hesabın var mı? giriş yap

  • • 15.000.000 ~ 16.000.000 - saf halde capsaicin maddesi
    • 9.100.000 - nordihydrocapsaicin
    • 2,000,000 - biber gazı
    • 1,041,427 - bhut jolokia
    • 350,000 ~ 577,000 - kırmızı habanero
    • 100,000 ~ 350,000 - iskoç bonesi, habanero
    • 10,000 ~ 200,000 - jamaika acı biberi (rocoto), afrika kuş gözü biberi
    • 50,000 ~ 100,000 - tai biberi, malagueta, chiltepin, pequin biberi
    • 30,000 ~ 50,000 - cayenne biberi, tabasco biberi
    • 10,000 ~ 23,000- serrano biberi
    • 5,000 ~ 10,000 - mum biberi
    • 4,500 ~ 5,000 - anaheim biberi
    • 2,500 ~ 8,000 - jalapeno
    • 1,500 ~ 2,500 - rocotillo ve sriracha biberi
    • 1,000 ~ 1,500 - poblano biber
    • 500 ~ 2,500 - anaheim biberi
    • 100 ~ 500 - pimento ve pepperoncini biberi
    • 0 - tatlı dolmalık çan biberi

  • olmasi gereken cocugun ailesinin mahcup olup ödemeyi teklif etmesiydi. tv sahibi de olur mu öyle sey deyip reddetse de ailenin israrci olup ödemesi gerekirdi. prosedür böyle isler. eger cocugun ailesinden hicbir reaksiyon gelmedi ise ayıp etmiş ve bu yüzden tv sahibinin bunu istemesi bence normal.

  • az once gelen email. nijerya'da cekilen bir piyangodan kazanmisim. hemen arzu ettikleri gibi tum kisisel bilgilerimi, banka hesap ve kredi karti numaralarimi gonderdim. umarim parayi yatirmalari fazla uzun surmez. cok mutluyum.

  • benim bulduğum bir test yöntemi. herhangi bir yerleşim alanının medeni olup olmadığını öğrenmek istiyorsak, oradaki sokak kedilerine bakıyoruz.

    eğer kediler sizden kaçmıyorsa oranın insanı medenidir.

  • programda evlatlık verdiği kızını arayan adam diyor ki; "eşlerimden ayrılma sebebim yemekleri yavaş hazırlamalarıydı. ben yemek yemeden duramıyorum. çok yiyorum."

    bunun üzerine müge'nin çözümü: "aşçı bir kadınla evlenin siz o zaman."

    şevki sözen hocanın çözümü: "ee o zaman yemek yapmayı öğrenin, istediğiniz gibi hazırlayın, yiyin."

    aradaki zihniyet farkının net özeti bence. :)

    debe editi: teşekkürler. :)

  • 7 sene geçmiş... ben hala

    ceset kokusunu
    insanların çaresizliğini
    apartmanların üzerinde kazarak geçirdiğim saatleri
    yan apartmanın kazdığımız apartmana iskambil destesi gibi girmiş mutfağını
    belki sahibi canlı çıkar diye bulup atmadığımız resimleri
    yüzümden çıkartmadığım maskemin suratımda yaptığı izi ve rahatsızlığını (o maske hala duruyo istanbulda)
    apartmanların içine girerek canlı biri var mı diye bağırdığımızı
    birbirine girmiş evleri, caddeleri sokakları
    birisine yardım edebilme umudu ile koşturan insanları
    kargaşayı... gürültüyü...
    ceset kokusunu

    hatırlıyorum... çok kötü idi... 1 değil 1000 tane şey yazsam yine anlatamam o zamanı...

  • yanlışlıkla seçimi kazanırız diye korkan chp'nin muhalefette kalabilmek için yayınladığı göçmen politikası.

  • dün deprem anında müşterilerini koltukta bırakıp kaçan berberleri, altınlarını bırakıp sokağa fırlayan kuyumcuları, müşterilerini içerde unutan işletme sahiplerini, çocuğu markette bırakıp kaçan kasiyerleri gördük. bir tane öğretmenin öğrencilerini bırakıp kaçtığını görmedik. marifet diye yazmıyorum. olması gereken olmuştur. bir çok öğretmen arkadaş önce öğrencilerinin telaşına düşüp, kendi çocuğu daha sonra aklına gelmiştir. sözlükte ve sosyal medyada her fırsatta öğretmenin tatili, maaşı konuşanlar bunu da konuşsun.
    tanım : sözlükte gündem olması gereken örnek davranıştır.

  • seni hayvanat bahçesinden aldık, maymunsun aslında sen gibi bir hikayeye kardeşi inandırmaktan daha vicdanlı bir harekettir. bir de üzerine "ben seni kafeste gördüm, çok beğendim diye alıp eve getirdik" demiştim ki bana da azıcık minnet duysun. tabii bu hayvansever, vicdan sahibi abla imajım kendisi bağıra bağıra anneme gidip "anne ben maymun muyum?" diye ağlayana kadar sürmüştü.