• rivayete göre; 7(yedi) yıl bir kayanın üzerinde mahsur kaldıktan sonra toprağa kavuştuğu anda "az kalsın kuruyoduk iyi mi?" diyebilen arsız bir bitkidir kendisi.
  • (bkz: özgürlük)

    ben saksıda ot beslerim. ayrık otu. özgürce büyüsün, hiçbir el söküp atamasın diye. benim ayrık otlarım "güzele zarar verir" diye öldürülemez. izin yok. yaşamına da ölümüne de kendi karar verir benim ayrık otlarımın.

    oysa başka saksılar öyle mi? çok şık, çok havalı, mis kokulu balkonların hangisinde ayrık otuna yaşam hakkı var? itinayla her saksıda yeşermeye çalışır da ne zaman ki azıcık boy versin, muhakkak bir "güzel dostu el" gelip onu hunharca yolmaz mı, ölüme yollamaz mı? neymiş efendim, "çok arsızmış, güzelim çiçeğin bütün vitaminini bitiriyormuş".

    bakın hele şu konuşana! o narincik ot mu arsız katil? hatta öyle arsız ki, yolunarak ölmeyi hak ediyor öyle mi?
    olsun. varsın yolunsun. o yine yeşerecek.
    ve insan, sen onu yine yolacaksın. ama o yine yeşerecek. ve ey insan, sen onu yine yolacaksın...
    ama mesela doğanın binyıllardır, yüz binyıllardır yaptığını yapmak aklına bile gelmeyecek. bir durup düşünmeyeceksin, en düşünmen gereken zamanda. çünkü insansın ya, aklın var ya, her şeyi biliyorsun ya... tabiat ananın binyıllardır yaptığını yapmayacak kadar gözlerini kör etmiş bir kibrin var ya...
    bu ot buradaysa, inatla varsa, inatla yoluna devam ediyorsa, "vardır bir hikmeti" demeyeceksin. ah çünkü insansın ya, şu meşhur "eşref-i mahlukat"sın ya... kendini tanrı sanan, kimin yaşayıp kimin öleceğine karar verebileceğini zanneden hastalıklı bir kibirsin ya baştan ayağa. ne aptalca.

    ah insan!
    gazıyla, pisliğiyle, egzozuyla, silahıyla, bombasıyla, radyasyonuyla tüm dünyayı itinayla yok eden... hem zaruretten de değil üstelik, sırf keyiften... daha güzel kokmak için, daha hızlı gitmek için, daha genç görünmek için tüm dengeleri alt üst eden aptal insan.
    bir minik ayrık otu mu batıyor sana?
    bir minik ayrık otu mu koca dünyana sığamıyor?
    güzel begonyaların, masum menekşelerin, havalı kasımpatıların sıhhati için yolduğun o ayrık otu mu bozdu kusursuz hayatını? yürü git allasen, gözükme gözüme!

    ah canım ayrık otu!
    acaba kendine yaşam alanı bırakılmayacağını en baştan beri bildiğinden mi bu kadar sıkı tutunuyorsun hayata? o yüzden mi hiç toprak cinsi, güneş-gölge dengesi, su miktarı kaprisi yapmadan ısrarla, inatla, kendi kendine, tekrar tekrar yeşeriyorsun? bu kadar zahmetsiz olduğun için mi bu kadar kıymetsizsin?

