hesabın var mı? giriş yap

  • her şeyi daha da berbat edecek düzenlemedir.

    bir defa nafaka kalkmıyor, eşin sorumluluğu 5 yılla sınırlanıyor. bu 5 yıldan sonrasını ise devlet ödeyecekmiş.

    elin iki tane ergen kezosu evlenecek, anlaşamayıp boşanacaklar, 5 yıl nafaka ödeyecekler, ondan sonra hop devlet devam edecek nafaka ödemeye. bu nasıl bir mantık anlayabilmiş değilim.

    salak evlilikleriyle kendilerini yakanlar, artık sadece kendilerini değil bütün vergi mükelleflerini yakacaklar.

  • sosyal ve kamusal ortak yaşama kurallarının kadını kollayacak şekilde yapılandırılması.

    bunu sadece feminizmle açıklamak sığ bir bakış açısı çünkü feminizmin tarihi ancak 150 yıl, halbuki gynocentric dünya düzeni binlerce yıllık bir birikim. dünya düzeninin erkeklerin harcanabilirliği, kadının korunması üzerine kurulu olduğunu görmeniz zor değil.

    ms. clinton "savaşların asıl mağduru kadınlardır çünkü erkeklerini kaybediyorlar, evlerini kaybediyorlar, çocuk yetiştirme sorumluluğunda bir başlarına kalıyorlar" demişti. sanırım bundan güzel örnek olmaz.

    "insan medeniyeti neden bu şekilde gynocentrism eğilimine girmiş" sorusunu sormazsanız; cevabını canlı evriminin biyolojik, psikolojik ve sosyolojik evriminde aramazsanız mağdur dili ve edebiyatında master yaparsınız. kendinize bunu reva görmeyin.

    sosyal hayatımız gynocentrik bir düzen üzerine kurulu çünkü b şıkkı insanlığı bulunduğumuz noktaya getirmezdi, toplumun evrimini göz ardı edemeyeceğiniz bir oluşumdan bahsediyoruz yani gynocentrism medeniyetin bir ürünü.

    özellikle son 70 yıldır; insan medeniyetinin bu yapısal kabulünün sarsıldığı, medeniyet döneminde hiç yaşanmamış bir çağdan geçerken kadın-erkek birlikte yaşama kurallarının çok hızlı değişmesi sonucu çatışmaların artması normal. zamanla her şey yerli yerine oturacak. hiç test etmediğimiz bir deney yaşıyoruz. deneyin sonuçlarını tüm insanlık birlikte göğüsleyeceğiz. hem karnım doysun hem pastam dursun sürdürülebilir bir süreç değil, şimdilik kesin olan tek şey, sittin sene böyle ikilemli bir yönetim, medya, adalet, sosyal yapı ile devam edilemeyeceği. ikilemli çünkü hem gynocentrik gibi ama hem de bazı işlerde öyle olmasın gibi kendi içinde ihtilaflar yaratan bozuk bir düzenden bahsediyoruz.

    buradan sonraki sürdürülebilir gelecek için ancak spekülasyon yapılabilir. benim tahminim mevcut ikilemli dünyanın orta yolu ve sağduyuyu mecburen ortaya çıkaracağı yönünde. çünkü dünyamız ve kendi doğamız aşırılıkları köreltip düzeltme hareketleri ile gelişen bir yapıyı zorluyor.

    ayrıca (bkz: women are wonderful effect)

  • ev telefonu hayli yüksek gelince, ev halkı toplanmış ;

    baba: 'yahu bu korkunç bir fatura. ben bu telefonu asla kullanmıyorum, hep çalıştığım şirketteki telefonu kullanıyorum.'
    anne: 'aynen ben de... akşama kadar çalıştığım bankada elimin altında telefon. ne yapayım bunu.'
    oglan : 'vallahi ben de şirketimin bana verdiği cep telefonu ile bütün görüşmelerimi yapıyorum.'
    kız: 'e benim de şirket hattim var. ev telefonunu hic kullanmam ki..'

    herkes aniden evdeki hizmetçiye döner ve cevap arar gözle bakarlar...

    hizmetçi : 'eee... problem ne o zaman? sanırım hepimiz iş telefonlarını kullanıyoruz...'

  • --- spoiler ---

    benim için saatte 50 miydi 80 miydi neydi, o kadar kilometre hızın altına düşerse bomba patlayacak olan bir otobüsten tüm rehineleri kurtarıp, arada otobüse benzin yüklenen bölümdür. o bölümü izleyenler efsane nesil seviye 24 olmuşlardır.
    --- spoiler ---

  • herkeste böyle miydi bilmiyorum ama benim çevremde sohbet hep şöyle başlardı:

    -nbr?
    +ii sen?
    -bn de iim napysun?
    +hiç sn?
    -hiç

    sonra bir şekilde konu açılırdı bir yerden.

  • kediyi kurt sanıp sanmadıklarını bilmediğimiz/bilemeyeceğimiz koyunlardır.

    belki kediyi aslan/kaplan sandılar.
    belki de kediyi hiçbir şey sanmadılar ama içlerinden bazılarının kedi fobisi vardı.

    yok yani bu olayda sağ kalan koyunlardan ifade mi aldılar da kedinin kurt sanıldığını öğrendiler?

  • su gencecik yasimda yaslandigimi hissettiren kiz. ulan dogdugun gunu biliyorum ne zaman paparazzilik oldun