hesabın var mı? giriş yap

  • ciddi bir postpartum depression türüdür. doğumdan sonraki ilk 3 ay içinde ortaya çıkar. anne gerçeklikle bağlantısını kaybeder, gaipten sesler duymaya, halusinasyonlar görmeye, etrafındaki eşyaları, insanları olduklarından farklı algılamaya başlar. halusinasyon olayı diğer belirtilere göre daha seyrek rastlanan bir durumdur. diğer semptomları insomnia, kendini ajite olmuş hisetme, kızgınlık ve bu hislere bağlı tehlikeli boyutlara varabilecek davranışlardır. bu rahatsızlığa yakalanan anne acil tıbbi müdahaleye ihtiyaç duyar. bu durumda sıklıkla karşılaşılan olay annenin tedavi amaçlı bir hastaneye yatırılmasıdır. çünkü kendine veya etrafındakilere zarar verme riski söz konusudur.

  • #30122958 no'lu entry'de bahsedildiği üzere çin yağının iyi geldiği söylenmektedir. şu an atak dönemimde olduğumdan çin yağını deneyeceğim.

    bunun dışında çörekotu yağı atak döneminde sabah akşam 1 çay kaşığı içilerek atak dönemi daha hafif geçirilebilir.

    atak anında limon yarım-bir limonu emerek yemek veya sıkıp suyunu içmek de biraz hafifletiyor ağrıyı.

    bunların dışında benim en çok destek aldığım yöntemde atak döneminde uykumu düzenlemek ve uyku öncesinde 1 adet 3mg melatonina isimli doğal uyku ilacından almak.

    ilaçlı tedavide doktor tavsiyesine uyulması çok önemli. her hastaya iyi gelen, ağrılarını geçiren veya hafifleten ilaç farklı olabiliyor. nöroluğunuz size uygun ilacı bulmak için uygun yöntemleri deneyecektir. isoptin kullananlara 240 mg'lık veya günde 3 tane 80'lik yerine, günde üç tane 40'lık tavsiye ederim. yüksek tansiyon hastası değilseniz isoptin kalp ritmini çok düşürüyor. isoptin kullanımı esnasında haftada iki üç kere kalp grafisi çektiriyorum ben, doktor tavsiyesi ile kullanan hastalar kesinlikle buna dikkat etmeli. kortizonlar anında ağrıyı kesiyor ama ben yan etkilerinden çekindiğim için yıllardır kortizon kullanmıyorum, eğer ağrılara dayanabiliyorsanız size kortizon kullanmamanızı tavsiye ederim. bunun dışında nörologunuzun tavsiyesi ile bir ağrı uzmanı anestezi doktoru tarafından ağrılı olan kaşınıza veya ensenize blokaj iğnesi yapılabiliyor.

  • irfan'ın yeğeni can'ın sürekli soru sorarak ihsan'ı çıldırttığı her diyalogun dahil olduğu kategori. birini hafızamı zorlayıp yazayım dediysem de yazınca pek yarmadı.
    can: ihsan amca bir soru sorabilir miyim?
    ihsan: hayır sorma can.
    can: ama ihsan amca, çok önemli.
    ihsan: cevabı portakal tamam mı? şimdi git başımdan.
    can: aa nerden bildin ihsan amca?
    ihsan: soru neydi ki?
    can: sorma dedin ya ihsan amca.
    ihsan: can delirtme beni soru neydi dedim sana!

    yıllar sonra gelen edit: venusteki limon agaci’nın söylediğine göre portakal değil yeşil biber.

  • benim degil de babamin.

    babam amasya'da lise ogrencisiyken tüm kentte bilinen hem görme hem de zihinsell engelli biri varmis. ismi kör abid'miş. babam firlama ama merhametli de bir cocuk. tüm arkadaslari bu zavalliyla dalga gecse de o kiyamaz, tum gun bir saga sola yurudugu cami sacaginin altinda yanindan gecerken urkmesin diye sevimli bir tonda "abiddd" diye seslenir, ayni sekilde "yaşarr" diye karsilik alirmis. aralarindaki bu "abiddd" ve "yaşarr" seslenmesi cok uzun sure devam etmis. abid genelde baska kelime de konusmazmis zaten. en azindan babam hic duymamis. bakkaldan bir sey alip verdiginde de cebine para koyarken de seslendiginde de duyup duyabilecegi yalnizca, belki bir cocuk tonlamasiyla soylenen "yasarr" kelimesi olurmus.

    sonra babam ytü kimya'yi kazanmis, okuyamamis. o sirada amcam guya almanya'da insaat muhendisligi okudugu icin (tabii yalan okuma mokuma yok) orayi birakmis. "cabuk biter ogretmen cikarim" diye gazi beden egitimi ogretmenligine (o zaman ismi farkli olabilir) kaydini yaptirmis. e ankara istanbul'a gore ucuz. calismaya da baslamis tabii. bir yandan ogrenci hareketleri vs. icinde hem de gazi'de bir solcu olarak. tabii o sirada 12 eylul falan henuz yok ama yakaladiklarini iskenceye aliyorlar. babam da bu tezgahtan gecmis tabii.

    burada ara veriyorum. 1999 depreminde bu iskence tutanaklarini ve saglik raporu vs.'yi buldum. yikildi yikilacak gibi duran evin icinde, ben ve ablamdan ozenle saklanip bir dolaba konmus evraklarda babamin ugradigi iskenceler yaziyordu. ben bunlari burada tekrar edemem. o kadar agir seyler. cok agir.

