hesabın var mı? giriş yap

  • sokakta, okul bahçelerinde bulunan torbacılara ellemeyip youtuber kovalayan narkotiğin diğer bir icraati.

  • ingilizce hazırlık öğrencilerine hocaları alıştırma yapabilmeleri için troy filmini kendi dilinde ve ingilizce alt yazılı izletmektedir. akabinde archilles'in hector'u teketek savaşa çağırdığı bölüm gelmiştir.

    archilles=hectooor!
    archilles=hectoooor!
    archilles=hectoooooooor!

    bir an aralık olan sınıfın kapısından rektör kafayı çıkarır ve...

    rektör=beni mi çağırdınız çocuklar?

    birebir yaşanmıştır.

  • dün akşam seasons'da emre çolak'a karşı maç yaptığım oyundur.

    emre çolak olduğundan %100 eminim adamın. zira sneijder'in yerine emre çolak'ı oynatıyordu. düşündüm, bunu dünya üzerinde sadece emre çolak'ın kendisi yapabilir.

  • filler: savaş deyince belki de akla ilk gelen hayvanlardan birdir. tarihte ordusunda fil bulundurmuş olan uygarlıklara baktığımızda persler, kartacalılar, hindistan, timur devleti benim ilk aklıma gelenler. bunların haricinde epir şehri'de roma'ya karşı mücadele ederken fillerden yararlanmıştı. kartacalı hannibal'in filleriyle alpleri aşarak roma'ya kafa tutması hala anlatılır. gerçi hannibal ve ordusu alplerden aşağıya indiğinde bütün fillerini kaybetmişti.

    yunuslar: yunuslar'da 1960'lı yıllarda abd ve sscb tarafından orduya alınmışlar. görevleri düşman mayınlarını tespit etmek idi. rusya 2014 yılında işgal ettiği ukrayna'dan yunusları ganimet olarak almış.

    fareler: ve yine farelerden karada ki mayınları tespit etmek için ordularda faydalanılıyor.

    şempanzeler: şempanzeler sıcak çatışmalar için değil de uzay yarışı için kullanıldılar. nasa 1983 yılında ham ve mercury adını verdikleri iki şempanzeyi uzaya gönderdi.

    güvercinler: güvercinlerin de savaş geçmişleri filler kadar eski diyebiliriz. sezar galya'yı fethederken güvercinlerden faydalandı. cher ami adlı bir güvercin birinci dünya savaşında 200 abd askerinin hayatını kurtardı. bu posta güvercini yanlış yönlendirilmiş bir topçu ateşinin dost birliklerine düştüğü mesajını iletmiştir. ayrıca ikinci dünya savaşı zamanında naziler'de bu güvercinlere karşı şahinleri eğitmişlerdir. bunun sonucunda iki güvercin savaş esiri olarak ele geçirilmiş.

    yılanlar: tekrar eskiye roma'ya, mö'ye dönüyoruz. daha kendisi çetin alplerden aşağıya inemeden, bütün filleri ondan önce aşağıya inmiş! olan hannibal savaş meydanında ağır bir yenilgi almıştı. bu, onlar için topyekûn teslim demekti. ancak pes etmeye niyeti olmayan hannibal soluğu bitinya kralının yanında aldı. onu roma ile savaşmak için ikna etti. ama bu sefer savaş denizde olacaktı.

    hannibal askerlere emir verdi, toplayabildikleri kadar yılanları toplamalarını salık verdi. yakalanan yılanlar kavanozlara kondular. ve savaş sırasında mancınıklar ile düşman gemilerine fırlattılar. sonuç: bitinya zaferi

    kaynak: https://www.britannica.com/…-fauna-6-animals-of-war

  • takvim yaprakları 10 kasım 1999'u işaret ettiğinde michael jordan, utah jazz'la oynanan efsanevi finalden sonra ilk kez berto center'a yani bulls imalathanesine adımını atmıştı. majesteleri, 98 finalinin altıncı maçında mormon diyarını derin çöküntüye soktuktan sonra lokavt, jerry krause ve birtakım başka etkenlerden ötürü basketbolu bırakmış, işsizlikten ötürü sağa sola salça olmaktaydı. on yedi ay sonra bulls'un idman tesislerine gelmesinin sebebi ise bulls'un 1998 draftı ilk turundan seçtiği corey benjamin'in bir iddiasından başka bir şey değildi.

