hesabın var mı? giriş yap

  • başlıkta konunun ciddiyetini kavrayamayanlar var. bu baya büyük bir olay. bunu bir tık üzeri, mahkeme kararıyla pavyona falan satılmanız.

  • kireçli musluk suyu ile yapıldığında daha lezzetli olan içecektir.

    eth zürih'teki araştırmacılara göre, musluk suyundaki kimyasal kirlilikler, çayın yüzeyinde ince bir film oluşmasına neden olmaktadır. bu film, çayın saf su ile yapılan çaydan daha lezzetli olmasını sağlar. görsel

    bir bardak çay hazırlayıp biraz soğuması için bıraktığımızda çayın yüzeyince dokununca dağılan ince bir film tabakası görürüz. araştırmacılar, bu filmin oluşumunu etkileyen birçok faktör olduğunu, ancak birincil etmenin sudaki kalsiyum karbonatolduğunu belirtiyor. musluk suyu kalsiyum karbonat gibi yüksek miktarda mineral içerdiğinden sert su olarak adlandırılır.

    makalenin yazarlarından caroline giacomin, birçok bölgede musluk suyunun, suyun tadını daha sert yapan zararsız bir bileşik olan kalsiyum karbonatın bulunduğu kireçtaşı akiferlerinden geldiğini ve abd midwest'teki birçok evde, bunu önleyecek su yumuşatıcı sistemlerin olduğunu belirtmiştir.

    bu filmin oluşumunu etkileyen diğer faktörler arasında çaya eklenen süt, şeker veya limon, demleme sıcaklığı ve çayın konsantrasyonu yer alır.

    ekip, çayın yüzeyine metal bir cihaz yerleştirip döndürerek oluşan film tabakasının gücünün su sertliği bağlantısını incelemiş ve suda ne kadar fazla kalsiyum karbonat olursa, filmin de o kadar güçlü olduğu sonucuna ulaşmışlardır.

    araştırmaya göre saf su ile çay yaparsanız çay üzerinde hiç bir film oluşmaz ancak çayın tadı da oldukça acı olur.

    çay demlerken evinizdeki arıtma musluğundan aldığınız su yerine direkt olarak kullanma suyu musluğundan çay yapmak size daha lezzetli bir çay deneyimi sunacaktır.

    tabii bulunduğunuz şehirdeki suyun değerlerini, evinizin tesisatının durumunu (eski demir borular zararlı olabilir) göz ardı etmeyin.

    kaynak

  • elektrikçi olup citroen 2cv model arabasıyla sahra çölü'nün fas tarafından geçmek için yola çıkmış adam.

    arabası bozulunca ise çölün ortasında kalmış. can derdi her şeyin başında geldiğinden sanıyorum bizim elektrikçi bir anda mühendise dönüşerek bozulan aracının parçalarını kullanarak bir motosiklet yapmış.

    arabanın gövdesini çıkarıp kumlardan korunmuş hem de yiyecek içeceğini burada saklamış. sonra kalan parçalardan da motosiklet benzeri bir şey yaparak ayağını tekrar yerden kesebilmiş. gövdesini dolap ve kalkan olarak kullanırken arka tamponu da koltuk olarak kullanmış. neyse tıngır mıngır ilerleyebilmiş emile, son şişe suyu kalana dek devam etmiş yolculuk. neyse ki 1 günün sonunda fas polisi kendisini kurtarmayı başarmış.

    arabadan daha çok faydalanmış gibi göründü nedense. hem 1 gün kaybolmuş sadece. olsun yine de aksiyon olmuş. hala da saklarmış bu motoru.

    kaynak

  • başlık: japonlarda l harfi yokmuş lan

    1. oha şu anda aydınlandım ... amk l yok . lüleburgaz diyemiyo adamlar

    2. satrançta at nasıl gidiyor bunlarda amk, tam bi kaos