hesabın var mı? giriş yap

  • psikoterapist ve psikanalist diane barth, her insanın başına gelebilecek "karşılıksız aşk" duygusu ve bu duygu ile başa çıkma konusunda şunları belirtiyor:

    kulağa romantik geliyor, sana karşılık vermese de tüm kalbin ve ruhunla birini sevmek. ama gerçek çok farklı. senin hakkında aynı şekilde hissetmeyen birini sevmenin acısı neredeyse dayanılmaz olabilir. kesinlikle romantik hissettirmiyor, sadece yıkıcı hissettiriyor.

    nasıl başa çıkılır?

    1. bunu aşmanın bir yolu yok: reddedilmek acıtır. kalbiniz kırıldı ve gerçek bir fiziksel acı hissi var. kalbinizin gerçek anlamda kırılmayacağını bilseniz bile, tam olarak böyle bir his oluşuyor. göğüste fiziksel bir ağrı ve vücutta morarmalar.

    son araştırmalar, fiziksel yaralanmaya benzer şekilde duygusal bir yara hissettiğimizi göstermiştir. michigan üniversitesi'nde ethan kross başkanlığındaki bir grup araştırmacıya göre, “kırık kalp”, “yaralı ruh” ya da “acı hissi” gibi ifadeler metafor değildir. meslektaşlarım "peg streep" ve "melanie greenberg" tarafından duygusal acının fiziksel etkilerine dair büyüleyici araştırmaların müthiş bloglarına bakabilirsiniz.

    başlamak için, yaralandığınızı ve kendinize dikkat etmeniz gerektiğini kabul edin. kendinize karşı nazik ve kibar olmanız ve iyi beslemeniz gerekir. bu, yatmanız ve vakti boşa harcamanız gerektiği anlamına gelmez. bu davranışlar size yardımcı olmaz. işinizde ya da okuluzda olun, kendinize iyi bakın. kendinizden en yüksek performansı sunmayı beklemeyin. ama fişini çekerek ama bir ayağını diğerinin önüne koyarak; incinmiş ve üzgün hissettiğinizi kabul ederek, hayatınızı yavaş yavaş ilerletin.

    2. yalnız olmadığınızı bilin. sosyal psikolog ve pt meslektaşım roy baumeister'e göre, % 98'imiz bir zamanlar karşılıksız aşktan muzdarip olduk. reddedilmeyle ilgili en önemli sorunlardan biri; sadece üzgün, yalnız ve kırık kalpli hissetmek değil aynı zamanda utanç duygusu hissettirmesidir. ve siz de kendinizde yanlış bir şey olduğu hissini derinden yaşarsınız.

    ancak bu durum, akıllı, çekici ve sevimli olan diğer insanların başına gelirse, o zaman belki de yeterince iyi olmamakla ilgili değildir diye düşünürsünüz. belki ikiniz de doğru anda değildiniz ya da birbiriniz için doğru insan değilsiniz.

    karşılıksız aşktan perişan bir arkadaşımdan: “onun için her zaman hassas bir yanım olacak. sadece onun için doğru kişi değildim. bunu şimdi anlıyorum ve acıtmadı bile."

    3. size karşılık vermeyen biri için bu duruma düşmenizin hayatınızda bir kalıp(örüntü) oluşturup oluşturmadığını görmeye çalışın. psikolog phillip shaver'a göre, sizi reddedecek birine aşık olmak, bazı insanlar için tekrarlanan bir desen olabilir. bu, özellikle çocuklukta “güvensiz bağlanma ” deneyimlerinden kaynaklanır. yani bağımlı olduğunuz yetişkinlerin onlara en çok ihtiyaç duyduğunuz zamanlarda düzenli olarak erişilemediği anlamına gelir ki bu özellikle önemlidir.

    kendinize daha önce sizi reddeden birine aşık olup olmadığınızı sorun. burada bir çeşit kalıp olup olmadığını dürüstçe değerlendirmeye çalışın. eğer öyleyse, çocukluk reddinin veya terkinin acısını giderecek birini bulmaya çalışıyor olabilirsiniz. ne yazık ki, bu durum bilinçsizce tekrar edecek ve örüntüyü geri almayacak. belki de bir çocuk olarak inandığınız gibi gerçekten sevilemez olduğunuz duygularını güçlendirecek birini seçiyoruz; ya da hayal kırıklığına uğramaya, reddedilmeye ve terk edilmeye mahkum olmamızı.

    4. kişiyi hiç sevmemeyi isteyip istemediğinizi kendinize sorun. alfred lord tennyson'ın şiiri, doğru mu diye sorup cevaplıyor.