    jordan, bir yardım turnuvasında golf oynamak için atlanta'dayken şehre bulls gelmiş ve o da hawks-bulls maçını izlemeye gitmişti. chicago tribune yazarı fred mitchell'ın yazısında belirttiğine göre, michael jordan maç sonrasında soyunma odasına inip oyuncularla konuşurken corey benjamin, mj'e onu bire bir maçta yenebileceğini söylemiş ve muhtemelen olayın orada gülüşmelerle kapanacağını sanmıştı. jordan'ın bu tarz düellolarda geri adım atmadığı hepimizce bilinen bir gerçek.

    #59177663

    öyle ki kendisi her şeyin üstüne iddiaya girişen ve kazanmak adına her şeyini ortaya koyabilen manyak biri. bulls, hawks'a yenildikten sonra chicago'ya dönmüş, corey benjamin adlı veled-i zina ise çok büyük bir ihtimalle ağzından çıkan lafı söyledikten beş dakika sonra unutmuştu.

    atlanta'da şakayla karışık dönen o muhabbetten sadece birkaç gün sonra, yani 10 kasım 1999 tarihinde bulls oyuncuları büyük bir sürprizle karşılaşırlar. michael jordan, eşofmanı ve her zamanki gibi havalı ayakkabılarıyla hazır bir şekilde berto center'a gelir ve corey benjamin'e istediği şansı verir.

    bire bir maç yaparlar; genç corey fazla varlık gösteremez, 1.5 senedir emekli olan jordan, benjamin'in içinden geçer.

    video: https://www.youtube.com/…6n6etbo8&feature=emb_title

    not: ron artest'in ve elton brand'ın utangaç bakışları dikkatimi çekti. resmen çocuk gibiler. ayrıca tony kukoc'un gülümsemesi de pek manalı. jordan'ın idmanlarda takım arkadaşlarına neler çektirdiğini okuyanlar, bilenler ne demek istediğimi daha iyi anlayabilirler.

  • sunucu ve oyuncu ebru akel, 3 aydır nişanlı olduğu, iş adamı ethem sancak’ın oğlu özer sancak’la evlenmiştir.

    not: ulan bir virgülle kızın haysiyetini kurtardık.

  • bu memlekette bir ağacın belediyelerin elinden kurtulup 4112 yıl yaşayabilmesi için yürüyor olması lazım.
    yaşını hesaplayanlar sağına soluna iyice baksın.

  • benim gerçek kesit'te en sevdiğim şey çekyatlardır. her bölümde çekyatta yaşanan bir takım gerilimler vardır ve gerçek kesit'i gerçek kesit yapan da bu psikopatolojik anlardır işte.

    çekyatta ortaya çıkan duygu yoğun anlarda tek bir günahın, aşırılığın, yanılsamalı, paroksistik etkilerin, özellikle boşluk ve anlamsızlığın aşırı vurgulanması söz konusudur. çekyat, giorgio agamben'in belirttiği "...başkalarında aradığımız tek şey kendimizde anlaşılmamış kalan heyecandır..." gibisinden bir dünyanın gösterisine dekor olur. çekyat bize, iyilik ve kötülüğün birbirinin dışında olduğu, iyiliğin her uzantısının kötülüğün payını azalttığı ya da geri püskürttüğü bir ilişkiyi izletir.

    "insan olmak rezil bir şeydi; öyle çok şey vardı ki olup biten", demiş ya bukowski işte bu çekyat dekoru da o rezil dünyanın abartısız bir oyuncusudur. kant'ın dediği gibi "...bilgi, zihnin eşya üzerindeki etkisiyle ortaya çıkar." ve çekyat da bu ortak bilgimizin simgesel bir ürünüdür. tabii sadece çekyat da yok; o sadece başrolde. diğer eşyalar çekyatın tamamlayıcı unsurlarıdır ve insan olmaya benzeyen bir hayat başlar çekyatta.