ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
kuru pastada rağbet görmeyen çeşidi yiyen insan
-
bu insana yüklü miktarda borç verebilir, ortak dükkan açabilir, tatile ve aynı eve çıkabilir, dolu cips paketiyle yalnız bırakabilirsiniz. öyle müstesna, öyle kadirşinas bir karakter.
bu insandan kimseye zarar gelmez. etrafındaki insanlar için fedakarlığı enayilik raddesine kadar gelebilir. umarım iyi niyetini suistimal etmeyen kişilerle beraber olur. müsadenizle kendisinden makas alıyorum.
2 mart 2011 galatasaray gaziantepspor maçı
-
mal tribün liderleri nedeniyle maç boyu "bizim için antep'e de koy" diye bağırdığımız maç. he amk herkese koyduyduk bi antep kaldıydı.
arakibutirofobi
-
arachibutirofobi, fıstık ezmesinin damağınıza yapışmasından korkmaktır. bu fenomen bir noktada herkesin başına gelse de, arachibutirofobisi olan insanlar bundan son derece korkarlar. arakibutirofobinin şiddeti kişiden kişiye değişir. bu fobiye sahip kişilerin bazıları az miktarda fıstık ezmesi yiyebilir, ancak çoğunluğu fıstık ezmesi veya benzer kıvamda herhangi bir şey yemekten tamamen kaçınır.
sahibinden.com'daki az hasarlı bmw
-
şimdi arabanın orjinal fiyatı 187.883 euro, tl'si 561.676, arkadaş sağ tarafını pert ettiği araca 132.000 euro istiyor yani tl'si şu anki euro kuruna göre 399,96, üzerine 45 bin euro koyuyorum 536,310 tl yani euro olarakta 177.000 euro :). cidden bedavaymış. sıfırını almak varken bunu alırsın mis hasarlı arabayı hem de 10.883 euro karda olarak kapatırsın :)..
(bkz: bi akıllı sensin amk)
tayyip erdoğan'ın hiç yorulmayıp hastalanmaması
-
böyle insanlar için genellikle "tık diye gitti " tabiri kullanılır.
kulak çınlaması
-
9 yıldır dibine düştüğüm kazan. bir türlü çıkamıyorum içinden. ne yaptımsa, ne ettimse olmadı. bu meret hastalık, en sonunda sevdirdi kendini. artık onsuz bir hayal kuramaz oldum. nasıl mı?
mesela normal bir insan; sessizlik, doğa ile içiçe huzurlu bir tatil gibi hayaller kurarken... ben şehrin içinde, çok ses olmayan ama biraz da ses olan yerlerde kuruyorum hayallerimi. biri dinginlikten, sakinlikten mi bahsetti? hemen volümü artıyor çınlamanın. stresten uzak durulması gereken en stresli hastalık bu. lanet olası hastalığa yakalandığı halde, en sessizlik gerektiren mesleği de yapmıyor muyum üstüne? vay halime.
özetle: tanrı, buda, isa vs. kim varsa yardımcısı olsun bu hastaların.
türk sinema tarihindeki en efsanevi replik
-
şaban oğlu şaban filminin sünnet sahnesinde geçen ihsan yüce'nin yürek burkan haykırışıdır
- neresini kesecem bunun ?
+ kesmeyeceksin.
- bunu bana göstermek için mi çağırdınız !!!
pankreas kanseri
-
bir yorgunluk vardi uzerimde. arka arkaya bir kac gun surunce, "doktora gideyim" dedim kendime, "bu yogun tempoda bu sekilde dayanmak zor". bir hafta kadar oyalandim, ve sonra, bir gun girdim o lanet pahali hastaneye..
bir kac test yaptirdi doktor, sonra bir kac tane daha. ben "kimbilir ne bulacaklar?" diye dusunuyordum. ama daha cok, bir sonraki hafta yapacagim yurtdisi seyahatteydi aklim. zaten yorgundum, 5 gun toplanti, sonra geri donus, ve bir sonraki seyahat.
geldi doktor, elinde bir dosyayla, ben kapinin onunde, "buyrun" dedi, "konusalim".
sonrasi biraz bulanik. "soyleyebilirsiniz" diye cevap verdigimi hatirliyorum, "aileniz gelene kadar bekleyelim" dediginde. bir de "pankreas kanseri" dedigini. cok dinlemedim anlattiklarini, biraz da kacarcasina disari attim kendimi.
tanidigim bir hastalik degildi, ama okumustum daha once neler yapabildigini, ne kadar hizli etkiledigini. ailem sehir disindaydi, kardesim yurtdisinda.. kimseyi arayamazdim, aramak istedigime de emin degildim zaten. 4 gun evden hic cikmadim, televizyon acmadan, kitap okumadan, muzik dinlemeden, sadece camdan disari bakarak gecen 4 gun. isyerinden ariyorlardi, acmiyordum. (kovmus zaten patron beni, 3 gunun sonunda). ne yapacagimi bilmezce yurudugum 3-4 gun geldi sonra. butun gun, yavas bir tempoyla yuruyup, eve sizacak kadar yorgun dondugum gunler.. baska turlu uyuyamiyordum cunku.
sonra ne mi oldu? bir gun yururken, bir hastane gordum yolda, "ne yapabilirim?" diye sormak icin girdim, doktor soruyu yonelttigim anda "kocaman kanli canli adamsin sen, nasil olur, olmaz boyle sey" dedi, yeni testler, ve sonunda ortaya cikan bir enzim problemi. 3 ay hap kullandim, gecti. yilda bir kontrol dediler, onu bile yapmadim.
tanim mi lazim? vereyim: doktor dovduren hastalik
20 mart 2018 beylikdüzü polis tecavüzü
-
vatandaşı tecavüzcülerden, sapıklardan, hırsızlardan ve katillerden korumakla mükellef olan polis memuru devletin kendisine tahsis ettiği araçta vatandaşa tecavüz ediyor.
"vatandaş şimdi kime güvensin ?" diye sordurtan çirkin ve aşağılık olay.
dolgulu sütyen
-
(bkz: nitelikli dolandırıcılık)
türk tarihinin en büyük yenilgisi
-
türk tarihindeki bütün yenilgileri bir araya getirsek bir balkan bozgunu etmez. imparatorluğun yüzlerce yıl gözünden sakındığı topraklar birkaç ay içinde elden çıkıp gitti. balkanlar imparatorluk için fas'tan, cezayir'den hatta mısır'dan bile kıyas edilemeyecek kadar önemliydi. öncelikle balkanlarda milyonlarca türk yaşıyordu. manastır veya selanik bir türk'ün gözünde bursa'dan farksızdı. balkanlar en az adana kadar türk toprağıydı o zamanlar. ayrıca imparatorluğun en fazla yatırım yaptığı topraklar da yine balkanlardı. bir anda elden kayıp gitti her şey. yeni kurulmuş üç beş çadır devleti bir araya gelip bir imparatorluğu alay edercesine mağlup etti. sonrası facia oldu. orada yaşayan milyonlarca türkün uğradığı felaketleri utancımızdan bugün bile konuşamıyoruz. sayısız insan öldürüldü, sürüldü, çoğunun mallarına el konuldu. kimlikleri ve isimleri değiştirildi. 1913 yılında başlayan felaket süreci 1989 yılında bulgaristan türklerinin sürgün edildiği yıla kadar devam etti. bu yüzden türk tarihinde balkan bozgunundan büyük bir faciayı bırak onun yanına yaklaşacak bir olay dahi yoktur.
thy'nin istanbul temalı reklam filmi
-
%50'nin olmadığı istanbul'da çekilmiştir.