hesabın var mı? giriş yap

  • adamın biri bir gün yolda giderken bir kurbağa görür ve kurbağa dile gelir: 'ben aslında bir insanım, eğer beni bir kere öpersen çok güzel bir prenses haline gelirim.' adam kurbağayı eline alır ve cebine koyar. kurbağa tekrar dile gelir. -' eğer beni öpersen çok güzel bir prenses olacağım' yeniden cebine koyar. kurbağa yalvarmaya başlar: -'eğer beni öper ve güzel bir prenses haline çevirirsen seninle bir hafta kalırım ve istediğin her şeyi yaparım' adam tekrar kurbağayı çıkarır, şöyle bir bakar ve gülümseyerek cebine koyar. sonunda kurbağa dayanamaz--
    'senin neyin var? sana çok güzel bir prenses olduğumu ve beni öpersen 1 hafta seninle kalıp istediğin her şeyi yapacağımı soyledim. neden beni öpmüyorsun?'
    sonunda adam konuşur- 'bak, ben bir mühendisim. kızlarla uğraşacak vaktim yok, fakat konuşan bir kurbağa çok ilginç geliyor.'

  • ilk madde ülkenin yönetim şeklinin cumhuriyet olduğunu.

    ikinci madde atatürk milliyetçiliğine bağlı, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olduğu.

    üçüncü madde dilimiz, bayrağımız, başkentimiz, istiklal marşımız.

    dördüncü madde ise ilk üç maddenin değiştirelemeyeceği, değiştirilmesinin dahi teklif edilemeyeceğini söyler.

    yukardaki anayasanın ilk üç maddesini korumak mı ? halkı savaşa davet etmek. neye karşı alerjiniz var cumhuriyete mi? dilimize mi? bayrağımıza mı? başkentimize mi? yoksa laik olmamıza mı ?

  • bende bir gün torpili evin salonunda yakıp, fitilini filmlerdeki gibi söndürürüm sanmıştım.

    ev ahali patlamanın şokunu atlatır atlatmaz öyle güzel dövdü ki, hala unutamam.

  • ben hiç karışmam hasta yakınlarına. hayvan gibi doluşurlar mesela. enfeksiyon olacakmış, işimizi yapmamız engellenecekmiş filan bunlar tırt sebepler. aradan sıyrılır bakarım, bakamazsam az bekler diğer tarafa geçerim. ama asla ses etmem. çıkın ya da güvenliğe çıkartın hasta yakinlarini asla demem. banane amk. şartlar suriye iken ben neden isviçre kalitesinde hizmet vermeye calisayim ki?

  • mart 1942, dünya savaşlarla ve şiddetle çalkalanırken gezegendeki tüm uluslar gibi türk ulusu da teyakkuzdaydı ve etrafında kopan kıyametten ötürü gergindi.

    15 mart'ı 16 mart'a bağlayan gecenin yarısında savaşta tarafsız konumda olan türkiye cumhuriyeti'nin muğla ilinin milas ilçesi koca koca bombardıman uçaklarıyla bombalanmıştı.

    askeri cephanelik ve pek çok tarla zarar görmüştü.ayrıca bir türk vatandaşı ölmüş, bir türk vatandaşı da yaralanmıştı.

    türkiye gibi tarafsız bir ülkenin bombalanmasına kimse anlam veremedi.bölgede alman bombalarının parçaları bulundu.ilk akla gelen almanya'nın türkiye'yi bombalamış olmasaydı.

    fakat bombalanmadan sonra ne askeri çıkarma oldu ne de başka bir saldırı.

    esrarengiz saldırı türkiye'yi ingiltere'nin yanında savaşa sokmak isteyen ingilizler tarafından alman süsü verilerek düzenlenmişti.

    yavuz ve midilli olayına benzer bir kumpas söz konusuydu.

    o dönemki churchill - inönü gizli görüşmelerinden sonuç alınamaması bu komplo teorisinin doğruluk payını artırmakta.

    ingilizler ise milas ile rodos'u karıştırdıklarını, bir kaza olduğunu açıkladılar ve zararları tazmin ettiler.

    kaynak

    wikipedia kaynağını açamayanlar için cumhuriyet gazetesi

    düzelti: ikinci kaynak eklendi
    debe düzeltisi: entry debe'ye girmiş bütün tarihseverlere teşekkürler.