• sibirya ayisi,

    sadece bir efsane degildir ayni zamanda [lakabinin tersine] dunyanin en centilmen sporcularindan biridir. yeryuzunde onun gibi bir kariyere sahip baska bir sporcu var midir veya olabilir midir? bilinmez. sidney olimpiyat oyunlarini kacirmadan izledim. ne sureyya ayhan'in yari final kosmasi [turk spor tarihinde ilk olan basariydi] ne de hicham el guerrouj'un olimpiyat madalyasina yine kavusamamasi ve hatta ne de naim suleymanoglu'nun "sifir cekmesi" umrumdaydi. "ve hatta" dedikten sonra bir ornek vermek istemiyordum ama dayanamam, vereyim. ne de nikolai karpol'un rus bayan voleybol takimini spor salonunda binlerce, tv basinda milyonlarca insanin onunde sert sekilde fircalamasi ve bazi rus sporcularin bunun uzerine aglamasidir.

    karelin oyle bir adamdi ki onun yenilmesi entropinin tersine donmesi gibi bi seydi. daha acik olayim -273.7 derecenin altina dusmek gibi bir seydi. fizikten nefret edenler icin baska bir ornek vereyim. deseler ki; san marino futbol takimi brezilya'yi farkli yendi. buna inanirim ama karelin'in yenildigine inanamam. hele adi sani duyulmamis bir abd'li bir yeni yetmeye. [adi rulon gardner'di] ustelik gardner, daha sonra pek bir basariya imza etmedi. gardner'in karelin'i nasil yendigini betimleyeyim...

    mac sifir sifir bitmis, uzatma roundu yapiliyor. karelin ve gardner [adini simdi unuttugum bir gures tabiriyle] birbirlerinin belinden tutarlar. ellerini ilk birbirinden ayiran kaybedecektir. ikisi de nerdeyse ayni zamanda ellerini ayirdilar. video goruntulerinin defalarca izlenmesinden sonra ilk olarak karelin'in ellerini ayirdigi anlasildi. boylece profesyonel hayati boyunca hic yenilmemis olan bir efsane "sibirya ayisi" karelin yenildi. isin en dikkate deger tarafi karelin'in bu tantanali macin hemen ardindan rakibini centilmence kutlamasi ve tv'ye verdigi demecinde "rakibinin bunu hak ettigi" soylemesiydi. bu onun zaten ne kadar iyi bir sporcu oldugunu bilen sevenlerini hic sasirtmadi.
  • güreşi yenildikten sonra bırakmamış, bırakacağını açıkladığı maçta yenilerek buruk ayrılmıştır. eğer o son maçını kazansaydı, steven redgrave, matthew pinsent, kathrin borov, paul bert elvstrom gibi efsanelerin arasına 4 kez üst üste olimpiyat şampiyonu olmuş bir isim olarak katılacaktı.

    ayrıca kendisi tam 13 yıl yenilmezliğinin yanı sıra, o finale kadar tam 6 yıl puan dahi vermemiştir. grekoromen güreşle gurur duyduğumuz ülkemizde şöyle bir grekoromencimiz çıksa da görsek..
  • birkaç kez ilk yenilgisini son maçında tattığı söylenmiş. halbuki karelin ilk yenilgisini 1987 yılında sovyet şampiyonu igor rostorotsky karşısında almış, bundan sonra emekliye ayrılacağı son müsabakaya, yani 2000 yılına dek tüm maçlarını kazanmıştır *.
  • insan gibi insan, adam gibi adam, sporcu gibi sporcuydu.

    90li yillarda cocuk olanlarin idollerinden biri idi bu dev insan.

    2000 olimpiyatlarinda yenildigi maci dun gibi hatirliyorum, (el cozmek gibi) sikindirikten bir yontemle alinan puandan sonra butun kariyeri boyunca olan ilk ve tek yenilgisini almistir.

    insanligi, boyle bir yenilgiden sonra bile kendini kaybetmemekten,
    adamligi boyle bir yenilgiden sonra gidip rakibini takdir edip elini sikmaktan,
    sporculugu da 6 yil boyunca ciktigi hic bir macta puan dahi vermemesinden, 10 yil elinin bile bukulememesinden ileri gelmektedir.

    bundan otesi ise laf-i guzaftir.

    yazarin uzuntulu ve sessiz mirildanisi: zaten bu 2000 olimpiyatlarini hic sevmemistim, 2 tane efsanenin hazin vedasina sahit oldu.

    buna cokus denmemeli, yazarin sahs-i zanninca da denemez. zira coken bir sey yoktur, her sey tarih defterinin tozlu sayfalarinda altin harflerle ne$redilmistir.