    "bunu doğru buluyorum, en çok üzüntü duyduğum anda başıma gelenleri, sevmek ve kaybetmek daha önce hiç sevmemekten daha iyidir."

    belki de acının en kötü anında, asla sevmeyi istemezdin; ama bazen böyle bir sevgide çok güzel bir şey vardır. o da kendimizi çok özel bir şekilde canlı hissetmemizi sağlıyor. tabii ki, diğer şeyler gibi azcık acıtıyor.

    5. bu size çok yardımcı olmayabilir, ancak karşılıksız sevgide; karşı taraf da en az sizin kadar acı çekiyor. 200'den fazla karşılıksız aşk olayı üzerine yapılan bir çalışmada baumeister, reddedicilerin suçluluk ve kaygıdan muzdarip olduğunu ve genellikle karşı tarafı kurbanları gibi hissettiklerini bildirdi. baumeister, çoğunun “daha önce kimseye böyle zarar vermedim” gibi şeyleri söylediğini ve yaptıklarının korkunç olduğu hissini bildiklerini söyledi.

    6. son olarak, ukdelerden vazgeçin. herkes, karşılıksız sevginin en zor kısımlarından birinin, onun olmasını istediğiniz şey olmayacağını kabul etme anıdır der. bittiğine dair kanıt aramaya devam edebilirsiniz, ancak gerçekten isteyebileceğiniz şey bunun olabileceğinin kanıtıdır.

    adele, “chasing pavements” şarkısında kanıt aramanın bitmeyen döngüsünü yakalar:

    "i build myself up and fly around in circles; waiting as my heart drops and my back begins to tingle; finally could this be it? should i give up or should i just keep chasing pavements, even if it leads nowhere?"

    (kendimi toplayıp göklere çıkacağım ve uçarken daireler çizeceğim; kalbim beklemeyi bırakır ve sırtım karıncalanmaya başlar. sonunda bu olabilir mi? vazgeçmeli miyim yoksa hiçbir yere çıkmasa bile kaldırımları takip etmeye devam etmeli miyim?"

    cevap: kulağa sert gelebilir, ama aslında iki çözüm var: birinde, bunu ne sebeple olursa olsun kabul etmeyi öğrenirsiniz. ancak bu daire uzun süre yaşayacağınız kalıp anlamına gelir. ya da istediğinizi düşündüğünüz ukdeleriniz olmadan yola devam edersiniz, hareket edersiniz.

  • geçenlerde sahile kahvaltıya gittik. hemen yan tarafımızda üç kız iki oğlan (15-16 yaşlarında) termosla çay getirmişler piknik tarzı kahvaltı yapıyorlardı. kahvaltıları bitince top oynadılar, fotoğraf çekindiler , hiçbir taşkınlıkta bulunmadılar. güzelce vakit geçirdikten sonra kızlardan birinin babası geldi almaya.gençleri evlerine bırakacak muhtemelen. kızının nerede kiminle olduğunu biliyor kafası rahat. işte bu kızlar kocaya kaçmazlar . bu kızlar üç beş çocuk peydah edip sokağa salmaz .genelde ailesinin düşüncesini önemser , zamanı gelince doğru tercihler yaparlar.

  • otelin kapısından geri çevirilip bunun ardından oteli satın alan kişi halen otelin saahibi olan hasan süzer değil, mersin'de değirmencilik yapan bodosaki adlı çok zengin ve anadolu kökenli bir rum'dur. 1. dünya savaşından önce kendisi otelde kalmak istemiş, kıyafeti nedeniyle otele sokulmamıştır. bu olaya çok kızan bodosaki derhal oteli satın almak istediğini bildirmiş. ilgilliler onun bu isteğine set çekmek umudu ile otelin değerinden çok daha yüksek bir bedel talep etmişler fakat yine de bodosaki bu fiyatı kabul ederek pera palas otelini satın almıştır.

  • konum:ankara
    yıl:2016

    2000 parçalık puzzle'ımı "içki fotoğrafı" olduğu için, günah diyerek çerçevelemeyen; tamam sen çerçeveleme bana ver çerçeveyi ben yapayım dediğimde, sana ona uygun çerçeve satmam diyerek çıtayı çok yükseklere koyan ankaralı esnaf dayı.

    puzzle da şuydu.

    edit: link düzeltme

  • yol tutuştan daha çok muazzam bir şöför barındıran video.

    o arabayı oradan kurtarmak gerçekten büyük iş.

  • richter ölçeği logaritmik olduğuna göre 6.2'lik deprem, 5.7'lik depreme göre 3 kat şiddete sahiptir. allah korusun ama bizde 6.2'lik deprem olursa 300'den çok daha fazla zayiat veririz diye düşünüyorum.