hesabın var mı? giriş yap

  • sevildiğine bi türlü ikna olamayan, dünyanın kendi etrafında dönmesini isteyen, seansı bitip de psikoloğun başka hastayla görüşmesini kabullenemeyen ve bu durumda bile kendini aldatılmış hisseden kişilik.

  • çöp kutusu bulamayınca bomba koyamayan salak terör örgütü tarafından tehdit edilmektedir.

  • iki çok çarpıcı cümle içeren konuşmanın yer aldığı video:

    "aslında bayağı kontrollü gidiliyordu ama umre işi mahvetti."

    "söylendiği gibi yüzlerde değil artık, binleri buldu vakalar."

    hepimize geçmiş olsun.

  • kendini beğenmişliği yüzünden itici olan stand-up'çı. "bu biraz zaman alıyor", " anca" gibi şeyler söyleyerek espriye gülmeyenlere anlamamış muamelesi yapıyor.

    onlar anlamamış değil, sadece komik bulmadılar atalay.

  • 83. bolumde de yine gerildik, su ticari taksi cekiciye carpsin da biz de rahatlayalim onlar da rahatlasin.

    hayalet: radyo aciiim mi?
    akbaba: yok la oturuyoz iste
    hayalet: ben de kalkip oynayalim demedim

    su konusmada kendimi gordum, hayalet olarak.

  • hastalık tanımının sınırları verili ekonomik/sosyal/kültürel yapı tarafından belirlenir. popülasyonda bazı varyasyonlar bir dereceden sonra "hastalık" olarak tanımlanır. avcı-toplayıcı topluluklarda az rastlanan veya rastlansa bile popülasyondan kısa sürede elimine olan ve yine belki bazıları da kabilenin şamanı olabilen kişiler kapitalist, bireyci, piyasa toplumunda (tarihin bu anında elde olan bu.) yaşamlarını destek olmadan sürdüremez. bu durum "sevebilir ve çalışabilir olmak"* ile çelişir ve sorundur. sorun olmaklığı tarihi bir durum olsa da vakıadır. tanımın değiştirilerek, yani "hastalık" yerine "çeşitlilik" konularak sorunların çözülmesi söz konusu değil.

    her şey bir yana, genç işsizliği %25.

  • öncelikle uluslararası doğrama şekillerinden bahsetmek gerekirse;

    1- mire poix (bizdeki anlamı kuşbaşı) burada parçaların tamamı muntazam küp veya küpe yakın eşit ölçülere sahip olmalıdır. 3-4 tanesi bir yemek kaşığına sığacak büyüklükte olmalıdır. soğan, kereviz, kereviz kabukları, pırasa ve defne yaprağından oluşan gruba bu isim verilir. temel soslarda, çorbalarda, patates garnitürlerinde, et yemeklerinde, çeşitli sebzelerin etlerin ve kök sebzelerin doğranma şeklidir. çeşitli baharatlar (mercan, kök, kekik) doğranır. çeşitli sosların ön hazırlığında kullanılır. braise usulü hazırlanan yiyeceklerin (önce az yağda kızartılıp sonra demi glace sosta pişirilen yemekler) ön hazırlıklarında kullanılır. mire poix kullanıldığı yerlere göre iki şekilde hazırlanır.

    a)beyaz mire poix:
    mirepoix sebzelerin beyaz kısımları kullanılarak hazırlanır. kullanıldığı yerler; berrak çorbalarda, beyaz soslarda, beyaz etten hazırlanan yemeklerde ve su ürünlerinden hazırlanan yemeklerin hazırlama sularında kullanılır.

    b)normal mire poix:
    mirepoix sebzelerin kabuk ve yeşil kısımlarının da kullanılmasıyla hazırlanır. kullanıldığı yerler; kahverengi fondlarda kullanılır.

    2- macedonie: (bizdeki anlamı tavla zarı) mirepoix doğramanın küçüğüdür. senellikle sebze çorbalarında kullanırız. bir yemek kaşığına 8-10 tane gelecek şekildedir. yerine göre çiğ ve pişmiş etlerin doğranmasında kullanılır. bunun dışında; çeşitli et ve sebze yemeklerinin hazırlanmasında kullanılır.

    3- julienne (bizdeki adı piyaz) yarım veya bir bıçak sırtı kalınlığında, yaklaşık 3-4 cm uzunluğunda, ince çubuklar halinde ve aynı kalınlık ve boylarda doğrama şeklidir. her tür çeşit sebzelerde kullanılan bu doğrama şeklinde; önce eşit ince plakalar kesilir. soğanın piyaz şeklinde doğranması jülyen doğrama şeklindedir. bu kesimde sebzelerin hepsi eşit kalınlıkta olmalıdır.
    kullanıldığı yerler: çorbalarda, soğuk ordövr tabaklarının süslemelerinde, et yemeklerinin yanında, sebze garnitürlerinde ve salatalarda.

    4- brunoise (bizdeki adı sıçan dişi ya da yemeklik) sebzeleri önce julienne doğruyoruz sonra bunları küçük küçük mercimek tanesi büyüklükte doğruyoruz

    mire poix, macedone ve brunoise için http://img850.imageshack.us/img850/8859/dilim.jpg
    julienne için http://www.recipetips.com/…ting/julienne_strips.jpg

    bu dördünü bilmeniz sizin için yeterli. diğerlerini ben bile çok nadir kulanıyorum. birisi size böyle şöyle doğtra dediginde artık ne demek istediğini biliyoruz.

    --------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

    şimdi bu sebzeleri doğramak için bize bir adet bıcak gerekli. kendinize ait * bir bıçağınız olsun. bu bıçak ile sadece ve sadece sebze kesin. meyve ya da ekmek doğramayın. kör bıçak daha çok keser cümlesindeki kasıt, güç kullandığınız bıçağın sebzeyi kesmemesi sonucu sağa-sola kayarak elinize gelmesinden kaynaklanır.

    kendinize o yemek programlarında gördüğünüz devasa bıçaklardan almayın. bıçağınız elinizle kavrayabileceğiniz özellikte ve ağır olmalıdır. mümkünse ithal bir bıçak tercih edin. benim tavsiyem solingen dir. başlangıç için idealdir.

    herhangi bir sebzeyi doğrarken dikkatinizi bıçağı tuttuğunuz ele değil sebzeyi tutan elinize verin. o anda endişe etmesi gereken sebzeyi tutan parmaklardır. bıçağın sırt kısmını sebzeyi tutan elinize dayadığınızda elinizi kesmeniz imkansızlaşır.
    bu şekilde değil, http://www.arastiralim.com/…/11/parmak-dogramak.jpg
    bu şekilde http://t2.gstatic.com/…z-hlhddd_pex-cnrsyr5jerx&t=1 bıçağın sırtı ellerimize dikine değil, paralel olması gerek.

    http://video.google.com/…docid=-2052142828309501024

    yukarıdaki video ya dikkat ederseniz ustamız bıçağın sırtını sol eline dayayarak doğrama işlemini gerçekleştiriyor. burada doğradığı sebzenin büyüklüğüne sol eli karar veriyor. kıssadan hisse; bıçağın sırtını sol elinize dayadığınızda, sol elinizi sebzenin üzerinden ne kadar geriye çekerseniz o kalınlıkta doğrarsınız. bıçak tutan elinizin bıçak tutmaktan başka hiçbir işlevi yoktur.

    doğrama işlemini evinizde salatalık ile teker teker doğrayarak başlayabilirsiniz. üzerine düşerseniz 2 saatte videodaki ustamızın doğradığı hızda, bir hafta sonra da tv programlarındaki gibi doğramaya başlarsınız.