• yunanca thymos sözcüğünün bugünkü karşılığı öfke olarak çevirilebilir olsa da homerinsanında çok farklı bir anlam ifade etmektedir. ilyadada yer yer yürekyer yer canolarak gördüğümüz bu sözcük homer insanının düşünce sisteminin parçalarından biridir. beden ve ruh ayrımının henüz yapılmadığı dönemde insanın düşünmesi thymosunun phren-yani bugün diyafram olarak adlandırdığımız bölge- içindeki hareketidir. azra erhat iste insanadlı eserinde thymos üzerinde uzunca durmaktadır. bunun yanı sıra, mcintyre justice and action in homeric imagination adlı yazısında thymosun antik yunan'da adalet sisteminin baş kahramanlarından biri olduğunu vurgular.
  • (bkz: thrylos)
  • thymos’un çağdaş dillerde karşılığı yoktur. bugün bu sözcüğü öfke olarak çevirebiliyorsak da homeros thymos’u ruh,nefes,yürek olarak tanımlamış. homeros’un insanı kendi kendisiyle yalnız değildir,kendi içinde kendinden ayrı giderek kendinden de üstün bir benlik bulur,duygu ve düşüncelerini onunla paylaşır,tutacağı yolu ona danışır,bir öfkesi varsa sorumlu oymuş gibi davranır ve ona kızar...thymos kişinin kendi içinde bulunan,duygu ve düşüncelerini kapsayan asıl benliği diyebilceğimiz bir kavramdır.
  • insanoğlunun tanınma (recognition) ihtiyacı olarak da tanımlanabilirmiş. buna göre megalothymia bireyin diğerlerinden üstün görülme ihtiyacıyken isothymia ise bireyin diğerleriyle eşit seviyede görülmesi ihtiyacı, güdüsüymüş. fukuyama san'ın "ya abi bence liberal demokrasi süpper bişey ya, tarih bitti hacı" argümanlarında da geçermiş. nasıl iddialı oluyor lan bazı adamlar anlamak güç. adam "haftaya fener'e 5 atçaz" falan demiyor usta, "tarih bitti!" diyor. bence caponlar sinir bozucu adamlar, her yerde.
  • delikanlılık damarı, gönül, vicdan.
  • güven güner'in kuruculuğunu ve yöneticiliğini yaptığı eğitim firmasıdır.
  • homeros erkeklerinde areté kavramı ile yakın bir alakası vardır.

    sık sık thumos olarak yazıldığı da olur.
  • gaz demek. "gaza gelmek" anlamında gaz. tarih boyunca sözcüğün üstlendiği anlamlar hep düşünme ve hissetme ile yanmayı ve tütmeyi ve kokmayı** bağdaştırmış gibi çünkü.

    gerçi gaz sözcüğü de az değildir: 1650'lerde khaos'tan türetilmiş, niye çünkü ele avuca sığmaz. ki bu da aslında yunanca khi harfinin nasılsa "g" harfiyle benzer şekilde okunduğunu (bana) düşündürür, oysa sorun yunanca khi harfinde olduğu kadar hollandaca g harfindedir.

    gaz sözcüğü de azdır azdırmayı düşünün mesela thymos ruhumuzda azabilendir. bütün önemi de buradadır, örneğin platon'un devlet'inde "thymoeidês" olarak bu vasfıyla çıkar: aklın başbelası, akıl tanımayandan çok, aklı tanıyıp ona karşı çıkandır. yani maddeden ziyade, çocuktur ve hayvandır. gerçek çelişki, hayvan oğlu hayvanladır. kediye bir hedef göstererek "tut olm!" derseniz boş boş suratınıza bakar, köpek ise galeyana gelir. işte thymos, o içimizde olan ama içimize sığmayandır. acaba nedir içimizde olup da içimize sığmayan? gazdır.
hesabın var mı? giriş yap