the factory
-
eski bir binada andy warhol tarafindan kurulan ve 1963-67 doneminde warhol klaninin etkinliklerine sahne olan sanat studyosu, parti mekani. acik adresi: new york 231 dogu 47. cadde
-
andy warhol'un 'sipariş üzerine' ve 'seri üretim' sanat yaklaşımıyla pek uyumlu mekanı.
-
beyoğlu'nda çalıntı fikirle açılmış yeni bir mekan. dirty'nin çok iş yapmasını uygun bulmamış kara ortak olmak istemiştir, özgünlükten her bakımdan çok uzaktır.
-
-
sonu tahmin edilebillen bir film olsa da zaman geçirmek açısından güzel, aksiyon azalmadan sonuna kadar gelinebiliyor ve sonu da ikinci bölümü çekilebilecek şekilde bitiyor.
-
beni ters köşeye yatırdı sonunda.heyecan ve merakla izleyebileceğiniz güzel bir film.
-
şahsi görüşüm, artık korku ve gerilim filmler konu üretme ne kadar farklı iş yapabiliyorsa fail-i meçhul cinayetler yada seri katil peşinde koşan polisler üzerine işlenen konular da artık birbirine benzemekten öteye gidemiyor. önceden de dediğim gibi bu bir kısır döngü malesef ve bu filmde onlardan birisi. buna takılmaz fazla beklentiye girmezseniz sürpriz sahneleri ile yeterince keyif alırsınız.
-
fransa'nın kurtlarla dans edelim derken nasıl komple sıçıp baktırdığını nispeten güzel bir şekilde anlatan trt belgeseli.
(bkz: fransa'nın işid'e para aktarılmasına izin vermesi)
(bkz: lafarge beton'un afrin'de pyd'ye yardım etmesi)
ve sonuç olarak...
(bkz: 13 kasım 2015 paris saldırıları)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap