• kural olarak verilmesinin sebebi insanin gayet kolay buna uymayarak cikarini artirmasidir, vahsi insan dogasini dizginlemek icin gereklidir. mantikli olan etik olmak zorunda degildir(uzucu de olsa).
    sekuler arguman degildir cunku cok da rasyonal degil esasen, guclu ve vicdansiz biri bu kurala uymayip avantaj saglar.
    sekuler degildir. matthew 7:12'ye bakinizth.
    mesela, siz baskasindan yardim alip karsilik vermezseniz; vaktiniz veya maliniz size kalir. bir de yardim alirsiniz.

    mesela, bir karsilikli anlasmayi tek tarafli fesheden taraf kuvvetle bundan cikar saglayan olur.

    mesela, size israrla nezaket ve kibarlikla yaklasan birine ters davranirsaniz ve yaptirim bulmazsaniz onu domine edersiniz.

    dolayisiyla, akilla degil kanun ve ahlak ilkeleri ile benimsetilen bir noktadir altın kural.
  • biriyle çok iyi anlaşıyorsan sevgili olup kaybetme onu.
  • "başkalarına sana davranmalarını istediğin biçimde davran" ya da "sana karşı nasıl davranılmasını bekliyorsan sen de başkalarına öyle davran" savsözüne dayanan ahlak kuralı. birçok ahlaki ve dini sistemde evrensel olarak uygulanabilecek temel bir ahlak kuralı olarak kabul edilen "altın kural", çağlar boyunca farklı biçimlerde dile getirilmiştir.
    bu kuralın us taşıyan eyleyenler için zorunlu bir uyarlamasımı geliştirme girişimine dayanan kant'ın ahlak felsefesi bu dilegetirişlerin en önemlilerinden biridir.
  • "pay no mind to the pompous fool."

    (bkz: pompous fool)

    (bkz: eric clapton)
  • oyun teorisinin matematiği bize şunu gösteriyor, bu ilke, sadece ahlaki değil, matematiksel bir gerçek. bu ilkeye göre hareket eden bireylerin olduğu toplumda, herkes kazanıyor bir bakıma.

    ama herkesin kazanması için bazı kriterlerin bir araya gelmesi gerekiyor. çünkü herkesin kazanması için ilişkilerin ayakta tutulması ve ilişkilerin ayakta tutulması için de güven gerekiyor.

    1- güvenin oluşması için tekrarlanan etkileşimlere ihtiyacımız var. güvenin oluşması için ilişkinin/etkileşimin tekrarlanacağını bilmemiz gerekiyor.

    2- güvenin inşasında önemli olan bir diğer unsur, ilişkiye girdiğimizde karşı tarafla, ortada en azından iki tarafından da tatmin olacağı bir kazancın olması.

    3- yanlış anlaşılmaların minimal olması gerekiyor. yanlış anlaşılmalar arttıkça güven ortamı bozuluyor.
  • altın kural dediğimiz olgunun temel kuralı çok basittir. sana yapılmasını istemediğin şeyi başkasına yapma. bunun için herhangi bir dine, inanca ihtiyaç yok. bu kişinin kendi içinde bulunması gereken bir erdemdir, basittir. konfüçyüs'den , isa'ya, bir çok öğretici , yol gösterici bunu öğütlemiştir. uygulaması teferruatlı değildir.

    kendimizi bir başkasının yerine koyma kabiliyetimiz empati olarak bilinen insan özelliği için en temeldir. bu da ahlakın çıkış noktasıdır. bu altın kural sağlam bir ahlaki yapı, kapsayıcı ve adil bir hukuk sistemi kurmak istiyorsanız gereklidir.

    bazen insanlar manipule edici örneklerle bunu çapırtmaya çalışır , bir mazoşist eğilimleri olan bir adamın kendisine uyguldığı şeyleri başkalarına uygulamasını kabul eder misiniz diye sorarlar. aldatıcı bir örnekdir. altın kural belirlenmiş ahlaki ilkeleri desteklemez, diğer davranış ilkelerinden bağımsız bir şekilde ahlaki bir seçim için temel değildir, sadece tutarlılık gerektirir. keşke toplumun her bir bireyi biraz olsun bu tutarlılığı koruyabilse.
hesabın var mı? giriş yap