    tabii hepsinin bir sonu var, salmislar. sac sakali gectim agiz burun birbirine girmis, ust bas perisan, babasi yok, para gondereni yok zar zor kendisini amasya'ya atmis. yurumekte de zorlaniyor. hayatinin gectigi amasya'da taniyabilen cikmiyor. bir sopa bulup ondan destek alarak zar zor yuruye yuruye sehir merkezine gelmis. bir bakmis abid. yillar abid'e de acimamis tabii. babam yine de eski bir aliskanlik olarak, bir selamdan bile once, "abidd" diye senlenmis bir cevap alamayacagini umarak.

    oysa abid cevaplamis. hic sevimli olmayan bunun aksine korkan bir cocuksulukla "yaşarr?". "yaşar sana ne yaptilar?"

    babam bunu hala gozleri dolmadan anlatamaz.

    aksam aksam aklima geldi.

    bir zamanlar amasya'da yasayan "kör abid" isminde biri vardi ve hiç yaşamamış gibi ölüp gitti. oysa iyi biriydi ve bence yaşadığının bilinmesini hakederdi.

    abid yaşadı bunu bilin olur mu? sonra unutacak olsaniz da kisa bir anligina bilin. gariban abid hiç yaşamamış gibi olmasın zira o gormeyen gozleri ve ermeyen (belki de cok eren, kim bilir?) akliyla tanidigi bir arkadasini yillar sonra hatirlayip, sesinden ve kan ve ter kokusundan taniyacak kadar vefali biriydi.

  • gerizekalı mallar twitter'da tebrik yarışına girmişler, türk bayrağı emojisi falan atan olmuş. allahın embesilleri, bu karı ermeni soykırımı iddiacısı, pkk destekçisi birisi. bir bok bilmiyorsunuz hadi, en azından 2 dk açın da bakın kimmiş bu yahu diye.

    ulan türk'ün, türkiye'nin hayrına birinin avrupa'da başbakan olma ihtimali var mı hiç, bu kadar mı akıl engellisiniz?

    edit: olamamış zaten. beter olsun.

  • %90'ı görgüsüz, varoş olan kesimin istilası. koca koca arabalarla ters yöne girerler, yolun ortasına park ederler, havalı havalı gezerler sonra da almanya'yı kötülerler amk evlatları. almanya'nın tek kötü yanı bu çomarları eğitememiş olması.

  • büyük üstad hakkında ilginç bilgiler

    - gitar soloları muazzamdır ve albümlerinde özellikle doksanlı yıllarda çıkan albümlerinde sound değişikliğine giderek klasik gitarla bestelerini yapmıştır...gittin o gidiş, kanayan gül, içim yanar ve dönebilsem bilinen en muazzam örnekleridir...kendisi james hetfield'a taş çıkartmasa da kendi çapında elektro gitar'ı saz kıvamında çaldığı da olmuştur:) işte o canlı performanstan ufak bir kesit...

    https://www.youtube.com/watch?v=-2tm9_yddp4

    - huzurum kalmadı bestesi 1977'de tutmasına rağmen şarkıyı seneler evvel yapmıştır. 72 yılında falan olması lazım...demekki demlenmesi gerekiyordu ortaya çıkması için.

    - adana'da sayısız yardım kuruluşlarına bağışı vardır ve hiçbirinin ortaya çıkmasını istememiştir. çukurova tv'de ya ortaklığı ya da bizzat tek başına kendi hissesi vardır.

    - ülkede muadillerine nazaran yani orhan, müslüm, ibo'dan farklı olarak türkü kasedi çıkarmamıştır. salt arabeskin yansımasıdır.

    -gülhane konseri rekoru daha kırılamamıştır...200 bin kişiydi sanırım guiness rekorlar kitabındadır hala.

    - 250'yi aşkın bestesi vardır ve ortaklaşa yaptıkları bestelerde kendisinin adını kullanmaz beste ortağının adını verir mesam'a.

    - marmaris'te koy satın alabilecek kadar da bu işten para kazanmıştır...hakkıdır.

    -klasik ve elektro gitar haricinde piyano ve bağlama çalmayı da bilir...işin mutfağında bulunur ancak bu müzikal bilgisini pek lanse etmez...

    - 250'ye aşkın bestesi olan bu insan sapına kadar alaylıdır...okuma-yazmayı hamaldan öğrenmiştir:)

    -müslüm gürses'in bizzat hastane masraflarını karışılamak istemiştir.

    ailemden kalan yegane unsurdur ferdi tayfur...14 yaşında ağlamazsam uyuyamam dinlenen bir evde aşık olmadan aşk acısı çektiren, fadimenin düğünü ile kente göçün saçma sapan sonuçlarından mizahi bir dille ve kilple bahseden bu yüce gönüllü insana allah uzun ömürler versin.

    gelen mesajlar sonrası edit: debe'ye ikinci siradan girmesi çok şaşırtıcı oldu ve tonla mesaj geldi geri donemediklerim kusura bakmasınlar...bunlar sadece buzdaginin görünen kısmı part 2 en kısa zamanda gelecektir.

  • sarkisi bile hazirdir.

    pembe bir metrobus gordum ruyamda
    hanim yolcular beklerler durakta
    icindeyken cigerim doldu bir anda
    les gibi ter kokusuyla

    coluklu cocuklu ablalardi hepsi
    hepsinin basinda birer namus bekcisi
    mis gibi gül suyu kokuyorlar
    duraklarda

  • yaklaşık üç ay siparişle pizza söylenmesi sonucunda şöyle vahim haller olabilmektedir:

    "bi zahmet çabuk hocam, turunculu arkadaş sırtının üstünde dönmeye başladı" -ninja kaplumbağalar

  • bu kızlar sonra öldürülüp bir köşeye atılınca da duyar kasılıyor. piçin ne olduğu zaten aylardır orada burada belli, ona rağmen buna yaklaşan kadınlara diyecek bir şey yok.

    seçimlerini doğru yapmayan kadınlar çok umrumda değil.