• eski ahit'te peygamber ezekiel tarafından tasvir edilmiş dört kafalı, tuhaf bir yaratıktır. aslında dört kafalı çok doğru bir ifade değildir; yaratık çünkü tek bir boyundan çıkan dört kafaya değil, birbirlerine kenetlenmiş gibi gözüken, iki boyutlu izlenimi veren dört adet yüze sahiptir; bir insan, bir aslan, bir öküz ve bir kartal. her bir yüzün iki yanından ikişer geniş kanat çıkar ve bu kanatların arasında iki küçük insan eli göze çarpar. tetramorph'un ilginç özellikleri, şüphesiz her tarafında açılıp kapanan gözleri ve ayaklarının(?) altında bulunan, ilerlerken dönmeyen kırmızı tekerleklerdir. hatta bu tekerlekler yüzünden yaratığımız erich von daniken adlı... kişi tarafından uzay gemisi zannedilmiş ve tanrıların arabaları adlı eser(!)e konu edilmiştir.
    tetramorph kutsal kitaplarda tasvir edilmiş en tuhaf yaratıklardan birisidir... kendisine bazı katedralleri süsleyen vitraylarda rastlanabilir...
  • hayatımda eksikliğini her an hissettiğim ve her gün aklıma en az bir kere düşen, 20 dak. uzaklıktaki arkadaşım. kendisi iyiyken(!?) yahudi olabiliyor, dikkat etmek lazım.

    hoş gelmiş, sefa getirmiş.
  • orda bir ev var uzakta; çok da uzak değil aslında, burdan bir dolmuş uzaklığında. uzaklığın değerini 1,80 tl diye biçmiş sarı dolmuşlar. sarı dolmuşlar, beşiktaş'a giden taksim'den. bir ilçe tarihiyle, oradaki anılarımla dururken, başarılı bir reklam kampanyasının ardından aklıma kazınmış gibi artık sadece değil ama en önce tetramorph ile anılır oldu. tetramorph orada bir evde yaşar. koca ilçenin küçücük bir evinde. evi de iyi bilirim onu da. bazen şaşarım da bu ev ona nasıl yeter diye... o dört duvar arasında kahramanımız kendi hayatını örüyor habire. minicik miniminnacık o evde ne fırtınalar kopuyor, ne huzurlar bulunuyor. bir insan yaşamı nedir ki tetramorph kimdir? bakmayın siz o da biliyor; geldik, geliyoruz, gidicez... insanlık için sıfırnoktabir bile değilken kendi kendimiz için yüzdeyüz oluyoruz. kendimizi ne kadar da ciddiye alıyoruz; ya da diğer bir deyişle, her gün yeni kararlar alıyoruz, her gün duvarlarla konuşuyoruz, her gün esniyoruz, her gün ne küçük şeylerden mutluluk duyuyoruz, ne büyük engellerden yılmıyoruz... her türlü duygulardan da geçiyoruz (ah bir de saklamasa şu kafayı taktığı tırnak içinde negatif duyguları; insan her türlü acıyı yaşamalı ki yeni bir acıyla -geleceği kesin olan- şaşmamalı, korkmamalı)... her şey o küçük evin içinde oluyor. o küçük evde tetramorph kocaman bir insan oluyor, herkesi kapsayacak kadar. herkesi sevebilecek ve herkese kendini sevdirecek kadar... ben mi? ben özel oluyorum. özel olduğumu biliyorum; burnum büyük, götüm kalkık yeri geldiğinde dalga mı da geçiyorum yeri geldiğinde hemen yanına da sığınıyorum. seviliyorum. seviyorum.
  • latincede dört beden anlamına gelen kelime.

    tetramorph, dört varlığın birleşiminden meydana gelen bir semboldür. bu varlıklar; boğa, kartal, aslan ve insandır.
hesabın var mı? giriş yap