    (bkz: aleksander karelin)
    (bkz: naim suleymanoglu)
  • atina'da kendisini 4 yil once yenen gardner'i seyretmeye gitmis yuce insan. gardner da bu jeste karsilik olarak 'istedigim tek sey gidip onun elini sikabilmek, bence o tum zamanlarin en iyisidir' demis.
  • gelmiş geçmiş en büyük sporculardan biridir, takım sporlarında karşılığı olarak sadece uljana semjonova verilebilir

    jordan, pele , maradona o mükemmelliğe yaklaşamamışlardır. onun dışında naim süleymanoğlu, sergei bubka (ki bu biraz tartışılabilir olimpiyatlarda ki durumu yüzünden), michael johnson, edwin moses, paavo nurmi gibi isimlerle anılabilir ancak.

    sayılarla söylenebilecek çok şey var hakkında sonuçta 13 yıl boyunca yenilmeyen, 6 yıl boyunca rakibine puan vermeyen (ki verdiği tek puan ve kaybettiği tek maç son vermiştir bunlara) bir madalya canavarından bahsediyoruz. ama bunların ötesinde olan şey rakipleri ile arasındaki farktı.

    2000 de kaybettiği final, salak bir güreş kuralı yüzünden oldu, normal süresi berabere bitince maçlarda uzatma kaldırılmıştı o zamanlar bunu yerine iki güreşçi birbirlerine göğüslerinden kenetleniyorlar ve elini kim daha önce çözerse o puan kaybediyordu. rakibinin tek yaptığı kaçmak ve tutulmamaya çalışmaktı sonuçta karelin kaybetti ama genede güreş ile kaybetmedi.

    burada bir şeyi açıklamakta fayda var 130 kilo da güreşmiyordu karelin 130+ da güreşiyordu ve rakipleri 150 kilo üstündeki güreşçilerdi. olimpiyatlarda güreşen en iyi güreşçileri çocukmuşçasına havalarda çevirip yere çarpıyordu, bu adamların pek çoğu ergenlikten sonra yerle bağlarını kendi istekleri ile bile 3 santimden fazla kesemeyecek adamlardı. bırakın bu adamları havaya kaldırıp yere çarpmayı iri yarı on kişi bile bu adamları yerlerinden oynatamazken karelin bunları çocuk gibi havalarda çeviriyordu.

    bir maçındaki (ya dünya ya avrupa şampiyonası finalleri şimdi tam şampiyonayı hatırlamıyorum) rakibini (ki kendisinden oldukça iriydi) maç başlayınca iki omuzudan tuttu çekerek yere indirdi ve döndürerek tuş yaptı, 10 saniyede falan karşındaki adam en az 150 kiloydu ve hiç bir şey yapamadı çırpınamadı bile. her hangi bir sporda rakiplerinden bu kadar üstün bir sporcuyu hiç görmedim, diğer yukarıda saydığım atletler bile böyle üstünlük sağlamamışlardı rakiplerine. öyleki samarnch sırf karelin'e altın madalya takmak için gelmişti kaybettiği maça.
  • en önemli sırrını açıklamış hayatımda gördüğüm en önemli güreşçi değil sporcu. "ben rakiplerimin bir kez bile yapmadığı antremanları her gün yaptım. " demiş kişi.
  • sibiryada ayı avlamak gibi bir hobisi bulunan rus güre$ci. bu hobisi yüzünden kendisine sibirya ayısı dendigi rivayet edilir..
    hic yenilmeden güre$i birakma rüyası varken, yenildigi mac sonrasi güre$i birakan bi insan oldu..

    "- senin için sırtıstü bile yatmaz diyorlar.
    - sırtım ne minderde ne de yatakta yere değdi. arkadaşlarım bana, seni ne zaman sırtüstü yatarken göreceğiz, diyorlar, ben mezarda diyorum. "
  • karelini son macinda yenen iri kiyim amerikali , kucukken inekleri alnindan ite ite kendini yetistirmis sekil yapmis . karelini yenincede aynen cocuklugumdaki gibi inegi itmeye ugrastim baska da bi numarasi yoktu zaten demis ve karelin efsanesini cizip atmistir.
    (bkz: kurt kocayinca itlere maskara olurmus)
  • acı kuvvet deyiminin tam anlamıyla vücut bulduğu efsane güreşçi. gücünün yanı sıra tipi ve bakışlarıyla da rakibe üstünlük kuruyordu. çoğu zaman, karşısına çıkan adamın daha güreşe başlamadan eli ayağına dolaşıyordu.. aynı sikletteki şaban donat çok çekmişti kendisinden.
hesabın var mı? giriş yap