hesabın var mı? giriş yap

  • penne arabiata tarifi: bir kaç çorba kaşığı zeytin yağını kızdırıp, ince doğranmış soğan ve 3-4 diş sarmısağı, (istediğiniz acı seviyesine göre) iki adede kadar sivri acı biberi doğrayıp karışımı biberler yumuşayıncaya kadar orta ateşte (ateş harlı olursa soğan yanar) kavurun.

    bir-iki kaşık acı biber salçası (favorim tukaş paprika) , karabiber ve deniz tuzu, varsa bir demet taze (yoksa bir silme tatlı kaşığı kurutulmuş) fesleğen (reyhan) ve 3 çorba kaşığı doğranmış domates ilave ettikten sonra, domatesler suyunu çekene kadar pişirin.

    bir defada en fazla iki kişilik sosu ve daha ön/haşlanmış ve henüz sertken ateşten alınıp suyu süzülmüş makarna/erişteyi büyücek bir voka alın üzerine 1 kepçe (varsa evde hazırlanmış et suyu/stock) yoksa makarnanın suyu ve bir kaşık tereyağı ve yarım fincan kırmızı şarap ekleyin. makarna suyu çekene kadar vokta karıştırarak pişirin.

    ateşten alınca ince doğranmış bir kaşık maydanoz atıp iyice karıştırın, üserine erken hasat zeytin yağı gezdirin, bunun üzerine 1 çorba kaşığı parmesan ve maydanozun kalanıyla süsleyin.

    afiyet olsun!

  • üst edit: yok abi bizden bir bok olmaz cidden. bokumuzda boğulmak müstehak bize. bizim gibi 3. dünya ülkelerinde hukuk, toplumsal infial gerçekleşirse işliyor. bunun örnekleri yığınla. şu olayı gündemde tutmayan da en az bu vatan topraklarına peşkeş çekenler kadar vatan hainidir.

    başlık sınırına takıldı. tam hali "izmir yangını için 3 bakana suç duyurusunda bulunulması" olacaktı.

    bir grup avukatın oluşturduğu hukukçu dayanışması, izmir’de yaşanan orman yangınının söndürülmesi konusunda ihmalleri bulunduğu gerekçesiyle, tarım ve orman bakanı bekir pakdemirli, içişleri bakanı süleyman soylu ve milli savunma bakanı hulusi akar hakkında suç duyurusunda bulundu.

    ayrıca haberde dikkatleri çeken en önemli detay ise kaz dağları'nın ardından izmir'de de yangının çıktığı yerde maden araması başvurusu yapan kanadalı alamos gold firması.

    adamlar maden araması için başvuruda bulunuyor, her ne hikmetse başvuruya konu ormanlık alanda yangın çıkıyor, yangına müdahale eden ukraynalı pilot otel odasında ölü bulunuyor, thk uçakları yağ damlatıyor diye yangına müdahale edilmesine izin verilmiyor...

    yatacak yeriniz yok!

    kaynak

    (bkz: kaz dağları siyanürlü altın madeni direnişi)
    (bkz: uçaklar yağ damlatıyor yangına müdahale edemiyor)
    (bkz: izmir yangınına müdahale eden ukraynalı pilot)

  • izmir'in gelişmişliğini gösterir. çünkü kadınlarımız cesur ve bilgili bu yüzden aile içinde şiddet gördüklerinde gidip polise, mahkemeye ve derneklere şikayet edip, yardım isteyebiliyorlar. bu yüzden şiddet oranları yüksek çıkıyor. doğu ve güneydoğu da ise kadınlar cehalet, korku, çaresizliki gelenek ve diğer nedenlerden dolayı şiddet gördüklerinde bunu aile dışında kurumlara (polis, mahkeme vb) anlatamıyorlar. kadına şiddet türkiye'nin doğu bölgelerinde daha çok yaygındır, ancak şikayet etme belirli bir bilinç gerektirdiği için batıda yaygındır. bundan dolayı resmi istatistiklerde batıdaki oranlar yüksek çıkıyor.
    önüne her gelen istatistikleri yorumlamaya kalkarsa da yukarıdaki gibi cahil ve saçma yorumlar ortaya çıkıyor.

