hesabın var mı? giriş yap

  • azalarak bitmiş olmasıdır. biz 2010'lu yıllar boyunca türk pop müziğinin bitişini izledik.

    türk pop müziği ilk olarak 1960'larda ortaya çıkmış, 70'lerde temelleri atılmıştır. 80'lerde gelişmeye devam etmiş, 90'larda ise zirvesine ulaşmış ve en özgün halini almıştır. 2000'li yıllar, 90'ların kalıntılarını taşıdığı için çekilebilir durumda olsa da 2010'lu yıllarda resmen bitmiş ve mutasyona uğramıştır. bugün piyasadaki isimlerin %99'u ne idüğü belirsiz müziğe "türk pop müziği" diyor maalesef ki.

    2010'lu yılların pop müziğini bitiren şeyi tek bir şeyle açıklayamayız, birçok faktör var.

    her şeyden önce arada sıkışmış bir müzik var. batı ile doğu'nun korkunç bir sentezinden bahsediyoruz. şarkıların prodüktörü ya da şirket "öyle bir şarkı yapalım ki herkese hitap etsin" mantığıyla hareket ediyor. çözümleri ise cem yılmaz'ın dediği gibi "everything but little little, into the middle" tarzı şarkılar yapmak. şarkının altyapısına bakıyorsunuz. bir taraftan batı müziği esintiler taşıyan dım tıs dım tıs beat'ler, diğer taraftan tamamen doğu alaturkası. daha çok gideri var diye dandik birkaç ayrılık sözü de eklediniz mi, tamam. işte yeni pop müziği. arkada son derece hareketli bir disko beat'i çalarken şarkıcı "sensiz çok yalnızım" diyor, ardından da alaturka elementi olarak bir iki yaylı araya giriyor. sonra yine aynı disko müziği ve "beni bıraktın" diye devam eden ruhsuz bir ses. böyle karaktersiz, böyle ucuz bir müzik olamaz. bunun adı her iki tarafa da adapte olamamış teneke sesi.

    şarkıları bu kadar ruhsuz, bu kadar karaktersiz yapan tek şey altyapısı değil tabii ki. ortada sanatçı yok. kendi şarkısını yazan, bize kendi yaşanmış hikayesini anlatan kimse yok. başka bir deyişle bizim bugünkü pop müziğimizde "şarkı yazarı" yok. bu işi otomatiğe bağlamış birkaç işim fabrikasyon ürünü şarkı ortaya atıyor, sonra da bu şarkıyı söyletecek "imaj" arıyorlar. sesinin çok iyi olmasına ya da müzik eğitimi almasına gerek olmayan, sadece yüzüyle ilgi çekecek isimleri bulup şarkıyı ona okutuyorlar. ortada ne bir hikaye var ne de his. şarkıcının kendisi hiçbir şey hissetmiyor ki size hissetirsin.

    buna bağlı olarak da piyasada çok ciddi bir statükolaşma var. aynı şirketler, aynı prodüktör ve söz yazarlarıyla aynı şarkıların türevlerini piyasaya sürüp duruyorlar.

    bir diğer sorun ise albümün olmaması. eskiden bunu mecazi anlamda kullanırdık, şimdi gerçekten de albüm yok. 2000'lerin sonunda şirket yine tek bir hit şarkıya odaklanırdı ama en azından göstermelik bir albüm yapardı. şarkıcının bir şarkısı tutunca hemen dandikten albüm ortaya atarlardı. konsept ya da hikaye anlatımı zaten yok ama en azından göstermelik bir albümü olurdu. tabii albümün tamamı doldurma şarkılardan oluştuğu için dinleyici yine bir şarkı dinlerdi. bugün ise artık bu gösterme albüme bile tenezzül etmiyorlar. streaming'in de katkılarıyla piyasa tamamen kullan-at piyasasına döndü. şarkıyı çıkar. tuttuysa ne âlâ, tutmadıysa fabrika başındaki prodüktöre yeni şarkı siparişi ver ve hemen bu şarkıyı söyleyecek bir imaj ara. yeni nesil şarkıcılar albüm üstüne albüm değil, hit üstüne hit çıkarma derdindeler. konsept albümden hiç bahsetmiyorum. o kavram bugünün müziği için tarih oldu.

    şu bir gerçek. müzik değişir. 70'lerin tarzı sonraki elli yıl boyunca devam etmez. dünyanın gerçeği bu ama bu bambaşka bir şey. bu bir değişim değil, yok oluş. bugünkü durumu sadece kâr maksimizasyonu ya da çok satmayla açıklayamayız. 90'larda ya da 2000'lerde şarkıcılar bedava mı iş yapıyordu? onların da amacı kârdı. disko müzikle alaturkayı birleştirme fikrini ortaya atan prodüktörlerin yatacak yeri yok. bu arabesk-pop/fantezi-pop türünü icat edenlerin hesap vermesi gereken çok şey var.

