hesabın var mı? giriş yap

  • dram içerir.
    gönül isterdi '' sadece fazla düşünme sorunu yaşayan insanların anlayabileceği şeyler'' diye bola döke başlık açabileyim. hepinizin malumu yine karakter sınırına takıldım.
    ben de fazla düşünme sorunundan muzdarip olduğumdan acımı paylaşmak, benim gibileri görüp daha normal hissetmek için gündemde bu konuya da yer vereyim dedim.

    1) her zaman, her yerde kafasının içinde konu ve konumla alakasız bir sürü şey vardır;
    en yakın arkadaşın nasıl aldatıldığını göz yaşları içinde anlatırken, sen bir yandan onu dinliyor gibi yapıp bir yandan arkadaki masanın ceviz ağacından mı olduğunu, kahve içmeyi, saatin kaç olduğunu ve aynı anda bir sürü şeyi daha aklından geçirirsin.

    2)pratiktirler;
    hemen her konuda baştan savma bir çözümleri vardır. bira kapağını kilit karşılığı ile açmak gibi harika yöntemlerle hızlı ve bir o kadar da kirli sonuçlar elde ederler.

    3)çok yönlüdürler;
    fotoğrafçı olmaya karar verip bunun için yanıp tutuşurken, bir anda aslında kısa film çekmenin de ne harika bir fikir olduğunu düşünüp bununla alakalı derin araştırmalara girebilirler. odaklanma sorunları hayatları boyunca yakalarını bırakmaz. çevrelerindeki herkes potansiyellerinin farkındadır fakat maymun iştahları yüzünden hemen her şey proje evresinde kalır.

    4)bir dönem gece kuşu, bi dönemse yalnız kurt pozlarına girerler;
    çevrelerindeki kimse buna bir anlam veremez. gecelerin aranan isminden kıvrak bir hamleyle ev kuşuna evriliverirler.

    5)geçmişlerindeki herhangi saçma ve küçük bir hata ansızın akıllarına gelebilir;
    obsesiftirler, gece uyumakta güçlük çekerler ve yaratıcı olmalarına rağmen odaklanma problemi yaşadıklarından bunu üretime dökemezler.

    edit: ''dün gece çok uzun zamandan sonra ilk kez yalnız hissetmedim. teşekkürler herkese...''

    şöyle bir yazarların bulunduğu destek grubumuz var

  • dort yil once bir web sitesinde takma isim ya da gercek isim kullanilmasinin kimlik tespiti acisindan teknik olarak herhangi bir fark barindirmadigindan, bir $eylerin ardina saklanmak isteyen insanlarin isterlerse takma isim yerine isimlerin kullanildigi sitelerde de saklayabileceginden, kimlik tespiti surecinin nick, takma isim, mahlas, gercek isim, tc kimlik no gibi bilgilerden bagimsiz oldugundan bahsetmi$tik.

    bu sayimizda, bunun etik olarak da bir yanli$lik barindirmadigindan, bilakis ce$itli ko$ullarda fikir beyan ozgurlugunu kuvvetlendirici etkiye sahip olmasindan bahsedecegiz.

    takma isim, ek$i sozluk'e sagli sollu geciren pek cok yazarin da bahsettigi uzere bir "maske"dir. yanli$ olarak algilanan bu maskenin her zaman gercek kimligi ortmek amacli kullanildigidir. halbuki maskeler sadece arkasindaki bireyi saklamak degil ayni zamanda yeni bireyler ve yeni karakterler yaratabilmek icin de vardir. bir he man maskesi takarak he man olabilecegimiz gibi ba$ka maskeler takarak, gercek hayatin bize saglamadigi bir luks olan "ba$ka biri olma" imkanina eri$iriz.

    bunun neresi iyi? yani bir insanin oynadigi bu hayal oyunu, yarattigi sahte imaj neden onemli olsun? cunku, ek$i sozluk gibi sadece fikirlerin kayna$tigi platformlarda maskemiz aslinda o platformdaki gercek kimligimizdir. zira fikirlerin onlari sunan insanin gercek kimligiyle hicbir alakasi yoktur. bir fikrin dogrulugu ve yanli$ligi sahibinin kim olduguyla degil fikrin kendisine bakarak belirlenir. bu acidan maskeler bize fikirleri aslinda dogruluklarina katkisi olmayan ciki$ noktalarina bakmadan degerlendirebilme imkani verir. ayni zamanda da dogu$tan negatif sosyal puanlara sahip ya da kimligi yuzunden hor gorulen insanlarin da fikirlerini golgeleyen gercek kimlik ortusunden cikmalarina olanak tanir.