    canım ayrık otum... tek meselen yaşamak, sadece yaşamak. konfor değil, güzellik değil, sevilmek hiç değil. belli ki uzun zaman önce bırakmışsın sevilme ihtimalini yaşama sebebi saymayı.
    tek meselen sadece yaşamak. çok önemli bir görev gibi, bir ibadet gibi. gittiği yere kadar.
    seni seviyorum ayrık otu.
    dünyanın tüm begonyalarından, kasımpatılarından, orkidelerinden daha çok, seni seviyorum.
  • toprak sarmaşığıdır.
    toprak altı, toprak üstü, dal gibi, ama kök, bazen yaprak gibi, inatçı mı inatçı bir ot.yedi ceddini tanıyan yada yedi yılda ölmeyen tuhaf bir bitki. topraktan çıktıktan sonra bazen yakacak olur köylerde, bazen de yem olur iştahlı bir eşeğin ağzında.hey gidi ayrık otu hey, az toplamadım seni çocukluğumda üzüm bağları içinde, yalın ayak, başı kabak, bir çift sabanın arkasından koşarak, az kucaklamadım senin destelerini, az yolculuk yapmadım ayrık dolu at arabasının üstünde hoplaya hoplaya, az hayal kurmadım ayrık yığınları içinde, acaba büyüyünce ne yapacağım diye. biliyor musun belki senin bile payın vardır bu günlerimde, senden sebeplenmiş bile olabilirim, belki senin gibi inatla tutunmuş bile olabilirim bu hayata. sağ olasın ayrık otu sağ olasın, benim hayatımda var olduğun için.
  • kimse dönüp bakmaz
    tarlalarda kırılıp çiçekçi mezatlarını bekleyenlere
    ya da dağ bayır, ovalar boyunca açan çiçeklere
    ile de kopacaktır lakin ayrıkotları
    bir teki dahi yaşayamaz
    düşmandır çünkü insanlar direnenlere
    inatla bir betonu delmişse
    bir kaldırımın kenarından boy vermişse yahut
    ya da kayalıklarında bir uçurumun,
    velhasılı en açılmaz yerinde mümkünlüğün
    açılmışsa dünyalar güzeli bir çiçek,
    bir aşk yeşermişse koynunda olmazın;
    insanoğlu düşmandır ona
    düşünmez, acımaz
    çünkü bir ayrıkotudur o
    ille de koparacaktır devam etsin diye inanç
    betonu delemez olduğuna dair bir çiçeğin
    aşk bütün mümkünlerin ötesindedir
    ve ne yazık ki kaderi elinde insanoğlunun...
  • bu ot, bir kuşaktan ötekine gözetim, nezaret, bakım, sulama olmaksızın üreme yeteneğine sahiptir. ayrık otları bahçedeki sürekli dikkat ve gözetim isteyen düzen içinde yetiştirilen otlar ve bitkiler gibi kırılgan ve iri değillerdir. çelimsiz gibi gözükürler üstelik çelimsizlikleri sayıca çokluk ya da azlıkla ilgili değildir. tuhaf bir kendi kendine yeterlilik haline sahiptirler. bizzat bahçenin, çitin, bahçıvanın varolma sebebidir bu ayrık otları. bahçenin varolabilmesi, ayrık otlarının denetim altına alınması ve temizlenmesine bağlıdır. bahçıvan da bunun için vardır. çünkü ayrık otları çağrılmamış, tasarlanmamış, budanmamış olarak her yerde yetiştikleri gibi destursuz bağa girmeyi de bilirler. ne iklim şartları ne de toprağın verimliliği etkilemez bunları. rüzgarı en iyi bunlar hissederler. hatta en iyi arkadaşları rüzgardır denilebilir. insan eline çok alışık değildirler ama bu, tıpkı kendileri gibi sürekli canlı kalma ısrarına hürmeten insanlar tarafından sevilmeye gönül indirmeyecekleri anlamına gelmez.
    yakında olupta göze çirkin görünmekten kurtulmak gibi bir dertleri yoktur, uzaktan ise diğerleri gibidir.
    yetiştikleri yere göre tanımları da değişir, ormanda ayrık otu olmaz.
    park ve bahçeler genel müdürlükleri ile çevre düzenlemesi gibi bir disiplin bu hazret için vardır. o kadar mühimdir yani...
    unutmadan bu nebatat ayrıktır,ayrıksıdır, ayartıcıdır amma lakin şifa da verir; misal idrar söktürür ve kan temizler.
  • bu ottan kurtulmak imkansız sanırım. gece rüyalarımda ayrık otu görmeye başlayacak kadar insana kafayı yedirtebiliyor. tek bir yaprağı toprağa düşse ayvayı yedin tekrar her yer ayrık. ilaç filanda fayda etmez hatta tarlayı tamamen yak bu gene kalır. her çıktığı yere bel ile girerek bir cerrahın tümörü temizlemesi kadar özenli bir şekilde topraktan çıkarılmalı. en ufak bir parçası kalırsa seneye gene orada. sanırım 4 senedir bahçeden temizlemeye uğraşıyorum hala sağda solda tek tük çıkmaktalar.
  • deli deli olmadan bahsedilmis ama link verilmemis. oylece bir ot iste
  • her çıktığı yerden sökülen bir ot. yersiz yurtsuz.
  • rhizoma graminis. kan temizleyici ve iltihap giderici özelliğe sahip ot.
  • otçul bitki aleminin akepesidir. “kimsenin yasam tarzina karismiyoruz” diye baslar, ülkenin.. yani bahçenin anasini sikmeden de durmaz.

    tarim kredi kooperatifi‘ndeki dayilari da kafalamistir, sadece çimlik alana uygulanmasi icin herbisit satmazlar. ancak tarla, zirai bitki vs olursa veriyorlar sanirim.

    söküp götürdügüm örnege bakip dayinin soyledigi “bu senin çimin arkadasidir, uganda çimi senin çim. bunu öldürürsen bahçe biter.” olduydu.

    olaya bak, uganda çimi diye pazarladiklari sey bildigin ayrik otu.

    ben yine de mekanik olarak giristim orospu çocuklara. önce tirmikla havalandiriyorum yatay pezevenkleri, sonra çim biçme makinesi ile giriyorum. kalnlari da elle düzenli söküyorum, ama beyhude oldugunu da biliyorum.

    olur da basarili bir yöntem izlemis ve akepe.. pardon, ayrik otundan kurtulmus bey ve hanimlarin mesajlarini beklerim.

    edit:
    verticutter denen aletten aldim. goruntusu cim bicme makinesi gibi, ama temel farki bicaklar yere paralel degil de dikey donuyor. boylece yatay genisleyen ayrik otlarini bir duz bi de dik geciste tastamam hallediyor. cimin amk bu arada bu surec, ama bakalim nasil toparlayacak. bir iki haftaya bi edit daha geliyor.

    edit2:
    bak unutmusum editi. olm, cim bildigin sahbaz oldu. butun cimleri unutun, bu alemin sahi oldu. bu ne olm? ben hayatimda boyle performans gormedim. neyse, daha detayli bir sekilde verticutter basligina yazarim, ya da turkcesi iste her ne boksa.

    edit3:
    bir de bu ayrik otu ustunden beat edebiyati kasan arkadaslar icin de sulalelerine bol ayrik otlu araziler dilerim
hesabın var mı? giriş yap