hesabın var mı? giriş yap

  • gezegenin en mantıklı sözü.

    + ne tür müzikler dinlersin bartuğ?
    - hımmpf, indie falan, pop jazz bazen de beril...
    + anlıyorum bartuğ...

    bartuğ yalan söylüyor, daha geçtiğimiz yaz kuzeninin düğününde ankara'nın bağları eşliğinde çılgınlar gibi eğlendi. bartuğ yalancı. bartuğ yavşak...

    ***

    + ne tür müzikler dinlersin saffet abi?
    - valla kulağa hoş gelen her türlü müziği dinlerim yiğenim.
    + saffet abi pop jazz?
    - jazzırdamasa o da iyi aslında meh meh meh.

    saffet abi dürüst. saffet abi yavşak değil. kötü şakaları dışında on numara adam.

  • şu şekildedir:

    ayağı yerden kesik sol avanakla, köle tüccarı sağ avanak el ele göçmen politikasızlığını savunup duruyorlar.

    suçladıkları ise her zamanki gibi makuliyet ve öngörü.

    yani biz.

    kendini sola yerleştirmiş hıyarın biri diyor ki, “sizler göçmenlere karşı çıktığınız için altındağ’da böyle oldu”

    tek kelime var bu durumu çok da terbiye dışında çıkmadan tanımlayan.

    “dangalaklık”

    herif apartmanın 20'nci katında balkon demirine çıkmış aşağı atlamaya hazırlanıyor. birisi diyor ki, bak atlama, atlarsan ölürsün” adam atlayıp ölüyor.

    bu solcu hıyara göre sorumlu “atlarsan ölürsün” diyen.

    sonra bu gibiler türkiye'nin düşün hayatına yön verdiklerini düşünüyorlar.

    haliyle bunların yön verdiği düşün hayatı da böyle oluyor işte.

    aynı dangalak devam ediyor.

    “iklim krizi nedeniyle bu göçler olacak.”

    suriye’den gelenler ve afganistan’dan ipini koparanlar iklim krizi nedeniyle mi geliyor peki.

    buna sorarsan evet.

    kendi gibi salaklar inanabilir.

    ama ben inanmam.

    bu gibilerin ilk kez duyduğu ve millete sattığı bilimsel kavramları yıllardır türk halkına anlatmaya kendini adamış biri olarak söyleyebilirim ki, iklim krizi ve 6. büyük yokoluş sürecinde olacak olan göç başkadır, dış politika hataları ve abd politikalarına aptalca biat nedeniyle ortaya çıkan bu göç başka.

    bu ikisini aynı yerde değerlendirmek katıksız bir cehalet değilse, okuyanı kendi kadar dangalak zannetmektir.

    sağcısı ile solcusu ile sözde fikir adamı bu kadar cahil, ya da saf, aptal ya da belki kötü niyetli ve satılmış olan bir ülkenin burnunun boktan çıkmaması ise normaldir.

    çünkü bu aptallıklar yanlış politikaların mimarlarına “bak doğru yoldayız” dedirten aptallıklardır.

    https://m.haberturk.com/…avanak-solumda-salak-amp?_

  • yıllar önce vejeteryanken, vejeteryan pide içi hazırlayıp pide yaptırıyordum arada. bir gün pideyi yerken normalden daha lezzetli olduğunu fark ettim. bi baktım kıyma var içinde. meğersem pideci kendince iyilik yapıp “yoksul galiba bunlar” deyip kıyma koymuş biraz.

  • 1. türkiye'de kışın belli dönemleri hariç çamaşırların kuruyabilecek hava akımı ve kuruluğun olması.
    2. kurutma makinesi koyacak yer olmaması.
    3. kurutma makinesine verilecek paranın olmaması.
    4. kurutma makinesine ihtiyaç duyulacak aciliyetteki durumlarda ütü ve türevlerinin kullanılıyor olması.

