hesabın var mı? giriş yap

  • "su kıtlığı olabileceği 1,5 yıl önceden belliydi ama allah nasip etmedi, yağmur yağmadı. biz nasıl olsa yağmur yağar diye su getirme projelerine önceden başlamadık. şanssızlık, kısmetsizlik oldu. bu yüzden kesintilere başlamak zorundayız" diyerek ankara'nin susuzluk sorunun sucunu allah'a havale eden ve bu bahaneyle kendisini temize cikaran(!) bir belediye baskanina oy vereceklere mal demis yazar.

    ne terslik var ben anlamadim sahsen.

  • 85 yaşından da bir adam doğum hanenin kapısında beklemektedir.
    doğumhaneden çıkan doktor şöyle bir bakındıktan sonra yaşlı adama sorar:

    doktor- "içerde doğum yapan bayan yakınınız mı?"

    adam- "evet,eşim.”

    doktor- "ama bayan 25 yaşlarında..."

    adam- "tamam işte, eşim o. niye şaşırdınız, baba olamaz mıyım yani?"

    doktor- "yoo,...... aklıma benim dedem geldi de."

    adam- "nesi varmış dedenizin?"

    doktor- "kendisi av meraklısı idi. sürekli ava çıkardı. ancak yaşlanınca zorlanmaya başladı. bir gün ava çıkacakken kendisini uyardık, aman yapma dedecim, sen yaşlandın, ava gidemezsin diye. kendisi ısrar etti ve hazırlandı. e, tabi yaşlılık, çıkarken tüfek yerine baston aldı eline. ben de kendisiyle gittim. ormanda bayağı yol yürüdükten sonra bir geyik gördük. dedim ya, dedem yaşlı. bastonu omzuna koydu, doğrulttu ve geyiğe bastonla ateş etti. geyik o anda vurulup yere düştü..."

    adam- "olur mu, başkası vurmuştur onu."

    doktor- "ben de onu demeye çalışıyorum işte .. başkası vurmuştur. (bkz: swh)

  • cinsiyet anormallikleri de bir hastalık sayılır. ameliyatın 2.5 milyon tl olması ise tamamen uydurmadır. çünkü böyle bir masraf yoktur, ameliyat tıp fakültesinde veya devlet hastanesinde oluyorsa bu ameliyatı yapan doktorun cebine girecek maksimum para 1000 tl'dir.
    baştan sona yalan beyanlarla dolu bir konuşma. hiç bir kanıt yok, sallamış beyefendi.

    edit: pek çok mesaj gelmiş, arkadaşlar bu ahmet akın denilen yalancı adam tıp doktoru değil psikoloji profesörüdür. söylediği sayılar tamamen uydurma ve mesnetsizdir. ameliyat fiyatlarını merak edenler ilgili hastanelere başvurup öğrenebilirler.

    'hormon haplarını katarsanız 3-4 milyona çıkıyor' demesinden uyanmanız lazımdı. artık mesajla rahatsız etmeyin lütfen.

  • -sakın depresyona girme. gireceğin varsa bir uçak bileti al, tüm kayıtlarını dondur, gazete aboneliklerini iptal et, arkadaşlarından birine evinin anahtarını ver, ve ivedi şekilde ailenin yanına git, orada gir.
    -telefonu ve kapıyı açamamak gibi bir hataya sakın düşme! alışkanlık yapıcıdır bunlar.
    -açlıktan mide ağrısı çekiyorsan sakın ama sakın kahveye talim etme. seni doyurmayacaktır, aksine mide ağrılarını işkenceye çevirecektir.
    -çöplerini düzenli olarak at. git kocaman bir çöp kutusu al, içine en büyük boy torbalardan koy ve tüm çöplerini oraya at. evin içinde yürünmeyecek kadar çöp birikebilir yoksa, aklında bulunsun.
    -sakın bilgisayarını yatağına alma. o yataktan bir daha çıkmak istemezsin, kıçında başında yatmaktan yaralar oluşabilir.
    -sakın ama sakın mmorpg oynama hatasına düşme. bırak mutlu ve güçlü insanlar oynasın o oyunu. bağımlı olur bir daha hiç çıkamayacak şekilde batarsın.

  • mc donalds oyun alanında oynayıp kan ter içinde ailesinin yanına gelen 10 yaşlarındaki çocuk sırıtır bir ifade ile;

    +oh be iyi stres attım.
    baba:bu yaşta ne stresi pezevenk!

  • açılın ben geldim! biz yandık biz üzüldük, başkaları üzülmesin.

