hesabın var mı? giriş yap

  • eminönünden -birinin elinde çuval- üç adamın otobüse binmesi, muavinin "o yük için de bilet alıyoz, 4 kişi lütfean" demesi, adamın parayı verdikten sonra arkadaşına "çuvalı goltuga oturt" demesi, otobüsteki diğer insanların yüzünde oluşan şirin gülümseme.

  • kanimca turistlerin sadece klasik turist mekanlarini ziyaret ederek tatillerini heba ettigi sehir.

    ben size bazi alternatifler sunayim. malum tatil sezonu basliyor, new york turistlerle dolmaya basladi. her ne kadar amerikan dolari turkiye'de cok yuksek olsa da bayramdaki turk turist yogunlugu dikkatimi cekti. o zaman yeni geleceklere onerilerimi siraliyorum;

    - manhattan chinatown guzeldir, hostur, tarihi vardir ama ben iyi yemek istiyorum arkadas ve kaziklanmak istemiyorum derseniz brooklyn sunset park'taki chinatown'i gidip gorun. kendinizi cin'de hissetmezseniz hic bir sey bilmiyorum. sonra ordan kalkip gidin sunset park'a. muthis manhattan manzarasina karsi cimlere cokup keyfinize bakin. ordan sahile yururseniz feribota binip manhattan'a gecebilirsiniz manzara esliginde. ayaklar agriyacak biraz ama deger. citibike da yapabilirsiniz.

    - yukarda yazdigim hersey manhattan little italy icin de gecerli ama bu sefer brooklyn yerine bronx'a gitmeniz gerekiyor. mafya filmlerine merakiniz varsa gidip manhattan'dakini gorun, zaten chinatown ile ic ice gecmis durumda. nerede kim oldurulmus temali bir gezi yaparsiniz, john gotti'nin eski sosyal klubunu filan gorursunuz ama iyi italyan yemegi icin icin bronx'daki arthur aveune'ya gitmek lazim. yemek kalitesi olarak fersah fersah ondedir.

    - new york'a gelmisken central park'i gormemek tabii ki de olmaz ama parkin kuzey taraflarinin(72 ve yukarisi) daha huzur verici oldugunu hatirlatmak isterim. ayrica brooklyn'deki prospect park da az buz bir park degildir, muhakkak gorun derim. hatta oraya kadar gitmisken brooklyn muzesi ile dibindeki botanik bahcesine de girmenizi tavsiye ederim. brooklyn muzesi cok buyuk degildir ama ozellikle antik misir ve mezopotamya'dan sahane eserler barindirir.

    - diger bi konu queens. kimse gitmiyor, sasiriyorum. new york'ta en iyi yemegin adresi queens'tir. ozellikle astoria ve flushing avenue uzerinde muthis yerler kesfedebilirsiniz. yunan yerine gidersiniz asci yunanistan'dandir, brezilya restoranina gidersiniz ascisi brezilya'dandir, kore restoranina gidersiniz ascisindan garsonuna hepsi korelidir.

    - staten island'a gitmenize gerek yok bence. staten island bir bolumunde white trash nypd, fdny calisanlari ve emeklilerinin yasadigi, diger bir bolumunde gettolarin oldugu boktan bir yerdir benim gozumde. illa gideceksiniz ozgurluk anitini gormek icin bedava feribota binersiniz, indiginiz yerde ayni feribota binip manhattan'a geri donersiniz.

    - staten island yerine roosevelt island'a gitmek cok daha mantikli. kolunuzu uzatsaniz manhattan'a degecekmissiniz hissi verir, fotograf cekmek icin cok iyidir. onun disinda yapacak pek bir sey yoktur ama manhattan'a metro ile bir durak uzakta zaten, zaman kaybiniz olmaz. teleferik ile de gidip gelebilirsiniz.

    - harlem'e gitmekten korkmayin. yalniz spanish harlem de denilen east harlem'de biraz temkinli olun, gec saatlerde gitmeyin ama harlem iyidir, orjinaldir.

    - herkes brooklyn heights'e gider, manhattan manzarasi karsisinda resim cektirir ama dibindeki cobble hill pek bilinmez. ben cok severim burayi. sokaklarinda yururken klasik new york brownstone evlerini gorebilirsiniz. new york'ta eski dokunun iyi korundugu ender yerlerden biri cobble hill. ayrica cok kaliteli ufak tefek kafeler ve restoranlara denk gelirsiniz.

