• üzerine ip sarıldıktan sonra [annatamicam şini], ipi çekerek yerde döndürülen, ucunda raptie çakılmış kon[m]ik ve genelde tahtadan yapılmış oyuncak... topaç kırmak bi statüdür; artık çok eskilerde kalmış, kaliteli bi oyundur.
  • top, ibne, gödük benzeri, eğlencelik bi hitaptır.
  • bunnarin mekanik ve plastikten olannari da cikmisti sonradan teknoloji ilerledikce, bi zimbirtiya takilirdi bu plastik topac, o zimbirtidaki yay da topaci cevirmek suretiyl egerilirdi. sonra o zimbirtidan topac bir duume yardimiyla ayrilir, yaydaki potansiel enerji topac fildir fildir dondururdu. yaninda da bi delik vardi ki dondukce islik calsin. ama tabi gercek topaci cevirmek ehr zaman ayri bir sanat olarak yerini korudu cok yukseklerde.
  • ayrıca bir ucu ayak bileğine geçirilen, diğer ucunda ucuz plastik top olan (şişme, elastik top değil, yapı itibariyle top şeklinde durabilenlerden) bir oyuncak, taktığınız ayağınızla topaçı döndürürdünüz (bkz: merkezkaç), öteki ayağınızla da üzerinden atlamak suretiyle hoşça vakit geçirirdiniz. ip atlamayla hulahup arası bişi işte..
  • (bkz: fırıldak)
  • (bkz: 2pac)
  • (bkz: levitron)
  • "bitirimler sınıfı" isimli türk filminde sezerciğin* en iyi arkadaşı rolundeki şişman ve neşeli çocuğun lakabı. beden hocalarının sık sık "sezer'le topaç minderi getirin!" demesi akıllarda yer etmiştir.
  • bitirimler sınıfı'nda ög?retmenleri perihan savas¸'ın "s¸u kadar baklava olan bir tepsiden 2 baklava yesen arkadas¸larına kaçar tane kalır?" sorusuna "hiç kalmaz ög?retmenim. ben iki baklavayla yetinmem `tüm tepsiyi yerim" diyen aç gözlü oglan.
hesabın var mı? giriş yap