hesabın var mı? giriş yap

  • kimileri tarafından allah'ın tüm vasıflarını üzerinde bulunduran kişi'nin beyanı.

    bu sefer hedef new york times

    hadi be uzun adam. biraz daha bastırırsan abd medyası çökecek. hüloğğğğ çekeceğimiz günler yakın.

    son kısım ironi içerir.

  • çocuk sahibi olmak zor bir iş arkadaşlar. zaman zaman seni mecburi olarak meşgul edebilecek bir meseledir çocuk. çocuğun birini tekmeliyorsa o noktada annelik görevini yapıp çocukla iletişim kurman gerekiyor. gerekirse meşgul edecek bir şeyler bulacaksın, bacaklarını tutacaksın. kimse senin çocuğundan tekme yemek zorunda değil.

    bunu umursamayan kadın, yarın öbür gün okulda bu çocuk arkadaşlarını dövse aynı şekilde sorumluluğu üstlenmeden davranacaktır. eeeh çocuk canım bunlar nolacak arkadaşının kafasını kırdıysa... siz hiç çocuk büyüttünüz mü???? evet bir tek senin çocuğun var...

  • kendisi ve kankası ozan arif hakkında açılan soruşturmada şunlar sorulacak mıdır acaba:

    -plan yapmayın plan adlı şarkınızda "ermenici olmak" sözüyle neyi kast ettiniz?
    -"bırakın çan çalmayı" sözüyle bu ülkede inanç özgürlüğüne inanmadığınızı mı anlatmak istediniz?
    -bu türkünün yer aldığı albüm hangi şirketten çıkmıştır?(ogün müzik)
    -söz konusu albüm şirketinden bugüne kadar kaç albüm çıkmıştır? (sadece 1 tane)
    -şirket ismiyle bir yerlere gönderme yapmak istediniz mi?
    -ermeni düşmanı mısınız?
    -ırkçı mısınız?
    -size rahatsızlık veren şeylerin şiddetle çözülebileceğine mi inanıyorsunuz?
    -karadenizde hiç kimse vatan satmıyorsa, diğer bölgeler vatan haini midir?
    -vatanı satmanın ölçütünü hangi zekanızla belirlediniz?
    -milliyetçi duygular piyasa yapmak için tahrik edilir mi?
    -bir gazeteye verdiğiniz röportajda "bu türküyü istedikleri yere çekebilirler, klibi görmedim ama yapanın da eline sağlık" dediniz mi?
    -aşırı tepki görünce çark edip "bu klip hiç yakışmadı. ben sadece karadeniz’de oynanan oyunlara dikkat çekmek istedim" dediniz mi?
    -karadeniz'de dönen oyunları çözmek size mi kaldı? teşkilatçı mısınız, mücahit misiniz, vatan kurtaran şaban mısınız nesiniz?
    -nedir bu gözlerdeki boşluk? neden siz ve sizin gibiler bu hayata bomboş bakıyorsunuz?
    -sizden kurtulmanın yolu nedir? sizden nefret etmeden yaşamanın sırrı nedir?

  • "mandalina ne güzel ya bıçaksız soyuluyor, çiğnemesi kolay, istersen yüzük oluyor, meyve daha napsın amk. kalkında kabuklarınıda çöpe atıverin."

  • frene basacağım zaman eğilip elimle basıyorum. sonuçta insanın elinin ayarı daha hassas dolayısıyla daha yumuşak bir frenleme oluyor.

  • sanırım bu iddiayı en iyi yorumlayabilecek kişilerden biri benim.

    ölü ya da canlı olmak, maddenin hallerinden ibarettir. maddenin hali derken; katı, sıvı, gaz ve plazmayı kast etmiyorum tabii ki. bedeni oluşturan moleküler makinenin içinde bulunduğu, uyarımlara verdiği tepkileri belirleyen hal; algoritma.

    canlılıktan bahsederken, işin içine insan kadar karmaşık bir yaratık girince durum ister istemez karışıyor. canlının bilimsel tanımı tabii ki mevcut. fakat insan kibri, kendi canlılığı ile dereotunun ya da virüsün canlılığını bir tutmak istemiyor. halbuki moleküler seviyede bakınca, bu üçü arasında pek fark yok. taş ile de yok. nihayetinde, yeterince geriye gidince bunların hepsi, hepimiz hidrojendik. evrenin hala neredeyse tamamı olduğu üzere.

    fakat işte insan kibri devreye girince, canlı olmanın tanımı yalnızca canlının bilimsel tanımıyla kalmayıp amaçlar, idealler devreye giriyor. temsil ettikleriniz, düşünceleriniz biyolojik yığınınızın önüne geçtiği için artık bireyler bir fikir haline geliyor.

    eğer ki beden en alt seviyede aynı bedense ve insan canlısı için canlılık tanımını farklılaştıran şey bireyin temsil ettiği fikir ise, ölen insanlar yaşamaya devam eder. ölen insan öldükten sonra, onu en iyi tanıyan insanların zihninde, geride bıraktıklarıyla devam eder. çünkü insan için canlılık soyut bir kavramdır. "şimdi hayatta olsa şöyle söylerdi" demek ile, o kişinin hayatta olup şöyle demesi aslında pratikte aynı şeydir. fikri özümsemiş bir beyin, herhangi bir beyin, o kişinin fikrini yorumlamış ve alakalı tepkiyi hesaplamıştır.

    ayrıca, ölüm geçişini gerçekleştirmiş fakat bedeni durmamış bireyler (bkz: vampir) bu durum kelime anlamıyla zaten barizdir. beden klinik anlamda ölü olsa da, bireyin fikri bedenle birlikte varlığını sürdürdüğü sürece, o kişi, insan kibrinin tanımladığı haliyle canlı değil midir?

    öte yandan bir de şöyle bakmak lazım: neredeyse 15 milyar senedir var olan ve bedeninizde toplanmış olan madde bunca zamandır "canlı" değildi. illaki bir zamanlar başka yığınların parçası olarak, başka bir canlının parçasıydı, fakat tam olarak bu konfigürasyon canlı değildi. o zaman, 15 milyar sene boyunca cansız olan yığına, kalkıp da sırf bir 70-80 sene canlı kaldı diye (eğer vampir değilseniz) canlı demek, düpedüz işgüzarlıktır. o yüzden, süreye göre ortalamayı alırsak, aslında ölen insanlar yaşamıyor değildir, asıl yaşayanlar zaten ölüdür. bir an için dile gelmiştir ve tekrar geldikleri hale döneceklerdir.

    kaldı ki, sürekli olarak beden kendini yenilerken ve başlangıçtaki ile son andaki moleküller tekrar tekrar sil baştan değişmişken, insan gerçekten de, yalnızca bir fikirden ibarettir. madde, beden konu dışıdır.

    haliyle, ölen insanlar yaşamıyordur, eyvallah, ama yaşayanları da zaten ölüdür.