  • akp yalayıcısı 55+ dayıların teyzelerin, siz bilmezsiniz yağ kuyrukları vardı deyişi aklıma geliyor. umarım bu sıralara da gitmek zorunda kalırsınız, temennim odur ki sefalet içinde ölür gidersiniz.

    manyağın biri de yazmış yok muydu lan yalan mı diyor pahalı da olsa alabiliyorsun diyor, ulan mesele zaten pahalı olması hıyar ağası vasat herif! ulan boşu boşuna oksijen tüketiyor böyleleri kafayı yiyeceğim artık ya!

  • küçük diye dalga geçilemeyecek kadar büyük bir finans merkezi olan prenslik. 35.000 kişilik ülkenin ekonomik hacmi 4 milyar dolardır. 20 kadar banka vardır ve bu bankalar genellikle varlık yönetimi alanında çalışırlar. birçok uluslararası şirketin (yanılmıyorsam 700 civarı) merkezidir. 2.dünya savaşında bile bağımsızlığına dokunulamamıştır. 200 yıldır stabil ve istikrarlı bir politik ortam vardır.

    bir diğer dikkatimi çeken ayrıntı da; 35.000 kişilik ülkede her gün 10.000 gazete satmaktadır. okuma oranını siz düşünün. bizde ise 3-4 milyon gazete satmaktadır ve en çok okunan gazete posta'dır. başka söze gerek yok sanırım.

  • devrimlerin sürekli kesintilerle 20. yüzyılı ziyaret ettiği ama nietzsche'ci kısırdöngünün tarihin akışına hükmettiği yaşlı dünyamızda ışığın, aydınlanmanın, gelişmenin, sözüm ona esas devrimin zihinde başlayıp bittiği tezi romanın ana tezlerinden biridir ki le guin kahramanların bilincine sızarak ve didaktizmin de ara ara kapısını çalarak aforizmik saptamalarla politikayı, ideolojik kamplaşmaları, kültürel disiplinleri, dinsel sarhoşlukları tarayıp geçer ve başlarken işaret ettiğim devrimci aydınlanmayı 20'li yaş dönemine sıkıştırır:

    "yirmi yaş dolaylarında öyle bir an vardır ki; yaşamın geri kalan kısmı boyunca ya herkes gibi olmayı ya da farklılıklarını erdeme dönüştürmeyi seçmen gerekir."

    birden bir ışık yanmıştı beynimde bu satırları okurken. sanırım hemen herkes bu yoldan geçmiştir ya da geçecektir çünkü ortası yoktur diye düşünüyorum. ya herkes gibi olacaksın, yani evleneceksin, çocuk büyütecek, akşamları televizyon izleyecek, komşularını ziyaret edecek, apartman toplantılarına katılacak, işten eve ve evden işe döneceksin, akrabalarını bayramda göreceksin, oy kullanacaksın, umut edeceksin veya hayal kuracaksın. bir de bakmışsın yaşam gelip gitmiş kıyından, soracaksın kendi kendine: ne yaşadım ben bu yaşıma kadar? zaman ne çabuk geçti? hiç mutlu oldum mu? gençtim ve düşlerim vardı, hangisi gerçekleşti? herkes gibi olarak ve herkese benzeyerek iyi mi yaptım? hayatım boyunca hiç kendim oldum mu?

    le guin ise kuşkusuz farklılıkları erdeme dönüştürmekten yanadır. ve iyi bir okurun seçmesi gereken tarafın da bu olduğunu sezdirmekten beis duymaz. aynılık, anonimlik, özdeşlik tehlikelidir demeye getirir. herkesin bir ve tüm dünyanın birbirinin kopyası olduğu bir düzeni reddeder. bunu başaran kişi ise bireysel devrimini ve kişisel aydınlanmasını gerçekleştirmiş olacaktır.

