bakkala girince bakkalın televizyonuna kilitlenmek

• bu eyleme engel olamıyorum ben. televizyonda ne olduğu mühim değil. o an japon televizyonu olsa kitlenirim.
  
  siparişimi veririm sonra bakkal amca siparişimi yerine getirmek için hareketlenir. o, büyük plastik kaşığıyla 100 gram fıstığımı koyarken ben ekrana kitlenirim. ki genelde televizyon, tezgahın tam karşısında tepede durduğu için boynumu geri geri giden şöför gibi yapıp öyle bakarım. bakkal isteğimi verdikten sonra ben televizyona bakarak parayı uzatırım, bakkal da parayı alırken bir yandan televizyona bakar. ikimizin de dünya umrunda değildir.. öyle televizyona bakarız. hatta bakkalda yancı bir üçüncü var ise bu eylem üç kişilik bir şenliğe dönüşür. bakkalın dışından gören üç tane adamın yukarıdaki bir noktaya mal mal baktığını görüp adımlarını hızlandırır. çünkü nöbet onundur. o da alışverişini yapana dek tvye kitlenecek ve bu ulvi görevi diğer arkadaşına devredecektir.
• vardır hakkatten böyle bir şey ve bir sürü değişkenden etkilenir. alacağınız materyal, bakkalda geçireceğiniz süre vs. bir sürü şey etkiler bu eylemi ama değişmeyen bir tek şey vardır ve olay üzerinde hiçbir etkiye sahip değildir. evet o an tv de ne olduğunun hiç ama hiç bir önemi yoktur. kitlenirsin, sadece kitlenirsin.
• 5-6 yıl önce girdiğim bakkalda uzun zamandır beklediğim the matrix revolutions'ın fragmanına denk gelmemle yaşadığım olay.
  
  -aa abi biraz açar mısın sesini?
  +açayım. bunlar gerçek mi ne bunlar yani? ne oluyor bunlar?
  -abi bilim kurgu ya gerçek değil tabi.
  +hee bizim oğlan da seviyor
• kapıyı açar açmaz kitlenerek bakkalın yüzüne bakmadan alış-veriş yapmak mümkündür. ama ne gerek var.
• direkt trans yahu. yani nedenini bilmiyorum ama ne izleniyor olursa olsun öyle sessizce mubadele etme durumu var. yüzlerce kez izlenmiş digiturk reklamı, binlerce kez izlenmiş salak dizi sahneleri de olsa ekranda, o an yapıyoruz bunu. hiç yadırgamıyoruz. bakkal o an diva future açmış olsa, biraz bakar, "iyi akşamlar" deyip çıkarsınız. "her şey olması gerektiği gibi... güzel bir gece" falan diye düşünürsünüz eve yürürken.
• golleri görülmemiş maçın özetlerine denk geldiğinde gerçekleşir ekseriyetle.
• - haci amca su cekirdegi bi uzatsan ya?
• genelde evlilik proglamlarını izlemektir. günde 20-25 bakkala giriyorum, %75' inde zuhal topal' ın sunduğu evlilk programı izleniyor. hatta resmen kilitleniliyor.
  
  +abi hayırlı işler
  -...
  +abi kılda şöyle kampanya var, tüyde %350 iskonto var, ikisini alırsan yanına yün gönderiyorum...
  -...
  +abi...?
  -he he gönder bi kampanya...
• bakkalın "beleş maç izlemek yok öyle" sözüyle baltalanan eylem.
• 11 eylül saldırılarının olduğu gün yapılanlar listemde olan eylemdir kendisi. işten çıkmışım, otobüse binip eve gelene kadar olan olmuş. bakkala girmişim ekmek alıyorum. o da ne! uçağın biri wtc'ye giriyo! anaaaa gel de kilitlenme. kilitlenmeyecek olan insan evladı değildir zaten.