• tarihçilerin araştırması gereken konu. ben daha çok şu soruların cevabını merak ediyorum:

    neden ortadoğu'da kan ve gözyaşı hiç eksik olmuyor?

    çoğunlukla müslümanların yaşadığı bölgeler neden hep geri kalıyor?

    başka sorum yok hakim bey.
  • bu gidişle" dünya düzdür" noktasına gelmesi kaçınılmaz gözüken bir iyi saatte olsunlar açıklaması.
  • anti duhring'in #47018762 entrisinde paylaştığı kolomb'un journal of the first voyage eserini ocr'den geçirip arama yapılabilir hale getirdim ve akabinde hemen mosque kelimesini arattım. enteresandır ki eserde mosque kelimesi bir kere geçiyor, lakin şu şekilde, buyurun beraber okuyalım:

    "remarking on the position of the river and port, to which he gave the name of san salvador, he describes its mountains as lofty and beautiful, like the pena de las enamoradas, and one of them has another little hill on its summit, like a graceful mosque." s. 133.

    tercüme edelim ingilizcesi olmayan arkadaşlar için:

    "san salvador adını verdiği nehir ve limanın konumundan bahsederken, dağlarını pena de las enamoradas gibi yüce ve güzel olarak tasvir etti. birinin zirvesinde zarif bir camiye benzeyen ufak bir tepecik daha varmış."

    adam amiralinin anlattıklarından bahsederken üstündeki ufak bir tepe olan dağı kubbesi olan bir camiye benzeterek tasvir etmiş.

    tabi şimdi burdan "columbus camiyi zarif sıfatıyla betimlemiş, columbus yoksa gizli müslüman mıydı" diye muhasebelere girişecek olan arkadaşlar olacaktır, uyarıyorum, çok pis dalarım, akıllı olun.

    edit: hayır şimdi düşünüyorum düşünüyorum, kim tuttu kolombun hatıratını okudu da gidip rte ye anlattı. kolomb okuyan danışmanı mı var erdoğan'ın nedir yani?

    edit 2: e zaten bu tartışma bir süredir varmış. delil olarak gerçekten de bu pasajdan başka bir şey yokmuş ve bu pasajın neden bahsettiği de ortada. buyurunuz
  • o değil de radikal'in haberinde şöyle bir cümle geçiyor bu haber ile ilintili.

    "1866’da iki osmanlı gemisi basra’ya ulaşmak üzere istanbul ’dan ayrılmış ama yollarını kaybederek brezilya sahiline varmışlardı."

    ulan bu nasıl yol kaybetmek? bir kişi çıkıp sormamış mı "sayın kaptanım, haritaya bir daha baksak, 8 aydır yol gidiyoruz basra geride kalmış olmasın?"
    basra'ya giderken kaybolursun, güney afrika'ya gidersin. malezya'ya gidersin, okyanusu geçip brezilya'ya gitmezsin arkadaş. abdullah bey siz ne yapıyorsunuz?
  • zaten kızılderililer de türk muhabbetinin bir üst leveli olan açıklama. evet kızılderililer hem müslüman hem de sünni idi.
  • kesinlikle doğru. hatta amerika ismi bilinenin aksine amerigo vespuciden falan gelmez. gerçek hikayesi şudur, kıtaya ilk ayak basan müslümanları yerli halk çok büyük hörmek ve ikramla karşılamış, kıtaya özgü olan eriklerden ikram etmişler. müslüman kaşiflerin başındaki imam eriği çok beğenmiş, anadoludaki eriklerden daha tatlı falan "ulan amma erik haaa" diye haykırmış. amma erik ha! amma erik ha diye diye söylene söylene kıtanın adı amerika kalmış.
  • "amerika'yı müslümanlar keşfetti ama geri dönüp eski dünyadakilere haber vermedikleri gibi kısa sürede putperest olup alkole tütüne kubara vurup salsa çaça rumbayla günahtan günaha koştular." şeklinde devam ettirilirdiğinde biraz mantıklı geliyor aslında.
hesabın var mı? giriş yap