hesabın var mı? giriş yap

  • senin nasıl biri olduğunu kendine göstermen için fırsat yaratır. hırsız mısın, dürüst müsün şıp diye anlarsın.

  • hikayenin aslı şöyledir;

    zübeyde hanım 5 kuruşunun kalmadığı bir gün ankara'ya telgraf çeker
    paramız bitti oğlum diye sıkıntısını belirtir. bunun üzerine salih bozok, atatürk'ün yanına gelerek:

    ''elimizdeki mevcut paradan gönderelim mi'' diye sorar.

    atatürk:
    ''zübeyde'ye 20-25 gibi gitmesi lazım" der, ve hemen telgraf çeker, "paraları sıfırladınız mı?".

    başkası mıydı lan o yoksa???

  • japonya tarihinin en büyük soygunu olan ve günümüzde hâlâ çözülememiş bir şekilde gizemini koruyan san'oku-en jiken vurgununun türkçe adı.

    10 aralık 1968 sabahı, nihon shintaku ginko isimli bankanın kokubunji/tokyo şubesine bağlı bir zırhlı sedana (nissan cedric h31), taşınmak üzere yaklaşık 300 milyon yen civarında nakit para metal kasalarda yüklenmişti. bu para, toshiba'nın fuchu fabrikası çalışanlarının o ayki ikramiye ücretiydi. bu arada bu tarihten altı gün önce bankaya isimsiz bir tehdit mektubu gelmiş ve yedi gün içerisinde belirtilen yere 3 milyon yen getirmedikleri takdirde bankanın şube müdürünün evini havaya uçuracaklarını söylemişlerdi. ancak bunu şube müdürü dahil kimse ciddiye almamıştı.

    10 aralık tarihine geri dönelim. 300 milyon yen'in yüklü olduğu zırhlı araç, istikameti olan fuchu'daki toshiba fabrikasına doğru seyir hâlindeyken, peşine beyaz bir polis motosikleti takıldı ve durmalarını işaret etti. araçtakiler de durarak polise neler olduğunu sordular. polis adamlara araçtan inmelerini, şube müdürünün evinin patlatıldığını ve şu an içinde bulundukları araca da dinamit döşenmiş olduğunu söyledi. bunun üzerine h31'den inen adamlar, polisle birlikte arabaya döşenmiş dinamitleri sökmek üzere aracın sağını solunu aramaya başladılar. birkaç dakika sonra arabanın altından dumanlar yükselmeye başladı ve korkan adamlar kaçışırken "polis" de arabaya atlayarak kayıplara karıştı.

    bu soygun üzerine japonya'nın en büyük polis soruşturması başlatıldı. tüm japonya'da 110 bin şüpheli isim sorgulandı ve 170 bin polis görev aldı. birkaç isim tutuklanmış olsa da hepsinin masum olduğu sonradan ortaya çıktı ve bu olay hâlâ çözülemedi.

    (merak edenler için; 10 aralık 1968 tarihinin 300 milyon yen'i, bugünün kuruyla yaklaşık 1 milyar yen (10 milyon dolar) yapıyor. belki bu miktar bugün, bankalar ve/veya büyük şirketler için hiçbir şey değildir ancak soygunu 1968'de bir kişinin tek başına yaptığını unutmayalım.)

  • ingilizce kursu hocasına "do you know how i met your mother?" diyerek kısa süren bir gerginliğe sebep olmak.

  • az önce bir akp'li ile bu konuyu konuştum. konudan haberi bile yok, bu adam bir ilin milli eğitim müdürlüğünde şube müdürü olarak görev yapıyor.

    + artık yüzde 8 vergi alınacak internete giren her aletten.
    - ya olur mu öyle şey, saçmalama.
    + yapmışlar işte.
    - aldım ben 670'e. 50 lira indirimle aldım. çok dokunmaz zaten.
    + öyle mantık mı olur, 2000 liralık telefon artık 2160 lira.
    - onu da 2000 liralık telefon alan düşünsün.

    işte bu zihniyet bizi avrupa'da temsil ediyor. bu düşünce yapısı bizim geride kalmamızın sebebi. böyle bir kabulleniş, böyle bir saçma düşünce yapısı var işte. yazık.

  • hiç beklemediğiniz bir an size kazık atacak arkadaşlarınızın içinde bulunduğu gruptur, aman diyeyim.