uyum
-
belli bir düzen sağlamak ve bu düzeni istikrarla dewam ettirmek. mesela; makina, bir sistemdir ve parçaların birbirleriyle "uyumlu" çalışmaları sonucunda iş görür. bir uyusma söz konusudur, sağlanmalıdır.
-
(bkz: armoni)
-
bülent ecevit der ki;
"...
boşluğa bulut buluta yağmur
yağmura toprak ne güzel uymuş
gündüze güneş güneşe tarla
tarlaya başak ne güzel uymuş
başağa buğday buğdaya insan
insana emek ne güzel uymuş
emeğe eylem eyleme yürek
yüreğe sevgi ne güzel uymuş
..."
iyi demiş güzel demiş de; üzerinden 20 sene geçtikten sonra o başakları ezenleri nasıl uydurmuş bulutlarımıza, onu anlamadık hala... -
anlaşmak değildir..beyaz ve siyah ne kadar zıtsa o kadar uyumludur kendi içlerinde..aynı olmak uyumu sağlamaz..beyaz ve siyah eğer anlaşmaya varsalardı gride buluşurlardı..ama o zaman ne beyaz var olurdu ne de siyah yerinde..başkalaşırlardı..uyumda zorundalık yoktur, o kendiliğinden ya vardır ya yoktur..iki konuşkan insanın doğal olarak biri konuşurken susması gibi..gizli anlaşmalar yoktur uyumda..beyazken ve siyahken gri olmadan, grift olmak uyumdur.
-
(bkz: uyum uyum uyumak)
-
-
bir kız ismi.
-
toplumdaki kültürel amaçların ve bu amaçlara varmak için saptanmış olan yolların kabul edilmesi.(bkz: merton)
-
(bkz: isyan)
-
(bkz: geriye çekilme)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap