hesabın var mı? giriş yap

  • ege (6,5) ve ilay (4,5) arabanın arka koltuğunda. ilay yoldan geçen hiç tanımadığı birine selam verir...

    ege: tanımadığın insanlarla konuşmamalısın ilay, sadece arkadaşlarına selam ver!
    ilay: sadece idil'e ve irem'e mi selam vereyim?
    ege: hayır hayır, yarın anaokuluna başlayınca yeni arkadaşların olacak...
    ilay: arkadaşlarım karnımdan mı doğacak?
    ege: bak bunu söylemek istemiyorum ilay ama sen biraz salaksın, o yüzden tanımadığın insanlarla konuşmamalısın zaten!

  • buradaki asıl sorun türkçe bilmeyen insanların vatandaş olması değildir.

    asıl sorun, sadece bir kişinin istediği olsun diye bu kadar insana vatandaşlık verilmesidir.

  • yakında kokusu çıkacak olan olay. müşteriler showroom'da araçların kapısını kapattıklarında bir düğme tetikleniyor ve tok_kapi_sesi.wav sesi hoparlörden veriliyormuş. türkiye'deki satışlarına emisyon hilesinden daha fazla zarar verecektir.

  • tarihteki en ilginç vakalardan biri tanganyika gülme salgını.

    salgın, 30 ocak 1962'de tanganyika'nın (yeni adıyla tanzanya) kashasha kentinde sadece kızların kaldığı bir yatılı okulda başlıyor. öğrenciler arasındaki bir şaka sonucu başlayan gülme, gelişigüzel bir şekilde tüm yatılı okula yayılıyor. yatılı okulda yaşları 12 ile 18 arasında değişen 159 öğrenciden 95'ini etkiliyor gülme salgını. belirlemelere göre salgının etkisi kişiden kişiye değişmiş. bazı kişilerde birkaç saat, bazılarında ise dile kolay fakat tam 16 gün sürmüş.

    öğretmenler bu salgından etkilenmemiş ancak olayın önüne bir türlü de geçememişler. öğrencilerin derslerine konsantre olamadıklarını belirten öğretmenler, 18 mart 1962'de okulun kapatılmasını istemişler ve okul o tarihte kapatılmış.

    okul kapatılmış kapatılmasına ancak gülme salgını yine de devam etmiş. tanganyika'nın nshamba köyünde nisan ve mayıs aylarında okul çağındaki çocuklar ve genç yetişkinlerden oluşan 217 kişi salgından etkilenmiş ve gülerek eğlenmiş.

    kashasha'daki okul 21 mayıs'ta yeniden açılmış. mayıs'tan haziran'a kadar açık kalan okul sayesinde salgın bukoba yakınlarına kadar yayılmış ve bu sayede 48 kişi daha salgından etkilenmiş.

    sonrasında yetkililer duruma el atmış ve salgının patlak verdiği okula dava açılmış. okuldaki öğrenciler çevre köylerdeki okullara dağıtılmışlar. çevre köylerdeki okullara giden kızlar orada da benzer etkiye sebep olmuşlar ancak salgın, başladıktan 6-8 ay sonra tamamen sona ermiş.

    toplamda 14 okul kapatılmış tanganyika'da bu mevzu yüzünden. yaklaşık 1000 kişi de olaydan etkilenmiş. gülme salgını denildiğine bakmayın, durmadan gülmek insana iyi gelen bir şey değil. zaten bu olay sonucunda da o bölgede birçok genç ağrı çekmiş, baygınlık ve kızarıklık atakları geçirmiş.

    peki nasıl oldu da böyle bir olay meydana geldi?

    uzmanlara göre bu durumun sebebi toplumsal histeri. toplumsal histeri genellikle çok fazla güçlü olmayan topluluklarda meydana geliyor ve düşük statüye sahip olan insanlar için son çare gibi bir şey. bir şeylerin yanlış olduğunu ifade etmenin bir yolu.

    purdue üniversitesi'nden charles f. hempelmann, tanganyika gülme salgınının "stres" kaynaklı olduğunu belirtmiş. 1962'de tanganyika bağımsızlığını yeni kazanmış. bu sebeple de öğrenciler; öğretmenlerin ve ailelerin kendilerinden daha fazla beklentiye girdiğini belirtmişler ve aşırı stres yaşamışlar. öğrenciler de kendilerine böyle bir kaçış yolu bulmuşlar ve tarihteki en ilginç olaylardan birine imza atmışlar.

    kaynak

  • aman allahım!'dan sonrasını okumadım. 0/10 rezillik

    edit: siyasal islamcı olduğunu anlamak için metni okumaya gerek yok. gündemi sarsan videoda malum ceo'nun yanındaki iki kişiyi merak edenler için bildiriyorum, biri bu olaya dahil olan şahıs ( merak eden baksın ), diğeri de sözlükte yazarmış, en azından attığı mesajdan anladığım o.

