hesabın var mı? giriş yap

  • var böyle bir şey. sanırım ben de yazılımcıyım diye sürekli önüme düşüyor, önüme geleni engelliyorum ama bitmiyor. tiplerin hepsi aynı, ben başarılıyım, ben zenginim diye bağıran sonradan görme çiğ paylaşımlar. gerçekten mesleğim adına ben utanıyorum. yahu bu ne görmemişliktir, satın aldıkları iphone'ların macbook'ların faturasını paylaşan mı ararsın, bilmem kaç bin liraya aldığı kahve makinasını çeken mi, geneli pahalı oyuncak paylaşma derdinde. bir de eli biraz para gördü diye, hasbelkader mesleğe ilgi var diye kendisinin nirvanaya ulaştığını zanneden millete hayat hakkında saçma sapan tavsiyeler vermeye çalışan ama iki cümleyi bir araya getiremeyen tipler var. arkadaşlar yazılımcı olmanız sizi otomatik olarak entelektüel yapmıyor. hatta tam tersi, zamanının büyük bölümünü yazılım ekranları karşısında harcamak zorunda olan birisinin tarihten, sanattan, felsefeden üst perdeden konuşabilecek kadar birikiminin olması zaten akla mantığa uymuyor. kendinize gelin.

    debe editi: arkadaşlar elbirliğiyle girdiyi debeye sokmuşsunuz, teşekkür ediyorum. ekşiye girince mesajlardan bir cumartesi sürprizi yaşadım. belli ki birçok kişi aynı dertten muzdarip. yazıyı tekrar okuyunca eğer yazılımcıysanız sizler için değilseniz yazılımcı çevreniz için şu mesajı ekleme ihtiyacı hissettim: hepimiz üç aşağı beş yukarı eğer türkiyedeysek birkaç bin, avrupadaysak 3-5 bin euro bandında çalışan beyaz yakalı işçileriz. bu para bizi zengin yapmaz, sadece gelişmiş bir ülkedeki sıradan bir insan gibi insanca yaşamamızı sağlar. yani 'o para o para değil'. fakir bir ülkede yaşamanız ve fakir arkadaşlara/akrabalara sahip olmanız bu gerçeği değiştirmiyor. meslek hakkındaki daha önceki yorumum için de şu girdiye göz atabilirsiniz #140622037.

  • başka yerlerde verilmiş burada verilmemiştir umarım.

    u2 trabzon'da konser vermeye gider. bono , bir şarkı arasında ellerini kaldırabileceği kadar yukarı kaldırıp birbirine tekrar tekrar vurur ve izleyenlere şöyle der:

    "elimi her çırptığımda afrika'da bir çocuk ölüyor"

    bizim temel hemen atılır

    "çırpma lan o zaman amuna goduğum!"

  • eylemci gençlerden biri ntv mikrofonlarına "biz tatmin olmadık, onlar kendilerini nasıl tatmin ediyorlar?" diyerek, çok haklı ve manidar bir soru sormuştur.

  • türkiyede takip mesafesi 0 mt. bunun yanı sıra 2 şerit yolda emniyeti de katıp 3 şerite çıkarıyor ve orayı da tıkıyoruz. böyle bir şey olduğunda türkiye'de olan şey yolun bir süre yarı hareketli otoparka dönüşmesi.

    bu şekilde yol açmayı bir yana bırak herhangi bir şekilde yol açmak mümkün değil bu ülkede.

  • akrep nalan'ın sezen aksu paylaşımıdır.

    kaynak

    "ah sezen aksu. 2010 referandumunda yüksek sesle evet diyeceğini ifade ederken,bizim gibi hayır diyenlere" iki cihanda da lekelisiniz "derken, bugün seni o lekelilerin koruyacağını nereden bilecektin!..."

    edit: vay arkadaş ben baya genç olmama rağmen tanıyorum bu insanı, hangi ülkede yaşıyorsunuz anlamıyorum ki... kim diye soracağına google yaz.

    edit2: bana bilmiş bilmiş akrep nalan öldü mesajları atan tayfaya gülüyorum ve acıyorum. şarkıcı olan akrep nalan bu, 2 dakika araştırmayı öğrenin.

    son edit: bilgi çağında yaşatıp araştırmaktan aciz insanlar için (kendilerine acıyorum...) akrep nalan ölmedi. bu paylaşımı yapan şarkıcı akrep nalan. adamlar aynı şeyi ısrarla başlığa yazıp bana mesaj atıyorlar şaka gibi. öldü dediğiniz akrep nalan için (bkz: 28 haziran 2021 nalan duman'ın hayatını kaybetmesi)

  • başlığı görünce aklımda direkt virüse rağmen zor şartlarda sokakta mandalina satmak zorunda olan gariban küçük bir kız canlandı. fakat videoyu açınca gündemin bambaşka bir şey olduğunu gördüm. dünya hassas kalpler için bir cehennemdir.

  • öyle bir diziydi ki bu, yurdun her bir yanında izleyici kitlesi, özellikleri, verdikleri tepkiler aynıydı, aynı.

    - şüphesiz ki; bu dizinin yayınlandığı dönemde 7-15 yaş aralığında olan ve bu diziyi izlememiş bir ergen kız çocuğu bulunmamaktaydı.

    - bu diziyi zamanında izleyenler "ahaha, nasıl izlerdim ben bunu yeaa" diye kendine gülüyor, kendisiyle dalga geçiyor ve geçmişi yad ediyor. aslında hiçbiri izlediği için, pişman değil.

    - bu diziyi izleyenler ortaokulda "çılgın bediş'im yok başka işim" diye gruplar halinde takılırlardı. ayrıca bu şarkıyı o zamanlar söyleyenler hala bu şarkıyı hatırlıyor.

    - arkadaş grubunda herkes dizi karakterlerini paylaşırdı. herkes bediş olmak ister, kimse banu olmak istemezdi.

    - ayrıca yonca evcimik'in 18 yaşında olmadığı gerçeğiyle tanışan kızlarımızın büyük bölümü o travmayla uzun yıllar yaşadı.

    - bu diziyi zamanında izleyenler, yaz aylarında da mutlaka tekrarlarını da izlerdi.

    - bediş'in hayalleri dizinin en sevilen bölümüydü. bu arada şirine'den zeyna'ya her şey oldu len kızcağız. ne oktay aşkıymış. leyla ile mecnun bok yemiş.

    ...

    sonuç olarak; bir kişi de demiyor ki, aga bu nedir?

  • çok eskiye gidicez ama, grand theft auto vice city'de, lance'in ihaneti ve öldürülmesi. daha duygusalı yok mu diyeceksiniz tabii ki var, ama ilkler her zaman daha etkili oluyor.

  • bir arkadas anlatti:
    bayramda turkcellden mesaj gelir:
    - turkcell sizin ve ailenizin bayramini kutlar bik bik bik...
    anne cevap verir:
    - cok tesekkur ederiz, biz de ailecek tum sizin ve calisanlarinizin bayramini kutlariz.

  • öyle bir ağlasam
    öyle bir ağlasam çocuklar
    size hiç gözyaşı kalmasa.

    öyle bir aç kalsam
    öyle bir aç kalsam çocuklar
    size hiç açlık kalmasa.

    öyle bir ölsem
    öyle bir ölsem çocuklar
    size hiç ölüm kalmasa.

    dizelerinin sahibi.