    - son olarak bir de manhattan onerisi vereyim. morningside heights'a dogru yol alin. muazzam bir katedral var burda. icerisinde cok kaliteli klasik muzik konserleri duzenleniyor zaman zaman. hemen karsisinda hungarian pastry shop var. kahvesi de, yiyecekleri de siradandir ama atmosferi tatlidir. genelde columbia universitesi ogrencilerinin ve ogretim gorevlilerinin takilma mekanidir. bir kahve aldiniz mi sonrasi sinirsizdir. sonra burdan kaptirip batiya yurudunuz mu 15 dakika'da hudson nehri uzerindeki riverside park'tasiniz. burdan bisiklet ile downtown manhattan'a kadar inmek baska bir keyif.

    aklima gelenler bunlar. kim bilir nereleri es gectim ama hatirladikca ekleme yaparim.

    edit: imla.

  • hayatımıza giren her insanın sonsuza dek bizimle olacağı yanılgısı.
    istiyoruz ki bizimle aynı otobüse binen herkes bizimle birlikte son durağa kadar gelsin ama insanların gidecekleri yer başka, bize bir müddet eşlik edecekler ve inmeleri gereken yerde inecekler.
    insan ilişkilerinden öğrendiğim bu oldu; herkes kendi durağına gidiyor ..

  • henüz herhangi bir filmi izlemediğim yönetmen. ama rahatlıkla yönetmen diyorum, çünkü bir kere işine saygı duyan bir adam olduğu belli.

    iyi çeker, kötü çeker bilemem, ama bir iki popüler isim haricinde filmlerinin castını saygıdeğer oyunculardan kurar. bir filmden kazandığı parayı diğerine yatırır.

    sinemaya adım attığından beri ben bu adamı bırak televizyondaki magazin programlarında, gazetenin magazin sayfasında bile görmedim. iktidara yakın olduğunu tahmin etsem de, bundan pekala çıkar da sağlayabilecekken, bir gün olsun siyasi görüşünü benim burnuma sokmadı.

    türk sinemasının önce işine ve sinemaya saygı duyan insanlara ihtiyacı var. kırmızıgül bunu karşılıyor. biz daha işin niteliğine takacak durumda değiliz.

  • maçtan önce, beşiktaş'ın kalesinde kimin oynayacağını merak ediyordum. ilk yarı bitti, hala kimin oynadığını merak ediyorum.

    edit: dk 54. günay oynuyormuş.

  • evladının ölümüne sebep olduğunuz bir kadınla ilgili kitlelerin karşısında olumsuz ifadeler kullanıp, sonra es verirseniz yuhalarlar, bu yuhalamaya da müdahale etmezseniz, yuhalatmış olursunuz.

    oldu yandaş arkadaş. git kumda oyna şimdi.

  • 2000 yıl öncesini taş devri sananlar var hala. yahu 2000 yıl öncesi roma döneminde adamlar beyin ve katarakt ameliyatı yapıyordu, geometriyi çözmüş dağın iki tarafından kazmaya başlayıp tüneli ortada milimetrik buluşturuyordu, suyun içinde kuruyan harç icat etmiş, ebesinin örekesinden su yolları yapıp şehre su taşıyordu.

    geometri bilgisi üçgenin iç açıları toplamı 180 derecedir diyen eleman 2000 yıl öncesine gitse ne olur?

  • son derece dengeli bir kadroya sahip komikli podcast serisi. hayırlı uğurlu olsun. mesut süre anladığım kadarıyla yine rabarba'daki gibi bir nevi moderatör görevini üstlenerek programın akışına yön veriyor. fazlı ve anlatan da kişilik olarak adeta zıt kutuplarda yer alan iki insan olarak muhabbetin dengede durmasını sağlayacak. fazlı dillendirmeyi bırakın yer yer gülerken bile utandıran, awkward şakalar ve siksoklu muhabbetleriyle programın liseli yönü olurken, anlatan adam "bunları hep eşim izliyor/dinliyor" otokontrolüyle midir, yaşının getirdiği ağırlıktan mıdır* bilinmez, programın daha politik doğrucu kutbunu oluşturacak. en azından ilk bölümün bana verdiği izlenim budur.

    fazlı ve anlatan'ın konuk olduğu efsane bir rabarba talk bölümü vardı. bu dengeyi ilk orada fark etmiştim. bu üçlüyü artık her hafta düzenli olarak dinleyecek olmak kesinlikle keyif verecektir. uzun soluklu olmasını temenni ediyorum.

  • --- spoiler ---

    sorarım? acaba ekrem imamoğlu anıtkabire bu şekil girebilirmiydi?
    --- spoiler ---

    anıtkabir şu an içinde yaşadığınız ülkenin kurucusunun anıt mezarıdır, türbe değildir. kendisinin anıt mezarında devlet protokolleri uygulanır. türbelerde devlet protokolü uygulanmaz.