hesabın var mı? giriş yap

  • 30 yaşındaki kadınları teyze olarak gören 10-15 yaş arası sözlük oğlanlarının tavsiyeleridir.

  • bu akşam saat 22:45 sularında dominos pizza'nın mecidiyeköy gülbağ şubesine pizza almak için gittim. mağaza müdürü olduğunu tahmin ettiğim sivil giyimli bir çalışan, pizzamın hazırlanmasını beklediğim süre içerisinde dik dik bakışlarıyla rahatsız etti. pizzayı alıp ödememi kredi kartıyla yaptıktan sonra dükkandan çıkarken arkamdan 'çok güzelsin bee! ' diye bağırdı. hiç dikkate almadan dükkandan çıktım evime doğru yürürken yaklaşık iki dakika sonra beyaz arabasıyla yanaşıp camı açtı ve adımı ve soyadımı söyleyerek 'seni facebooktan ekleyeceğim' diye bağırdı ve yoluna devam etti. adımı ve soyadımı kredi kartı slipinden aldığını düşündüğüm bu adamın dükkanına alışveriş yapmaya gelen ve ilk taciz edilen kadın olmadığımdan da neredeyse eminim. çalışanlarınızı seçerken hangi kriterlere dikkat ediyorsunuz?

    debe editi: (bkz: #60102536)

    son durum edit: dominos ile dünden beri yapılan telefon görüşmeleri sonucu, ellerinde görüntülerin olduğunu, şahsı tespit ettiklerini ve çalışanları olmadığını belirttiler. savcılık kendilerinden görüntü talep ederse paylaşacaklarını söylediler. ben az önce savcılığa gidip dilekçemi verdim. destek mesajlarının hepsine yetişemedim. teşekkür ediyorum herkese.

  • biziz.
    mutsuzuz olm. hep bi arayıştayız, hep bi yarışta.
    amaçsızız. bizi peşinden sürükleyecek bi ideoloji yada hedef yok.
    tatminsiziz. herşeyi denedik, herşeyi tükettik.
    yalnızız. etrafımız kalabalıkken de yalnızız. yalnız hissetmedigimiz tek yer kardeşlerimizle uyuduğumuz odada "susadım" diye uyandığımızda bi bardak suyu koşarak getiren o melekle yaşadığımız zamanlardı.
    kandırıldık. hepimize yalan söylediler. hepimize süperstar olacaksın dediler. şimdi ekşide yazıyoruz.

    ne edebiyat çağına yetiştik ne felsefe çağına. ne savaşı gördük ne büyük buhranı.

    fotoğrafı bile içinde olmak için, oradaydım demek için çekiyoruz. yazık oldu bize be... iyi çocuklardık aslında. ziyan olduk.

    zorunlu edit:
    debe olsun diye yazmadım ama iki yüz küsür defa favlanınca dikkati mi çekti ve diğer entryleri de okudum. fight clup eleştirisi getirenlere; bu sözlükte fight clup taki o sahneyi kimsenin bilmediğini, öylece yutturabileceğimi düşünmeniz enteresan. buna arak yada çakma değil gönderme denir. işin ekstra hazin yanı bildiğimiz en sistem muhalifi eleştirinin de yine bir pop kültür ürünü olan hollywood yapımı bir film olması.

    kandırıldık. hepimize umut vaadeden delikanlı dediler, şimdi ekşi de yazıyoruz.

    ne edebiyat çağına yetiştik ne felsefe çağına. büyük buhran... hani şu gazap üzümleri'ndeki dönem... yaşamadık.
    çarıklarımızı da yemedik.
    mutsuzuz.
    amaçsızız.
    tatminsiziz.
    yalnızız.
    ve dün gece bütün bunların etkisiyle, format falan da takmadan, dilime geldiği gibi yazdım.
    canım sıkıldı şimdi... şu farklı renkte bağcıkları olan converse’lerimi giyeyim de kulağımda kulaklık, aklımda derin düşünceler, hiç dikkat çekmeden, çekmek de istemeden istiklal’de biraz yürüyeyim.

  • yog+o+slavya 'daki "jug" slavca güney demek olduğundan, "jugoslavia" güney slavları olarak anlam kazanir.
    kuzeydeki rusya ve diğer ulkedekiler aksine, bunlar güney avrupa (!) da yerleşmişlerdir.
    sırbistan, slovenya, hırvatistan, bosna hersek, karadag, kosova, makedonya isimleri ile birlikte hala yerlerinde durmaktadirlar.
    sadece isimleri degismis, ilgili halki daha cok temsil eden spesifik hale gelmistir.

    cevap: birşey olmamıştır.

    edit : imla + anlatim zenginligi.

  • tayyip'in edebini aşacak kadar ne hareket yaptıklarını merak ettiğim kadınlardır. gerçekten merak edilesi bir hareket yapmış olmalılar.

  • istanbul boğazında bulunan tek adadir. ilk zamanlardaki adi sarkis bey adasi'dir.

    denizin ortasında geli$igüzel bir vaziyette çikan bir kaç kaya parçasi iken 1884 yilinda döneminin ünlü mimari sarkis balyan tarafından ada haline getirilmi$tir. sarkis bey daha sonra bu ada üzerine güzel bir köşk yaptirtmi$ ve 1899 yilinda ölene kadar burada ya$ami$tir.

    sarkis bey'in ölümünden sonra bu kö$k hayatiyetini yitirmi$ ve uzunca bir süre kapali ve bakimsiz kalmi$ sonra da varisleri tarafindan $irket-i hayriye vapur i$letmelerine kiralanmi$tir.
    adadaki kö$k $irket tarafından yıktırılmı$ ve ada bundan sonra kömür deposu olarak boğaz hattı vapurlarının kömür ikmali için kullanılmı$tır.

    sonra galatasaray spor kulübü bu adaya el atmı$tı. kulübün bebek'teki denizcilik lokali istimlake tabi olduğundan galatasaray kulübü onun yerine bu adayı öne sürmüşlerdi.
    boğaziçinde kapkara bir leke gibi duran ve etrafa çirkinlik saçan bu kömür deposunun yerinde, boğaziçinin $ahane güzelliğine layık bir tesisin vücut bulacağı dü$ünceside eklenince sonuç galatasaray kulübünün istediği gibi olmu$tur. böylece sarkis bey adası uzun yıllar ta$ıdığı "kömür adası" isminden kurtulup galatasaray adası ismini alır.