hesabın var mı? giriş yap

  • bu konuda ciddi bir motivasyon kaynagi olan goodreads'ten bihaber olmak durumunda icinde bulunabilecek durum.

    goodreads'te gercekci bir hedef belirlemek oldukca yardimci oluyor; bu sene 20 kitap okuyacagim gibi.
    hatta daha ileriye gidilip bu sene su kitaplari okusam guzel olur diye liste bile yapilabilir.
    motive etmesi icin begeniler cercevesinde kitap okuyarak baslamali; sirf populer diye baslanan bir kitap bitmek bilmeyebiliyor.
    ayni anda birkac kitap okunmasi ruh haline gore farkli kitaplar okuma olanagi sunuyor. tabi bu kitaplarin hepsi ayni tarzda olmamali.
    once yavas baslayip okudukca daha cok okunuyor. o yuzden biraz sabirli olmak lazim. kitap okuma aliskanligi kazanmak oyle kolay degil.
    kitaplar arasinda uzun aralar vermek motivasyonu dusurebiliyor.
    cevrede cok kitap okuyan birilerinin olmasi ve kitaplar hakkinda sohbet edebilmek ayri bir motivasyon kaynagi.
    kitap okurken yakinlarda telefon, tablet vs. bulundurmamak lazim.
    gurultulu bir ortam yerine sakin ve huzurlu bir ortami tercih etmek kitap okumayi daha keyifli kiliyor. klise olsa da yanina cay ya da kahve alip kitap okumayi bir rituel haline getirmek faydali.
    her gun 5-10 sayfa bile olsa mutlaka okumali.
    zaman icinde kitap okuyamamak ile ilgili bahaneler uretmek yerine her ortamda ve her kosulda okumaya alismali. yolculuk yaparken, disaridayken, uyumadan hemen once hatta tuvalette bile kitap okunabilir. surekli uygun ortami ve zamani beklemek insanin kendini kandirmasindan baska bir sey degil.
    her gun uyumadan once yarim saat okumak aliskanlik kazanmak acisindan guzel bir baslangic olabilir.
    kafa cok doluysa kitap okumak zorlasabiliyor; fakat biraz ustune gidince kafa dagitmaya yariyor.
    cantada kitap ya da tercihen bir adet kindle bulunmali; hatta oyle ki kitapsiz disari adim atmamali.

  • ishal için doktora giderseniz salgın var der. bu benim bildiğim kadarıyla 30 yıldır böyle. hep ishal salgını var ama sıça sıça bitiremedik şunu bir türlü.

  • şımaran çocuğunu, "şöyle sert bir bakış atarak" susturmakla övünen bir arkadaşım vardı.

    çocuğu, önündeki yemeği bitiremediğinde tek bir emriyle tabağını yalatan bir başka arkadaşım...

    halam, kendi annesinin yeterince yaşadığını, herkesin iyiliği için artık ölmesi gerektiğini düşünüyordu.

    bir gece çok sevdiğim bir dostumla sarhoş olduk, otobüs durağına yürürken karşımıza çıkıp bize mendil satmak isteyen bir çocuk için, "bunlar hep yalan" dedi, "bizi soymaya çalışıyorlar." (bir çocuk ne kadar sahtekar olabilir ki!)

    annem, bir erkek çocuğum olmadığı için hep üzülmüş, dua etmiştir "gerçek" bir çocuğum olması için. (hala ediyor.)

    patronum bütün içtenliğiyle, "iki ay maaş alamadı diye neden problem çıkarıyor insanlar?" diye sordu, baş başa yaptığımız bir iş toplantısında.

    "köpeklerden nefret ediyorum!" dedi karnı tok bir arkadaşım, üstelik öğle tatilinde.

    birkaç mağaza dolaştıktan ve kızım tüm alış-veriş tekliflerimi reddettikten sonra girdiğimiz son mağazada kendisine, "neden bu kadar mutsuzsun?" diye sorduğumda beni kenara çekti ve "baba, neden böyle sorular soruyorsun bana, neden rezil ediyorsun beni?" diye sordu.

    adem abi yıllarca karısını dövdü, fatma teyze bahçesine dadanan çocukları kovaladı. (üstelik yıllarca)

    karım, çıkarlarını düşünmeyen bir ahmak olduğumu iddia etti.

    "ve biz onlara diyeceğiz ki" dedi kutsal kitabım...

    insan kötüdür.

  • bu yorumu beğendim:

    "düşünsene hayatının en özel anı. hep bu anın hayaliyle yaşamışsın. hedefine ulaşmışsın. emeğinin, alın terinin tam tadını çıkarman gereken o anda bir el seni dürtüyor. dönüp bakıyorsun bir kasap reklam derdinde"

    bu adam da messi'nin kayıp amcası herhalde :)