    2010'lardan (koskoca on yıldan) bana kalan 1 (bir) "konsept" albüm var. bahsettiğim son on yılda albüm yayınlayan eski isimler değil. piyasada görece yeni olup da konsept albüme yaklaşan isimlerden bahsediyorum. model grubu ve 2013 çıkışlı levla'nın hikayesi albümü. onlar da dağıldılar zaten. onun dışında tek tük iyi şarkılar olsa da albüme dönüştürülmediler. iyi de oldu, muhtemelen tamamen doldurma şarkılarla bomboş bir çalışma olacaktı.

    not: işbu entry medcezir eşliğinde girilmiştir.

    not 2: esasen türk pop müziğin temel sorunu olacaktı ama halihazırda benzer başlık olunca bu başlık değerlendirildi.

  • bu adamın ünlü olması gerçekten bu ülkeden bir bok olmayacağının kanıtıdır.

  • okulda bilgisayar labaratuvarında iki tane tiki kız yan yana oturmuş facebooklarını karıştırıyorlar.

    - ayyyy bu kim be yaşlı?
    - yok ya can o ya... var ya kıvırcık saçlı...
    - allah allah... aaa bak biri daha o adam?
    - aaa aaaaa... hesaplarını mı kırmış acabaaaa kendi resmini koymuş her yere
    - ayyy bilmem ki benimkini kırmasın daaa

    (bahsettikleri hrant dink'in resmidir)

  • aromaterapi, genel sağlığı düzeyini korumak ve artırmak için doğal bitki özleri kullanan bütüncül bir iyileştirici tedavidir. bazen buna esansiyel yağ tedavisi de denir. aromaterapi; vücudun, zihnin ve ruhun sağlığını iyileştirmek için aromatik esansiyel yağları tıbbi olarak kullanır. hem fiziksel hem de duygusal sağlığı geliştirir.

    yakın zamanda aromaterapi, bilim ve tıp alanlarında daha fazla tanınmış ve popüler hale gelmiştir.

    aromaterapinin tarihi

    yaklaşık 6000 yıllık bir geçmişe sahip olan aromaterapinin ilk olarak mumya yapımında eski mısır uygarlığı tarafından kullanıldığı bilinmektedir. aynı çağlarda, eski çin uygarlığı tarafından da aromaterapi yağları ve bitkileri tanrıya olan şükranın bir ifadesi olarak kullanılmaktaydı. aromaterapinin tedavi ve güzellik maksadıyla kullanımı ise ilk olarak eski yunan medeniyetlerinde ortaya çıkmıştır. roma imparatorluğu devrinde aromaterapi, banyo sonrası masaj teknikleriyle kullanım alanı bulmuştur.

    uçucu yağların damıtılması ise 10. yüzyılda perslere atfedilir. ancak bu uygulama daha önce de kullanılıyor olabilir. uçucu yağ damıtması hakkında bilgi 16. yüzyılda almanya'da yayımlandı. 19. yüzyılda fransız doktorlar, uçucu yağların hastalık tedavisindeki potansiyelini fark etti.

    tıp doktorları 19. yüzyılda kimyasal ilaç kullanmaya odaklandı. bununla birlikte, fransız ve alman doktorlar hala hastalıkların tedavisinde doğal botaniklerin rolünü kabul etmekteler.

    “aromaterapi” terimi, 1937'de yayımlanan bir konuda yazdığı bir kitapta bir fransız parfümcü ve kimyacı rené-maurice gattefossé tarafından ortaya koyuldu. gattefosse daha önce lavantanın yanık tedavisinde şifa potansiyelini keşfetmişti. kitap, tıbbi durumların tedavisinde de uçucu yağların kullanımını tartışıyor.

    aromaterapi tedavisi nasıl çalışır?

    aromaterapi, aşağıdaki gibi ürünleri kullanarak koku ve cilt emilimi hissi ile çalışır:

    -difüzörler
    -aromatik spritzerler
    -inhalerler
    -banyo tuzları
    -masaj veya topikal uygulama için vücut yağları, kremler veya losyonlar
    -yüz vapurları
    -sıcak ve soğuk kompresler
    -kil maskeleri gibi.

    bunları tek başına veya herhangi bir kombinasyonda da kullanabilirsiniz.

    neredeyse yüz çeşit uçucu yağ mevcuttur. genellikle insanlar en popüler yağları kullanırlar. uçucu yağlar çevrimiçi olarak, sağlık sektöründeki gıda mağazalarında ve bazı süpermarketlerde bulunur. yağlar, fda tarafından düzenlenmediği için saygın bir üreticiden satın almak önemlidir. bu, yüzde 100 doğal kaliteli bir ürün satın almanızı sağlar. hiçbir katkı maddesi veya sentetik içerik içermemelidir.