    (bkz: forever new)
    41 numaraya kadar üretim yapıyor üstelik kalıpları büyük.
    37numara denmiş ama üstüne basa basa tekrar etmem gerektiğini düşünüyorum. bu aylarda sezon indirimi yapıyor, 44 numaraya kadar da ayakkabı seçeneği mevcut. *
    eldiseno shoes
    34-43 numara arası çalışan bu marka kişiye özel tasarımlar yapıyor.
    moda nişantaşı
    bu bebeyimler de 35-41 arası üretim yapıyorlar.
    (bkz: ash)
    vetrina mağazaları, trendyol ve bilimum alışveriş sitelerinde satışı mevcut.
    (bkz: deripabuc)
    trendyol haricinde satışını görmedim, sanırım trendyol’un kendi markası.
    (bkz: aldo)
    trendyolda şuanda indirimli satış var, yürüyün derim. bazı ayakkabılarında 42,4 bile gördüm. önceden üretmiyorlardı, yeni başladılar galiba. ya da hiç bakmadığımdan ben bilmiyorum.
    (bkz: derithy)
    (bkz: inci)
    bence boykot etmeliyim, çizmelerde artık 41 üretmiyor. topukluların için affediyorum seni.*
    gerisi givenchy, prada, ysl falan işte.

    hayrını görün kardeşlerim! <3

    edit: arkadaşlar o ne öyle demektense, öneriyle gelseniz? ben mesela parmaklarım küçülse 40 giyicem, ayakkabıya çalışmak zorunda kalmıcam. ama parmaklarım küçülemiyor, bu durumda naaapmalıyım??

    edit: trendyol reklamı almış gibi oldum, tebrikler bana. bu reklama bi diz boyu taba çizmeyi hakettim bence, tek eksiğim oydu çünkü. **

  • nascar sadece bir araba yarisi bicimi olmayip yoz amerikan eglence anlayisinin, daha genis dusunursek kapitalizmin, eger musaade edilirse eglenceyi nasil bicimlendireceginin en guzel orneklerinden biridir.

    nascar bilindigi gibi avrupa tarzi formula 1'in aksine, ayni oval pist etrafinda donmekten ibaret bir yaris turudur. ortada ne viraj vardir, ne de surus kabileyetinizi gostereceginiz baska bir mecra. tum huner boyun kaslarinizin saglamliginda ve, sidik torbanizin kapasitesine kalmistir (yaris bayagi uzun surebiliyor), baska bir yetenege ihtiyac yoktur. boyle bir surucu kisisel hunerlere kalmayip sirf tecrube yoluyla yetistirilebilecegi icin, bu yarislarda hepsi de nascar surucusu olan dede-baba-torun ucluleri cogunlugu olusturmaktadir (bkz: nascar sulaleleri). cocuk odun bile olsa butun is direksiyonu uc saat boyu sola cevrili tutmaktan ibaret oldugundan, kucuk yasta egitimle herkes bu isi yapabilmektedir.

    nascarda virajsiz duz bir pist bicimin nicin tercih edildigi dusunulecek olursa, butun meselenin yaristaki reklamlari seyircinin gozune, fazla kafasini karistirmadan, daha uzun sure sokmak oldugu anlasilacaktir. arabalar pistin etrafinda son surat donseler bile, uygun bir yere yerlestirilmis bir kamera ile ayni arabalar ve tabii ki ustlerinde ki reklamlar sanki hic hareket etmiyorlarmis gibi ekranin ortasinda, amerikan izleyicisinin anlayabilmesi icin uzun sure gosterilebilir ve boylece cok daha etkili olurlar. formula 1'de de asil amac reklam yapmak olsa da, bu en azindan nascar'daki kadar asagilik bir bicimde yapilmamakta, hic degilse bir miktar atraksiyon eklenmektedir. ama ote yandan surekli degisen kameralar, acilar vs. seyirciyi reklama fazlasiyla odaklanmaktan alikoymaktadir .

    bu tezi destekleyen bir gercek te, bu yarislari genelde redneck tabir edebilecegimiz, amerikan beyaz orta sinif alti erkek nufusun seyretmesidir. hatta bunlara bir de isim takilmis, kendilerine nascar dads denilmektedir. nascardaki reklamlarda bununla iliskili bir bicimde ya pizza, ya bira ya da elektrikli testere nevinden reklamlardir.

    yani dememiz odur ki, bu yarislarin boyle basit ve uyuz sekilde yapilmasinin yegane sebebi, yarislardaki reklamlarin hedef kitlesinin algi kapasitesinin dusuklugudur.

  • acilen bitmesi gereken saçma sapan davranış.

    hanım kızımız arkadaşlarıyla güzel bir akşam yemeği fotoğrafını paylaşmış, buraya kadar her şey normal. altına yazdığı şey '#bugün #böyle #olsun #dedik #kızlarla #boğazda #yemek #mutluyuz #bizim #aramız #bozulmaz #yıllar #sonra #olsa #bile'

    şimdi öncelikle hashtag'in temel amacı fotoğrafları kategorize ederek insanların istediği kategorideki fotoğrafları bulmasını kolaylaştırmak. ulan madem cümle yazacaksın neden her kelime başına hashtag düşüyorsun? senin ''#böyle'' diye açtığın hashtagi kim aratır, kimin amacı bunu aratırken senin boğazdaki yemek fotoğrafını bulmaktır?

    ve ilginç bir şekilde bunu yapan insanların sayısı maalesef az değil.

    edit: başlığı taşıyan sözlük yönetimine bunun sadece instagramda yapılmadığını, farklı sosyal medya mecralarında da gerçekleştiğini belirtmek isterim. ayrıca ben yazılan hashtagin uzunluğunu değil, her kelimeye ayrı ayrı hashtag düşülmesini belirttim. saygılar.