ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
android telefonların kısa ömürlü olması
-
iş telefonu olarak 7 yıllık giriş seviyesi sayılabilecek samsung j5 kullanıyorum; gün boyu telefon görüşmesi + gün boyu aktif whatsapp kullanımı ile şarjı 3 günü zorluyor. annem 4 yıllık yine giriş seviyesi redmi note 8 kullanıyor; gün boyu candy crush oynuyor yine şarjı bitmiyor, herhangi bir uygulamada kasma-takılma yaşamıyor. iş arkadaşım 4 yıllık orta segment samsung a51 ile çılgınlar gibi pubg oynuyor. bakın iphone ile denk amiral gemisi modelleri saymıyorum bile. onların zaten alayı 2015'ten beri aktif olarak kullanılıyor.
bu gariban apple fanboyları sanıyor ki sadece iphone uzun yıllar kullanılabiliyor. uzun yıllardan kasıtları da 3-4 yıl ha, onun da yarısı serum takar gibi powerbank'la dolanarak geçiyor. insanları 2023 yılında 60hz ekranla usb type-c 2.0'ı övmek zorunda bırakan apple'ı da ayrıca tebrik ediyorum. herkesin yapabileceği bir iş değil bu.
ukrayna halkının türk halkından daha cesur oluşu
-
kısmen katıldığım gerçek.
birincisi ukrayna'da olaylara bakış çok farklı. bizde hakkını arayan herkes "anarşik" olarak isimlendirilir ve haklı olsa bile hakir görülür. işsiz kalıp başbakana-bakana haykıran adam bile partizanca saldırıya uğrar, sıradan vatandaş tarafından linç edilir. linç edenler de muhtemelen açlıktan ağzı kokanlardır.
ikincisi orada büyük oranda göstericiler şiddet kullandı. oradaki kullanımı sonuna kadar meşru görüyorum, haklı buluyorum. eğer bizim gibi "şiddet yok abi" modunda olsalardı sinek gibi ezileceklerdi. öte yandan biz şiddet kullansa idik muhtemelen paramiliter güçler oluşturulup ateşli silahlarla vurulacaktık.
sorun, korkaklık değil ama halkın hala tebaa psikolojisi ile devlete ve dolayısıyla güce tapmasıdır.
son hususta bir şeyler yazdım, dolu bakınızdır. (bkz: türk halkının tebaa psikolojisinden çıkamaması)
amazon'un türkiye'de tutmama sebebi
-
8 liraya 8 lira satın alamayacağınız bir ülkede, adamlar neler veriyor.
bu tutmamışsa, tutanı getirmeyin kalp dayanmaz.
ankara'da köpekler tarafından parçalanan çocuk
-
en ön edit: çocuk yaşıyor arkadaşlar. bugünün en güzel haberi bu.
geceme kan doğrayan, parçalanmış minik bedeninden kan damlatan çocuktur.
--- spoiler ---
ankara’nın pursaklar ilçesinde okul sonrası eve dönen küçük çocuk, 10 köpeğin saldırısına uğradı. ağır yaralanan çocuk hastanede tedavi altına alındı. enes’i bulan amcası ali osman koca, "ben çocuğun yanına gittiğimde köpekler yanındaydı. çocuğun kafası komple paramparça. baldırlarında kasları gözüküyor. etleri gitmiş. köpekler çocuğu resmen parçalamışlar. çocuk yüzüstü yattığından dolayı yüzü hariç komple parçalamışlar." ifadelerini kullandı.
--- spoiler ---
vahşetin adresi
edit: hayvanları alıp sokağa salan, sokakta bırakan, başı boş köpeklerin itlaf edilmesine engel olan, yahut bu konuda gerekeni yapmayan herkes bu ölümlerden sorumludur.
edit: aşağıda bana hakaret eden ahmak. haberi ilk okuduğumda gece saat 02'den sonraydı. çocuğun yaşamadığı anlaşılıyordu. spoiler olarak verdiğim haber vardı. daha sonra haber tamamlanmış.
gelip "köpek" gibi saldıracağına, "insan" gibi varsa hatayı düzelt. ayrıca ben necip fazıl da okudum ama ahmed arif'e yakınım. sen ise zavallısın.
çocuğun yaşıyor olması senin dahi yaşadığın dünyayı katlanır kılan tesellilerden biridir.
biz bu galatasaray'ı dörtleriz
-
dörtlemekten bahsettiği galatasaray ın 3 olan yıldız sayısı herhalde sağol koçum yardıma gerek yok
erdoğan'ın 370 vekil için baskın seçime gitmesi
-
370 olmadı da diyelim ki ebesininki oldu, o da olumlu.
edit: bu sefer 370 alır diyen arkadaşlar için tarihi bir hatırlatma yapayım. aşağıda a.k. partisi'nin girdiği seçimlerde çıkarmış olduğu milletvekili sayıları mevcut, bir göz atın, üstüne bir şey söylemeye gerek yok.
2002 - 363 milletvekili
2007 - 341 milletvekili
2011 - 327 milletvekili
2015 - 317 milletvekili
aradaki haziran seçimini ve 258'i araya eklemeye gerek bile duymuyorum. *
istanbul'un en iyi turşucusu
iş mülakatlarında sorulan sinir sorulara cevaplar
-
+ sigara içiyor musunuz?
- içmiyorum.
+hah bu da çok iyi. genel müdürümüz sigara içen elaman istemiyor
-neden ki?
+işte bağımlılık olarak görüyor bunu, zayıflık olarak görüyor. bir de çok molalı çalışıyorlar tabi.
-ben de günde en az beş kere çişe çıkarım.
+(...)
-en az bir kere de sıçarım.
+(...)
-ama tabii nereden bilecek ki sayın genel müdür bunları.
+(...)
-sigara içmiyorum demiştim, siz de çok güzel demiştiniz. oradan devam edelim konu bulanmasın.
öbür dünyaya gittim erdoğan'a oy verin dediler
-
allahın bile yanında istemeyip dünyaya geri gönderdiği rizeli açıklaması.
denizde 2 kilometre açılabilen esrarengiz amcalar
-
kıyıdan bakıldığında kafaları şamandıralardan ayırt edilemeyen amcalardır.