• kendisi ahmet simsek'in esi ya da eski esi olan ve bazi cevrelerce sarkici sinifindan sayilan bir kisi olup, vaktiyle ahmet şimşek lisesinde muzik ögretmenligi yapmistir. bilimum yıllıklarda yasemin hanımın leopar desenli elbisesi ve şef batonu ile son derece icten bir sekilde gulumseyerek sevgiyle ogrencilerine baktigi resimlerini görebilirsiniz. ote yandan ayni resimlerdeki ogrencilerin son derece urkmus ifadelerinin sebebi hala bir muammadir. neyse, yasemin hanim benim 7 yıllık ahmet şimşek lisesi tecrübemde "uzaylı dostum" isimli parçası ile kabusum olmuş, alf oyuncağı ile televizyonlara çıkmış ve müdür yardımcılarının sınıf sınıf dolaşarak bu güzide parçanın kasetlerini öğrencilere satmalarina sebep olmuştur, ancak tamamen kendi kisisel gozlemime dayanarak kasetlerin pek de havada kapisilmadigini soyleyebilirim. alan olduysa da hicbir sekilde okul yonetimi tarafindan baski altinda hissettiginden dolayi almamistir muhakkak, malum, zevk meselesidir, yargilamak bana dusmez.
    bir de sisli puslu hatirladigim cuma akşamları ders sonrası elma hoşafı içilip bayat kuru pasta yenilen ve renk renk sim alınıp kafalara boca etmek suretiyle eglenilen partilerden de bu şahsın sorumlu olduğuna inanıyor ve aglamak istiyorum.
    nihayetinde bu insan tüm bunlarla yetinmemiş, mezuniyet törenine kendisi kadar sevimli çocuklarıyla beyazlar içinde gelmiş, bahadır baruterin sosyete forever sayfalarını aratmamıs, kendisini kanli canli son gorusumu bugun bile tum netligiyle kafama kazimayi basarmistir.

    politically correct olma adina edit edit editledigim entryme burada son verirken gozlerinden opuyorum sayin okur, yerden selamliyorum seni.
  • bir zamanlar yazlarını heybeliada'da geçiren ve bize komşuluk eden şirin, şarkıcı insan.
  • kıbrıs barış harekatı'mız esnasında elinde gitariyla büyük yararlılıklar göstermiş ses sanatçımız.. tam o günlerde yaptığı girne den yol bağladık anadolu ya şarkısıyla büyük fırtınalar estirmiş, manevi fişek olmuş.. rum kesimi radyoları harekat öncesinde habire bekledim de gelmedin şarkısını çalarken, bizimkiler radyoda gece gündüz bu şarkıyı çalıp onları susturmuş.. gerçi canlı tanıklardan dinleyene kadar ben de inanmamıştım fakat doğruymuş, yavru şehir efsanesi filan değil.. neyse.. yasemin kumral diyorduk.. şimdi allah yolunda, bayrak uğrunda, akp saflarında faaliyetlerini sürdürüyor yasemin hanım; fırsat buldukça mevlevi alemlere de daliyor..
  • bu kadının evlere senlik bir albümü wardı...kesinlike (bkz: uzaylı dostum)
  • bir zamanlar; şarkı söylerken elinde bir adet pembe panter bebeği sallayan şarkıcı/idi..
    tabii panter siyah beyazdı o zamanlar ama biz bilirdik onu, pembedir..
  • 1970’li yıllarda şöyle bir parlamış, tek şarkılık bir popülariteye sahip sıradan bir şarkıcıydı. 1980lerde nota bilip, bir kaç enstrümanı şöyle böyle çalabilmesini pazarlamaya çalışırdı. canlı yayınlara katılıp ağır aksak şarkılarını (ki aralarında ben onu sevmiştim bir ilkbaharda isimli azeri çalışma dışında hiçbiri iz bırakmamıştır) piyanoyla çalıp söyleme aşkı yüzünden programın kadrolu piyanist doktoru ömer’in çok kalbini kırmışlığı vardır.

    sonra iyiden iyiye kayboldu. derken bir anda `akp’nin ilk üyeleri arasında gördük kendisini. bu kez tezgahta modern, sarışın kadın imajı vardı. chp’nin şenay’ı vardı yetmişlerde. ak günlerin akından medet uman bir anlayışın imaj tamamlama çalışmasıdır dedik. ama o şenay, o yıllarda kasıp kavururdu ortalığı. bu sesi, soluğu çıkmaz olmuş kadın ne yapacaktı demeye kalmadı, yasemin kumral, sözü ve müziği kendisine ait “haydi kızlar okula” marşının klibiyle gündemimize yeniden bomba gibi düştü.

    bir kere öncelikle şunu ifade etmeliyim ki sezen aksu’nun aynı temalı klibinde giydiği antik roma ve mısır uygarlıklarından izler barındıran, boncuklu miğferli kıyafetindense yasemin kumral’ın giydiği başöğretmen kıyafeti daha iyi gitmiş. özellikle köylülerin yüreklerine korku salacak döpiyesli, kentli kadın imajı ile kız çocuklarını fareli köyün kavalcısı gibi ardına toplaması bir harika. gerçi bir iyilik meleği kılığında da seyredebilirdi. yalnız tanıma sorunu oluyor. keşke yakasına bir pembe panter broşu iliştirseydi.

    ayrıca klibin içine yerleştirilen recep tayyip erdoğan, emine erdoğan ve hüseyin çelik’in mebzul miktardaki görüntüsü maalesef bu ulvi hadiseye ve yasemin kumral’a odaklanmamızı güçleştiriyor.

    şunları özellikle merak etmekteyim, yasemin kumral’a bu marş için kampanya bütçesinden ne kadar ödenmiş? marşın bestelenmesi için herhangi bir başkasına teklif götürülmüş mü. bir taşla kaç kuş vurulmaya çalışılmış? yoksa o bir azize ve bu işi para almadan mı yapmış? bir yardım kampanyasını iktidar reklamına çevirme fikri nereden çıkmış? kadınlara yönelik dinsel şekilcilikte ısrar ederek bir çok kız çocuğunun okumasının önünü kapatanların başka kızların okula gitmesinden dolayı bu manik depresif coşkuları nereden geliyor?
  • yağmuru durdurabilir misin isimli enfes bir şarkıyı seslendirmektedir.
  • (bkz: barış dersi)
  • bim bam bom şarkısı meşhur olan güzel sanatçı. o şarkıda http://www.youtube.com/watch?v=2llgmrj3_ma adresinden dinleneceği üzere ilan & ilanit isimli israilli şarkıcıların 1970 yapımı şarkısıdır.
hesabın var mı? giriş yap