hesabın var mı? giriş yap

  • havanın yavaş yavaş kararmasını farketmeyip laptop başında çalışırken, ışıksız odada ansızın içeri dalan birinin açtığı lamba.

  • bir dağ gezisi sırasında bulduğum fosillerin hangi canlıya ait ve kaç yaşında olduğunu öğrenmek için görselleri istanbul'daki bütün yeraltı bilimleri enstitülerine mail attım. hiç biri dönmedi. bir şansımı deneyeyim diye, bu adama mail attım. 2 gün sonra dönüş yaptı. teşekkürler hocam.
    --
    görsel1
    görsel2
    görsel3
    görsel4
    görsel5

    hocamın cevabı;

    sevgili cmades,

    çok güzel deniz kestaneleri (ekinodermler) ve ostrea kalıntıları bulmuşsun. deniz kestaneleri malum deniz yıldızlarının yakın akrabalarıdır. ostrealar dev midyelerdi. yaşları takribi 150 ile 510 milyon yıl arasında değişiyor.
    --
    zamanında girdiğim ama evrim halkasi adlı yazar dışında sözlük'ten de dönüş olmayan entry:
    (bkz: #68062898)

  • askerlik görevimi yaptığım sırada korucular da askerlerle birlikte operasyonlara katılıyordu. bir görevin minimum süresi 1 hafta sürüyordu. kendi birliğimizden, üs bölgesine yaya intikal ve üs bölgesinde 1 hafta kalınıyor, sonra tekrar yaya dönülüyordu. bazen tim değişimi olmuyordu. aynı tim 1 hafta daha aynı yerde görev yapacak deniyordu. işte o görev uzadığı zaman korucular kalmak istemiyordu. neden mi? evet, tim komutanı sordu nedenini. adamın cevabı zerre kadar çarpıtmadan yazıyorum; “komutanım ben şimdi dönmezsem benim karıyı *ikerler.” bak aynen bu cümle.

    nasıl lan? nasıl böyle bir şey olabilir? ve nasıl bunu bu kadar normal bir durum gibi söyleyebilirsin? adam resmen bunu söyledi. yani fırsatını buldun mu, tuttuğunu *iktiğin bir ortam. kimin kim olduğunun bir önemi yok. nasıl bir insanlık lan bu?

    sonra bu adamlar büyük şehirlere göçtüğünde sokakta el ele yürüyen iki sevgiliyi görünce kıyameti koparıyor, modern kıyafetler giyen kadınlara *rospu diyor, saçını uzatan erkeğe *bne diyor. öyle de iki yüzlü bir durum var.

  • ders: ilköğretim fen bilgisi

    soru: kurbağaların dolaşım sistemi nasıldır?
    cevap: zıplaya zıplaya dolaşırlar.

    (bu cevap birebir gerçektir ve fen bilgisi öğretmeni olan babamın yaptığı bir yazılıda verilmiştir. babam gösterdiydi de altıma sıçtıydım gülmekten.)

  • emekli olduktan sonra birbirinden alakasız, saçma sapan işlerle uğraşan dayılara döndü adam. o ses jüriliği, youtuberlık falan. mantar yetiştiriciliğini de tavsiye ederim. eniştem uğraşmıştı emekli olduktan sonra.

    edit: mesajla söyleyen çok arkadaş oldu. karınca yetiştiriciliğine soyunmuş bile :)

  • baska basliklarda da defaatle yazdim, afgan isgalci akini durdurulmazsa modern kavimler gocu sonucunda ulke ve medeniyetler yikilacaklar. bugun sayisi milyonlara ulasan afganlar sebebi ile turkiye cumhuriyeti'nde hic bir vatandasin tam anlami ile can emniyeti kalmamistir.

    yarin cok gec olacak.

  • dün spotify 2022 ilk çeyrek faaliyet raporunu yayınladı.
    buna göre ilk 3 ayda elde ettiği gelir (kar değil) 2.66 milyar euro - kaynak

    yıllık hesaplarsak yuvarlak 10 milyar euro gibi bir para kazanıyorlar. bu toplam 182 milyon ücretli abone ve toplam 422 milyon (reklamlı) dinleyiciye dinlettikleri reklamlardan elde ettiği gelir.

    bir yandan da spotify'ın stream başına sanatçılara (eser hak sahibi aslında da sanatçı diye kolaylaştıralım) ödediği mikroskopik rakamlar tartışma konusu.

    ortalama olarak spotify'dan 1000 dolar kazanmak için şarkınızın ortalama 300.000 kez çalınmış olması lazım. gel gelelim bu amerika-avrupa dinleyicisi için. yani amerikalı-avrupalı dinlediğinde ödenen para ile türk dinleyince sanatçıya ödenen para farklı. örneğin kendi şarkılarımdan birinin dinlenme sayısı ve elde ettiği gelir : https://prnt.sc/3diuabi_kkrs

    115700 dinlenmeye 130 dolar. demek ki benim 1000 dolar alabilmem için şarkımın 800.000 civarı dinlenmesi lazım. bu arada bu vergisi falan kesilmemiş brüt para. vergisi kesilince 2 aylık asgari ücret gibi bişey.

    şimdi üstte spotify'ın yıllık kazandığı 10 milyar dolardan niye bahsettim?

    spotify yılda kazandığı 10 milyar dolara dokunmadan, hepsini tutup spotify'daki içerik üreticilerine eşit dağıtsa (yani milyarlarca dinlenmiş metallica'ya da 1 pay, 500 dinlenmiş adama da 1 pay) dağıtıp dağıtabileceği para sanatçı başına 1000er dolar.

    peki bu sistem böyle devam edebilir mi?

    valla esasen burada problem görüldüğü gibi spotify'ın kazandığı parayı sanatçılara aktarmıyor oluşu değil. ki 2021'de 7 milyar dolar telif ödemiş, yani kazandığı paranın 65%i civarını telif olarak ödüyor. burada problem dağıtılacak pastanın boyutunun küçük olması.

    çünkü insanların dünyanın tüm müziğini ellerinin altında tutmaya biçtikleri değerin gelişmiş ülkelerde 10 dolar, bizim gibi ülkelerde 18 lira (1.2 dolar mı eder?) olması.

    bunun alternatifi olan cd-plak gibi şeyleri almak veya sanatçıların bandcamp'inden doğrudan satın almak albüm başı minimum 5-6 dolar civarı bir maliyet yaratıyor. plak alırsanız yeni plaklar 200-300 lira bandında. yani 15-25 dolar arası.

    özetle stream servisleri esasen muazzam bir kolaylığı çok çok ucuza satıyorlar. o kadar ucuza satıyorlar ki sanatçıların çok büyük bir kısmı online streamlerden gelecek paraya yok gözüyle bakmak zorunda kalıyor. ve konu dönüyor dolaşıyor yine "bilet kesebilen kral" noktasına geliyor.

    bu da kreatif olarak "bilet kesemeyecek" ama dinlenmeye değer müziklerin oluşmasını yaratılmasını zorlaştırıyor. özetle ucuza metallica dinleyerek aslında bir sonraki metallica'nın oluşmasını zorlaştırıyoruz.

  • sadece uganda'da gerçekleşebilecek mucize olay. düşünsene, sunucu defalarca başarısız evlilikler yapmış ve boşanmış, gelecek vatandaşa kısmet arayacak.

    aslında mesaj da iyi, mesele evlenmek değil yiğen, evli kalabilmek.