    bu ozellikle turkiye'de cok onemli bir konu. sadece yamuk gozumuzu ka$imizi saklayabilmemiz icin degil, dile getirdikleri icin ya da sirf belli bir etnik kokene ait diye oldurulen insanlar diyarinda fikirlerimizi vurulmadan oldurulmeden payla$abilmemiz icin de gerekli. "hamitcim $u arkada$ bir $eyler yazmi$ onunla bir ilgilenin" uzerine i$inden kovulan, projesi iptal edilen, parasini alamayan magdurlar yaratmamak adina, fikirleri ya$atabilmek adina da gerekli.

    peki magduriyet? takma isminin ardina saklanarak saydirma?

    boyle bir $ey yoktur. internet uzerinden maddi ve manevi magduriyet yasalarla korunma altindadir. sizi magdur eden bir yazi hangi kimlikle yazilmi$ olursa olsun (gercek/sahte) yapilan ara$tirmada gercek sahibi kolayca tespit edilebilir. cevap hakki da son cikan yasayla netle$tirilmi$tir. cevap hakki doguran her yaziya yanit verme hakkiniz vardir.

    haliyle bir platformu ele$tirmek icin "takma isim kullaniyorlar" argumaninin gunumuzde hicbir elle tutulur tarafi yoktur. ne teknik ne de ahlaki bir gecerliligi vardir. bugun hala bu argumanla ele$tirmeye kalkan adamin olsa olsa bu konulara pek akli ermiyordur.

  • 2002 oncesinde siyasiler bir halt ettiklerinde, bu duyulursa rezil olurlardi. medya da surekli aciklarini arardi. bu, bir denge unsuruydu.

    2002 oncesinde siyasiler yolsuzluk yapmamis olsalar da yargilanabilir, sucsuz ise aklanabilirlerdi.

    2002 oncesinde de yargi elbette mutlak adil degildi ancak cok cok daha adil ve guvenilirdi.

    2002 oncesinde insanlar daha ahlakliydi. yalan elbette yine boldu ama bu kadar degildi. yalani ya da uckagidi ortaya cikan utanir, utandirilirdi. aklindan kotu fikirler gecen biri bile "yahu rezil oluruz" diye vaz gecerdi.

    2002 oncesinde her yer bugunden daha yesildi.

    daha sayarim da yoruldum.

  • yalnız bu ikramiye işi için ilk önerge veren cehape zihniyeti değil miydi?

    peki neden bu kadar nefret ettiğiniz cehape zihniyetinin önergesini alıp aradan zaman geçtikten sonra hayata geçirdiniz?

    sonradan gelen ekleme: pratikte mukemmel adam ekledi meğer cehape zihniyetinin önerisi 1000tl degil, asgari ücret kadar ikramiye imiş ve neticede kuş olup uçmuş.

  • arjantin yapımı bir netflix dizisi. kendi ülkesinde, uruguay ve paraguay'da oldukça tutan bir iş olsa da dünyanın genelinde çok da ilgi uyandıramadı maalesef. adalet duygusu gelişmiş izleyicilerin diziyi sinir krizleri eşliğinde izlememesi için hiçbir sebep yok. dizi ağır tempolu olsa da oldukça kaliteli. bu hikaye elbet böyle bir sezonda kalamaz. "where is the adalet" diyenler için mutlaka ikinci bir sezonu gelmeli.

  • komik bir açıklama. senden kim detay istiyor ki bacım? "yok oturmayacağım" de gitsin, döve döve mi oturtacaklar?

  • bunların vatan hainliği ile yargılandığı günü görmeden ölürsem gözüm açık gidecek.

  • görüntülerden anlaşıldığı kadarıyla park yerleri numaralı ve her bir daireye özel olarak ayrılmış. dolayısıyla bu kişi de iki dairelik aidat ödediğine göre sonuna kadar haklı. park yerlerini istediği gibi kullanma hakkına sahip.

    muhtemelen bir evde birden fazla arabası olup da park yeri ihtiyacı olan kişi ya da kişilerin işine gelmediği için kargaşa çıkarılıyor. yapılabilecek tek şey bu kişiyle iyi anlaşıp, park yerini kullanma konusunda el sıkışmak. çözüm emekli albay gibi silecek kaldırmak değil.