    her uçucu yağ; kendine özgü iyileştirici özelliğe, kullanıma ve etkiye sahiptir. sinerjik bir karışım oluşturmak için uçucu yağları birleştirmek daha da fazla fayda sağlar.

    aromaterapinin faydaları

    aromaterapinin faydaları genel olarak:

    -acıyı ve ağrıyı hafifletmesi,
    -uyku kalitesini artırması,
    -stres, ajitasyon ve kaygıyı azaltması,
    -boğaza iyi gelmesi,
    -baş ağrısı ve migren tedavisi,
    -kemoterapinin yan etkilerini hafifletmesi,
    -işgücü rahatsızlıklarını azaltması,
    -bakteri, virüs veya mantarla savaşması,
    -sindirimi düzenlemesi,
    -bağışıklığı arttırması gibi.

    kanıtlanmamış iddialar:

    aromaterapi için bilimsel kanıtların bazı hastalıklarda sınırlı olduğu düşünülmektedir. alzheimer hastalığı, parkinson hastalığı ve kalp hastalığının tedavisinde aromaterapi kullanımını destekleyen kanıtlar henüz bulunmamaktadır.

    tedavi edebileceği durumlar:

    aromaterapi, aşağıdakiler de dahil olmak üzere birçok durumu tedavi etme potansiyeline sahiptir:

    -astım,
    -uykusuzluk,
    -yorgunluk,
    -depresyon,
    -iltihap,
    -periferik nöropati,
    -adet sorunları,
    -kellik,
    -kanser,
    -erektil disfonksiyon,
    -artrit,
    -menopoz gibi.

    en popüler aromaterapi yağları

    national association for holistic aromatherapy'e göre, en popüler uçucu yağlar:

    -adaçayı,
    -selvi,
    -okaliptüs,
    -rezene,
    -sardunya,
    -zencefil,
    -herdemyeşil,
    -lavanta,
    -limon,
    -limon otu,
    -mandalina,
    -neroli,
    -silhat,
    -nane,
    -roma papatyası,
    -gül,
    -biberiye,
    -kabe samanı,
    -ylang ylang gibi yağlardır.

    uçucu yağlar değişik yollarla kullanılabilir: örneğin, vücut losyonlarına veya taşıyıcı yağlara eklenip ardından topikal olarak uygulanır. yüz toneri, şampuan veya saç kremi uçucu yağlarla zenginleştirilip denenebilir. sıvı sabun, diş macunu veya gargaraya dahil edilebilir. ayrıca yağları bir odaya sıkabilir ya da banyoya damlatabilirsiniz.

    yan etkiler

    çoğu uçucu yağın kullanımı güvenlidir. ancak, bunları kullanırken almanız gereken bazı önlemlerin yanı sıra, özellikle reçeteli ilaçlar kullanıyorsanız, bilmeniz gereken bazı yan etkiler olacaktır.

    esansiyel yağları doğrudan cildinize uygulamayın. yağları seyreltmek için daima bir taşıyıcı yağ kullanın. uçucu yağları kullanmadan önce cilt testi yaptırmayı unutmayın. narenciye esansiyel yağları; cildinizi güneşe daha duyarlı hale getirebileceğinden, güneş ışığına maruz kalacaksanız bu yağlardan kaçınmalısınız.

    hamile veya emziren kadınlar uçucu yağları dikkatli ve doktor gözetiminde kullanmalıdır. bazı yağlardan kaçınmalı ve uçucu yağları asla yutmamalıdır.

    uçucu yağları kullanmanın yan etkileri şunlardır:

    -döküntüler
    -astım atakları
    -baş ağrıları
    -alerjik reaksiyonlar
    -cilt tahrişi
    -mide bulantısı gibi.

    aşağıdaki rahatsızlıklardan birisi varsa, uçucu yağları dikkatli kullanın:

    -saman nezlesi
    -astım
    -epilepsi
    -yüksek tansiyon
    -egzama
    -sedef hastalığı

    not: herhangi bir aromaterapi tedavisine başlamadan önce daima doktorunuzla konuşun. aromaterapinin tamamlayıcı bir terapi olduğunu unutmayın. doktor onaylı herhangi bir tedavi planının yerini alması amaçlanmaz.

    kaynaklar: tr.wikipedia, healthline, webmd, medicalnewstoday websiteleri. turek, c., & stinzling, f.c. (2013, january). stability of essential oils: a review. comprehensive reviews in food science and food safety 121: 40-53

  • müslüman olduklarını düşünen bir kitledir .

    anladıkları dilden söylersem daha net olur. hani diyorsunuz ya hem müslüman hem laik olunmazz diye. benimde size lafım şu hem müslüman hemde kul hakkı yiyicisi destekçisi olunmaz .

    alnınız haram, sırtınız çıkar, ruhunuz kör.