• bunlar ve bunların savundukları zihniyet yuzunden ascii tablosunda yer almaz turkce karakterler, daha sonra bir de utanmadan sıkılmadan bu sozlukle ilgili isteklerimiz başlığında, neden başlıklarda türkçe karakterler yok derler.
  • bir de yazilis kurallarini bozarak yazmak vardir, hadi "degil yerine diil"'i falan anlarim bir nebze, yani aliskanlik, ama o kadar abartanlar var ki, once ne yazdigini cozmen gerekiyor .
  • bu noktaya parmak basmak benim gibi türkçe özürlü birine düşmüşse bu konun vehameti ne seviyelere varmıştır düşünün artık.
  • bir ülkede lise son sınıf öğrencisi niyde, deyil, deynek, istifar ettim diye yazıyor; üniversite mezunu anadiliyle dilekçe yazamıyorsa düşünmek gerekir kanımca...derin derin düşünüp çözüm bulmak ve bir şeyler yapmak gerekir zira yozlaşma dilde başlar.belki bireysel anlamda, görülen yanlışları düzeltmek bir başlangıçtır; tümevarımı sağlayacaktır.yine de dilbilgisi kitapları sıkıcıdır, arada sırada sırf hafif bişiler(!!) yazmak adına (örn. icqda) geyik(!!) yapmıyoz(!!) diil(!!)...best regards(!!)
  • insanlar hataları farkında olmadan yaparlar. ancak yapılmayacak hatayı yapanlar yetersizliklerini de sergilemiş olurlar. hele de bahsi geçen hata mevzusu kendi vatanının diliyse. ben kızarım basit hatalara düşenlere. -de , -mi gibi eklerden bazı kelimelerin yanlış yazılmasına kadar uzanır bu basit hatalar. insan bu hatalara rastladıkça kendi kendine söylenir, sinirlenir. hadi bazen insan konuşma dilinde yazar aldırmaz, ama yine de hiç değilse ekleri ve kelimeleri doğru kullanır noktasına virgülüne dikkat etmese de. bahsini ettiğim konuşma dilindeki değişiklik de zaten sadece yüklemdeki değişikliklerden ibarettir ("gidiyorum" yerine "gidiyom" gibi...).

    bazı insanlar da vardır ki, mevzuyu sağından solundan yakalamaya çalışır. tam açısından girmez olaya. belki de girmeyi beceremez. bu insanlar işlemcisiz bilgisayara benzerler (ancak hard disk alabildiğine geniş). türk insanının çözemeyeni zaten bu yüzden çözemez pek memleket meselelerini. olayın kendisinden çok sağıyla soluyla ilgilenirler. başından sonuna gitmek yerine önce sonundan başlarlar çözümlemeye. "kabasından önce detayına girmek" derim ben bu duruma kendi anlatımımla.
  • konuşurken bol miktarda "yani" derler, "dahi" anlamına gelen "de , da"yı asla ayrı yazmazlar.
    "falan oldum, falan yaptım" gibi kalıplarla zaten dar olan kelime haznelerini iyice daraltırlar. ayrıca birçok deyimi de yanlış sözcüklerle ve yanlış yerde kullanırlar.
  • sozlukteki belki ben de dahil bircok suser in icinde bulundugu, celiskiye dustugu durum.
    cok abartilmasi sacma olan ancak gene de mumkun mertebe dıkkat edilmesi gereken bir husus.
  • ozellikle son zamanlarda nece konustuklarini anlamakta gucluk cektigim turkceyi bok ederek kullanan, canim guzelim turk sanat muzigi eserlerini bile kendince hip hop yapan kitle*
hesabın var mı? giriş yap