türlü. tekrar diyorum, senin ağzını yüzünü sikeyim.
• özellikle metrobüste, insanların devamlı suretle biribirine dayamasıyla piç olmuş alandır.
• artık metrekare ile değil gigabayt ile ifade edilen alandır.
• bir zamanlar sıfır olan alanım. evet resmen sıfır. o kadar çok herşeyimi göz önünde yaşamışım ki özel hayatımda! en basitinden bir olay sonrasında herkese tek tek basın açıklaması gibi röportaj veriyordum arkadaş çevreme resmen. şimdi herşeyi anlatmıyorum özellikle de sorunlarımı. artık telefonla hemen birilerini arayarak çözmeye çalışmıyorum. o mesafeyi yeni yeni kuruyorum. bu alanı oluşturmak insanın resmen stresini büyük ölçüde alıyor.