  • konsol versiyonlari da mevcuttur
    soyle ki;

    based on a true story

    kahramanlar:
    ogul britannica - ruh ve sinir hastasi
    orcun - birsen teyzenin 10 yasinda dombili ekose gomlekli ve askili cocugu

    ozet:
    birsen teyzenin ricasi sonucu oturma odasina kurulan ps2 aleti. takilan oyun orcun(gerizekali)un istegiyle araba oyunu...(need for speed underground)

    oyunun turu: drag(dumduz yol zamaninda vites atma uzerine kurulu)

    annanneme...

    chapter 1 - orcuna tuslari anlattim.

    orcuna tuslari anlattim...
    denedim...
    aklinda sadece gaz vermek kaldi..

    ilk oyun

    vinnnnnnnnngrrrccc(vites atmiyor orcun)...boom
    blown engine... motor yanar...

    orcun guler..

    o embesil cocuga bir daha gosterdim.. oh bebek inan denedim..

    vinnnnnnnnnnngrccc(hala vites atmiyor)... kaboom
    blown engine... motor yanar...

    orcun kahkahalara bogulur
    ben yumrugumu sikarim..
    orcun gulmeye devam eder..

    chapter 2-afferim efendi efendi oynayin

    afferim efendi efendi oynayin... dedi oturma odasinin kapisindan birsen teyze..
    sadece basimi salladim

    orcunun yanina oturdum.
    baska oyun acayim mi dedim
    orcun burnunu karistiriyordu.
    suratina tukurmek istedim.

    son bir kez gosterdim.
    ibre yesil olunca vites atacaksin dedim
    orcun basini salladi...
    onun basini kesecegim...
    bir kaziga saplayacagim

    the final chapter - ve oyun basladi

    ve oyun basladi
    anlamis gibi gozuken orcunu uzaktan sessizce izliyordum...izliyordum

    3.
    2.
    1.
    rakip arabalar gaza basti
    orcun da oyle
    ama orcun deliler gibi vitese basiyordu!
    surekli
    sonuc olarak 250 basan araba, 10 ile gitmeye basladi..
    ben gozlerim acik, donuk bir ifadeyle televizyona bakiyordum.
    orcun 10 ile gitmeye devam ediyordu
    yarisi oyle bitirecekti...
    guluyordu ve hala vitese basiyordu...
    elimi havaya kaldirdim
    orcuna elimin tersiyle oyle bir caktim ki.. elim acidi...
    orcun agliyordu...
    ben guluyordum...

    -the end-

  • erkeklerin ask acısında, kızlardan daha şiddetli bunalıma ve depresyona girme olayıdır. hic bir kızı duvarlara seni seviyorum xx.. yazarken görmüslüğüm de yok.
    ne bileyim evinin onune gidip sabahlama, evden kacma gibi fantastik girisimlerde de göremedim.

    kızlar:

    evin icinde oturup facebokk vs sifresi kırma gibi bos isler falan kurcalayıp, acaba sevgili yapmıs mıdır paranoyasıyla boktan incelemelere giriyor. bu mu lan ask acınız?, gerizekalılar.

    sonra, cok cektim falan.

    erkekler hayattan kopuyorlar..

    siz, 1 hafta sonra barlarda depresyondayım kisvesi altında birilerinin kollarında.. allah belanızı versin.

    not: sakaryaspor taraftarıyım.

  • team to raikkonen: "please keep the tyres warm and..."
    raikkonen: "yes yes yes yes... you don't have to remind me"

    team to raikkonen: "alright alonso is... ..."
    kimi raikkonen: "just leave me alone"

    2012 abu dhabi gp'sinde takımla konuşması "susun lan bi" şeklinde olan yarışcı. kralsın kimi.

  • yalan haber.
    başlığı açanın anında uçurulmasını gerektiren haber.

    emekli kendi maaşını onyıllar boyunca ödediği primle kendine ödüyor emekli olduktan sonra. hiç bir çalışan hiç bir emeklinin maaşını ödemiyor.