• alman asıllı senarist-yönetmen... haliwud'da pek popüler olmasa da, das boot, in the line of fire, outbreak ve air force one ile hatrı sayılır bi kariyer yapmıştır, yolu açık, hadi baqalım
  • pek yakinda hastasi olacagimiz batman vs superman'i de cekecektir.
  • troy'un yonetmeni..
  • tüm zamanların en iyi savaş filmlerinden das boot un yönetmeni..daha sonra holywooda kayarak air force one gibi piyasa filmler çekerek harcadığı klasını troy ile toparlamaya çalışacak gibi..
  • ntv muhabirinin troyu ''neden turkiyede cekmediniz?'' seklinde yonelttigi soruya ''truvanin oldugu bolgede terorizm var'' diye cevap vermis rejisor. ntv muhabirinin birkac kez o bolgede teror yok diye iddia etme cabalarina ragmen turkiyenin guvensiz oldugunu bu nedenle troyu malta ve meksikada cektiklerini ve bu sekilde rahat ettiklerini soylemis, su ana kadar canakkalede herhangi bir teror vakasi olup olmadigini dusunmeme sevketmistir kendileri.ayrica das boottan gibi super bir film cektikten sonra troy ile savas filmlerindeki basarisini sorgulatmistir, yazik dedirtmis, gunah diye haykirmamizi istemistir.oeh.
  • michael ende'nin neverending story'sini de beyazperdeye aktarmış olan alman yönetmen. iyice hollywood'a transfer oldu artık.
  • çok umutluydum bu adamdan. sene 2000'de, bakarsan yukarıda bir yerlerde, her şeye rağmen yine de umutluymuşum. troy'u izledim -daha doğrusu izlemeye başladım- ki, ilk 20. dakikasında şu geldi aklıma. ben bu adamın ne iyiliğini gördüm? das boot... başka bir numarası var mı? belki biraz ?neverending story, diğer filmlerine bak, baktıkça sıç sıva, doyma.

    amerikan başkanı filmleri yapmakla senin ne işin olur, oturmuş koca das boot'u çekmişsin, ondan sonra oldu mu air force one'ın tanıtım filmini, amerikan başkanının bir kahraman olduğunu gösterecek film yapmak?

    çıktığı zaman izleyemedim ama 3 kere vcd'sini aldım bozuk çıktı hepsi. bilmem kaç kere divx'ini çektim bu perfect storm'un, dava ne, vay efendim bizimki denizli dalgalı film yapmış, bu hava civa değil, deniz ustasıdır, kralını osurtur. neticede sebatla izledim, sırf dublörlere saygım olmasa, bir de "olaylar geçektir" demeseler başta, dakika tahammül etmezdim. ne bir heyecan, ne bir his canbazlığı, ne izleyeni hikayeye çekmek, ne klostrofobi hiç bir halt yok. shaquille o'neal'ın oynadığı steel diye bir filmi vardı -ki sanırım oyuncular bile baştan sona izlememişlerdir filmi- o bile bunun yanında şaheserdi.

    dedik "ulan bak adama süper para verdiler, her türlü imkânı sağladılar, wolfgang bu, ortalığı dağıtır". vardık gittik troy'a. hay ebenin damcuğuna atlasaydım be. lan film yap kardeşim, sinemada izlenecek bir film yap artık. 200 milyon doları cebellezi yaptın belli, ihtiyacın vardır bir şey demiyorum ama hiç değilse bir de sinema filmi yap yahu, filmi izleyince eline sağlık diyeyim. hbb'nin yayınladığı filmler bile bu troy'dan daha izlenilebilirdir kardeşim.

    bundan sonra değil bu wolfgang'ın çektiği bir filmi izlemek, pazar günü aynı saate trt-1'e pazar konseri, trt-2'ye bir wolfgang filmi koysalar, saatlerimi heba ederim pazar konserinin karşısında, dönüp de bakmam bu herifin filmine, değil filmini diyorum yine, trailer'ını izlersem beni eşşekler kovalasın. itoğlu it.
  • "troy"dan sonra, 1972 tarihli "the poseidon adventure"in uyarlamasi olan "poseidon"i cekmekte olan yonetmen. siradaki projesi ise 7 yasinda ender adli bir cocugun dunyayi uzaylilardan kurtarma maceralarini konu alan ve bir orson scott card uyarlamasi olan "ender's game" adli bilimkurgu.
  • ülkemize çeşitli karalamalar yaparak gelmeyerek, politik lobinin kurbanı olmuş das boot ile hayran olduğum, troy ile hayranlığımı geri aldığım biri.
  • troyla birlikte gözümden düşen yönetmen..
hesabın var mı? giriş yap