  • çalışma ortamında sigara içmeyen personelde şöyle bir yaklaşım vardır bazen; öbürü günde 10 kere sigara diye çıkıyor, her birinde 5-6 dk'dan 1 saati orada yiyor. mesaiyi bir saat kısaltıyor ben fazla çalışıyorum. gördük bunun örneklerini. öyle ki işin doğası gereği dışarıda zaman geçirmesi gerekeni ofis personeli kıskanır. o da ofis personelinin kışın sıcak, yazın serin ofis ortamını kıskanır. genel olarak herkes birbirinin artılarını kıskanır.

    ancak regl izli gerçek olsa, sanırım kimse itiraz etmez. kadıncağız zaten dinleneceği için mutlu olur, diğer herkes de "aman uzak dursun" diye.

    ayda sadece 1 gün veya 1.5 gün olursa çok ciddi bir süre olmayacağı için işveren açısından alım sırasında bir ayrıma da tabii tutulmaz.

    tabii bunlar teori. sosyal yapımızda regl olmak ayıp kabul edildiği için (çünkü biliyorsunuz hepimiz mitoz bölünerek üredik) gerçekten hasta olan (ateş vs) kadın bile regl oldum sanarlar diye ofise gelir yorganıyla.

  • sanat eseri gibi yaratık. hayran kitlesinin bu kadar geniş olma sebebi de her hareketinin estetik içeriyor olması bence. mesela hayvan kapıdan dışarı çıkmıyor, zarif bir s harfi çizerek dışarı akıyor. kucağınızdan kalkmıyor, zıplayıp yay çizerek gidiyor. kendini temizlerken bile balerinlere taş çıkaran hareketler yapıyor. ve bunu görebileceğiniz en tombik olanları yapıyor. otur gösteri izler gibi izle hayvanı bütün gün.

  • ben coğrafyaya o kadar meraklıyım ama yine de tutup haritaya bakmam gerekti. 48 bin nüfuslu, 1300 km2'lik bir ülkenin mahalle esnafından oluşan takımına nasıl yenilirsin arkadaş! hacı hüsrev'den 11 adam toplasan bu adamlarla berabere kalma şansın yüksektir. sen dünya üçüncüsü payesini taşıyan bir takımsın. bu ne rezillik?

  • kisiler: bir arkadas ve babasi
    yer: istanbul

    arkadas gece eglencesini sevmekte ve cogunlukla sabaha karsi eve donmektedir. ailesiyle beraber yasadigi mahalleye de zaman zaman buyuk kopek ceteleri musallat olmaktadir. babasi, arkadasi hep "eve sabaha karsi donuyorsun, sarhos donuyorsun, bir gece kopekler sana saldiracaklar, sarhos halde bir sey yapamayacaksin, dikkat et!" diye uyarmakta ve kendince bir cozum sunmaktadir: "eger kopekler sana saldirirsa, sen de dort ayaginin uzerine in, onlar havladikca hirladikca sen de havlayip hirla, dislerini goster!" bu uyarilari dinleyen arkadas, "lan?! babamin da kafasi iyi galiba, kopekle oyle mi mucadele edilir, tey allahim" diye kendince kenardan kenardan gulmektedir.

    babasinin onerisine kiciyla gulen bu arkadas, sabaha karsi eglenceden dondugu bir sefer, mahalleye girdigi anda 20-30 tane iri kopekle karsi karsiya kalir. once yusuf yusuf diye cagirsa da gelen giden olmaz. sarhos kafayla bir an "kaybedecek neyim var ki" diye dusunup kopek taklidi yapmaya karar verir, dort ayak uzerine iner, kopekler tarafindan etrafi sarilir, fakat hepsine havlaya havlaya kopekleri bertaraf eder, rahat bir nefes alip evine girer. kendisinin onurlu mucadelesini balkondan caktirmadan izleyen babasi takdir dolu cumlesini patlatir:

    - lan it oglu it! amma potansiyel varmis sende ha!