• (bkz: semih cumhuriyeti)
    edit: bu gibi durumlarda evi size satan kişinin kusursuz sorumluluğu oluyor, kendisini dava edip paranızı geri alma yoluna gitmeniz gerekecektir.

    edit: bir değil iki değil bir sürü sorumluluğun kusuru mu olurmuş diyen hanzo için edit, aramaya yazıp öğrenin bir şeyleri, en olmadı google’a sorun mesaj atmadan önce. (bkz: kusursuz sorumluluk)
  • bugün haberlerde okuduğumda olur mu lan öyle şey abartıyor bu gazeteciler dediğim ve şu an bayağı bayağı mülkiyet hakkının da ortadan kalktığını öğrendiğim rezalettir.

    evi alanların ne suçu var yahu?
  • mantik olarak size dogru gelsede eger geri plana gecip bakarsaniz ayni sekilde hakki ihlal edilen kurumda sizin gibi magdur ve yillardir bir hukuk mucadelesi yuruttukleri otada. malesef her iki tarafinda muhattabi insaat firmasi. sizin isiniz ise malesef insaat firmasinin musterisi olmadiginiz icin daha da zor.

    bu konuda internette veryansin etmek yerine acilen konuda uzman bir avukata basvurup insaat sirketi hakkinda gereken islemlere baslamanizi siddetle tavsiye ederim.

    durum her kosulda kotu ve malesef bu tarz olaylarda her daim magrur olan insanlar olacaktir. her kosulda sizlere sabir ve basarilar dilerim cunku cok sancili bir surece gireceksiniz.
  • başlıkta konunun ciddiyetini kavrayamayanlar var. bu baya büyük bir olay. bunu bir tık üzeri, mahkeme kararıyla pavyona falan satılmanız.
  • özetleyecek olursak medeni kanun şöyle diyor:

    madde 1023 – tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka ayni hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.
    madde 1024 – bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi bu tescile dayanamaz.
    bağlayıcı olmayan bir hukuki işleme dayanan veya hukuki sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.
    böyle bir tescil yüzünden ayni hakkı zedelenen kimse, tescilin yolsuz olduğunu iyiniyetli olmayan üçüncü kişilere karşı doğrudan doğruya ileri sürebilir.

    yargıtay 1. hukuk dairesinin benzer konudaki içtihatından alıntı yapacak olursak:

    öte yandan bir devleti oluşturan unsurlardan biri insan unsuru ise bunun kadar önemli olan ötekisi topraktır. işte bu sebeple devlet, nüfus sicilleri gibi tapu sicillerinin de tutulmasını üstlenmiş, bunların aleniliğini (herkese açık olmasını) sağlamış, iyi ve doğru tutulmamasından doğan sorumluluğu kabul etmiş, değinilen tüm bu sebeplerin doğal sonucu olarak da tapuya itimat edip, taşınmaz mal edinen kişinin iyi niyetini korumak zorunluluğunu duymuştur. belirtilen ilke medeni kanunun 1023. maddesinde aynen “tapu kütüğündeki sicile iyi niyetle dayanarak mülkiyet veya başka bir ayni hak kazanan 3. kişinin bu kazanımı korunur" şeklinde yer almış, aynı ilke tamamlayıcı madde niteliğindeki 1024. maddenin 1. fıkrasına göre “bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise bunu bilen veya bilmesi gereken 3. kişi bu tescile dayanamaz” biçiminde öngörülmüştür.

    benim anladığım mahkeme ancak inşaat firmasının yaptığı satışların iyi niyetli olmadığını, müteahhitlerin şirketin içini boşaltarak hileli iflas maksadıyla usulsüz satış yaptığını tespit ederse tapu iptaline karar verebilir. hangi mahkeme yetkili vs. hukuki prosedüre hakim değilim hukukçu arkadaşlar daha iyi yorumlayabilir.
    yazarın bahsettiği durumunda buna ek olarak arada bir satış daha gerçekleştiği (tapulu malı aldığını, müteahhitle olan bitmemiş inşaat sözleşmesini devretmediğini varsayıyoruz) için mahkemenin bu satışın da yine iyi niyet çerçevesinde olmadığını ispat etmesi gerekir diye anlıyorum..

    tüm bu kanunlara rağmen dürüstçe ediğindiğimiz malımıza 5 sene sonrasında el konma ihtimali varsa ve biz bu endişeyle yaşayacaksak neden devlete tonla tapu harcı ödüyoruz? devlet niçin var diye sorgulamak da vatandaşın en temel hakkı oluyor.
  • inşaat bilirkişi raporunda %90 altında kalmışsa böyle bir durum oluyor. zor bir durum. kararı veren hakimler işin taraflar için getirisi götürüsü nedir hesaplamıyor. bu konuda günümüz hukukunda yeni bir karar veya kanun maddesi gerek. çağın dışında bir uygulama. 1971 yılında alınan ibk kararına göre uygulanan bir durum. çözüm için avukatınızı dinleyin. ekşi sözlüğü değil.
  • normal vatandaşın azami şekilde güven hissederek hayatını sürdürmesi giderek zorlaşıyor. yargı da devlet kurumları da bunu tesis etmek için var. oysa burada aksi gerçekleşiyor. üzücü çökme olayı.
  • ekşi'de okudum en rezil rezalettir.

    aga oh ya. bankadaki paralarımıza da el koyun o zaman.
  • annem geçen yüklü bir miktar altın alacaktı, sağdan soldan demişler bankadan al orda dursun saklamakla uğraşma diye. annem el koymayacaklarının garantisi var mı? demiş.

    bu olay annemin haklı çıktığının somut göstergesi.
hesabın var mı? giriş yap