    özcesi; herkes gibi olmaktan koruyalım kendimizi. mutluluğu, aydınlanmayı, özgürlüğü dışarıda değil, kendi içimizde arayalım.

    meraklısı için öteki distopik roman çiziktirmeleri:

    (bkz: a clockwork orange /@hanging rock)
    (bkz: as intermitencias da morte /@hanging rock)
    (bkz: brave new world /@hanging rock)
    (bkz: ensaio sobre a cegueira /@hanging rock)
    (bkz: ensaio sobre a lucidez /@hanging rock)
    (bkz: fahrenheit 451 /@hanging rock)
    (bkz: lord of the flies /@hanging rock)
    (bkz: man in the dark /@hanging rock)
    (bkz: memoirs of a survivor /@hanging rock)
    (bkz: mıy /@hanging rock)
    (bkz: never let me go /@hanging rock)
    (bkz: sonnenfinsternis /@hanging rock)
    (bkz: the handmaid's tale /@hanging rock)

  • inanılmaz güvenlik önlemlerinin alınmasıyla gerçekleşmiştir. caddelerin trafiğe kapanması, güvenlik koridoru oluşturulması, sinyal kesiciler, keskin nişancılar, korumalar, sivil polisler ve daha neler neler.

    isteyince güvenlik önlemi alınabiliyormuş demek.

  • on kere ligin en skorer oyuncusu olmus, bunlarin buyuk kisminda otuz sayi ortalamasini gecmis ve bir seferinde 37.1 gibi bir ortalama tutturmus, kirk yasinda 20 sayi ortalama yapmis kariyerini 30.1 sayi ortalamasiyla bitirmis, ve bunlari prime time'inda babasinin oldurulmesiyle basketboldan iki bucuk yil uzak kalarak basarmis, (bkz: chicago bulls) takimina 6 sampiyonluk kazandirmis, nba tarihinin en iyi skoreri ve tum basketbol tarihinin en buyuk sporcusudur.

  • cok gelismis bir ulkenin, bir basbakaninin, bir konusmasinda gecen, magduriyet iceren bir soz.

    -boyle bir sey olabilir mi? soruyorum size olabilir mi? benim bakanimin cani cay cekmis ve icmek istemis ama yok demisler. ulan hepiniz o evdeydiniz. biz bu cay vermeyenlerle sandikta gorusuruz. varsa bir derdin sandiga gelirsin. oyle balkondan cay yok demekle olmaz. ben buradan edirne savcilarini da goreve cagiriyorum. o evde cay olup olmadigini kontrol etsinler.

  • başlık: ulan bu hikayeye ne güldüm ya

    1. afrikada bir kabile reisinin 36 çocuğu varmış.. 37. çocuk doğduğunda gözlerine inanamamış, çocuk beyaz doğmuş. reis kara kara düşünmeye başlamış ve 'ulan bu karı beni

    boynuzladı ama bu çevredeki tek beyaz adam komşu köyün papazı' diye.. kalkmış kiliseye gitmiş, papazın başına silahı dayamış :

    kabile reisi : benim karıyı sen mi düzdün ?
    papaz : bunu nerden çıkardın evladım ?
    kabile reisi : benim son çocuk beyaz doğdu
    papaz : bunlar doğal şeyler evlat. bak şu keçilere anneleri beyaz, 3 yavrusu da beyaz ama 4. yavru siyah doğmuş
    kabile reisi : papaz efendi ben çocuktan kimseye bahsetmeyeceğim, sen de kimseye keçiden bahsetme

  • baslik: 16 ay kızıl bi hatunla çıktım

    1.entry: öyle kızıl kızıl diye yollara düşecek kadar bi numara yok. 2 hafta sonra alışıyo insan.

    2. entry : eline kına yakmış beyler

    14 sayfadir herkes @2 ye sukranlarini sunuyor.