ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
antarktika açıklarında kurulan kürt şehri
-
trap-city ya da hacker'ların google'la dalga geçmesinden başka bir şey değildir.
jeodezi alanında çalışan bir harita mühendisiyim. aslında geomatik mühendisiyim ama diplomamda harita mühendisi yazıyor. neyse, konumuz o değil.
port-aux-français'in vikipedi sayfasında, orada vaktiyle bir fok katliamı üzerine işler yapan bir fabrika olduğunu, açıldıktan 3 yıl sonra kapandığını, fabrikanın parçalarının réunion'a gittiğini okuyabilirsiniz.
şimdi, orada yalnızca birkaç lab. kalmış durumda. bunlardan bir tanesi de jeofizik lab.
yer bilimlerinin bu disiplini ile ilgilenen birçok tanıdığım, genelde benim gibi özgür yazılım kullanıcısı/geliştiricisi. bu nedenle, ilgili yeri bir de openstreetmap'te inceledim. neticede, orada yaşayan bilim insanları, kendi yaptıkları yayınlara harita eklemek isteseler, openstreetmap'ten en güncel haritayı alabilir. özellikle de işleri jeofizikse.
bakın openstreetmap'te harita nasıl gözüküyor:
http://www.openstreetmap.org/…18/-49.34994/70.22009
yani orada google maps'te geçen adlar yok.
peki o adlar nasıl göründü? aklıma gelen 2 olasılığı yazayım.
olasılık 1) google, tele atlas gibi yazılım ve veri tekelleri, kendi harita verisi çalınırsa kontrol edebilmek için, gerçekte olmayan sokaklar uydurur. birisi kopyalarsa, oradan yakalatıp tazminat alabilmek için. bokunu çıkarıp, kolombiya'da gerçekten olmayan bir şehir bile koymuşlar hatta. aşağıdaki bağlantıda bir sürü örneğini görebilirsiniz.
http://wiki.openstreetmap.org/…opyright_easter_eggs
buradaki sahte sokak adları da, google'ın böylesi bir hareketi olabilir.
olasılık 2) vaktiyle erovizyon bakı'da düzenlenince, ermenistan (azerbaycan'la savaş durumunda olduğu için) katılamamıştı. ancak ermeni hacker'lar, bunu protesto için google maps'e "şu sokağın adı yanlış girilmiş, doğrusu budur." diye bir sürü istekte bulundular. bu sayede, erovizyon'un düzenleneceği yerin çevresindeki birçok caddenin adı "taşnak caddesi", "ermeni soykırımını tanıyın bulvarı" gibi adlara sahip oldu. google düzeltene dek, birçok yabancı, bindiği takside "karabağ ermenistan'dır caddesi"ni sorup dayak yemişti.
işte buradaki sokak adlarının nedeni de bu olabilir.
oradaki jeofizik lab.'a da bir mail atıp soracağım işin doğrusunu.
21 nisan 2019 hulusi akar'ın rezalet açıklaması
-
akıllarda soru işareti yaratan bir açıklamadır..
eğer bu saldırı malum şahsa yapılsaydı, o kalabalığı yarabilmek için kalabalığın üstüne yaylım ateşi açılacağını hepimiz biliyoruz.. kimden mi bahsediyorum, tabii ki "esad"
ben hakimim ağzınıza sıçacağım sizin
-
kezbanın hakim olanı da hiç çekilmiyor dedirten, görev başındaki memura (belediye çalışanı) hakaret suçu işleyen bir hukukçunun söylemi.
ayrıca, sarı montlu meriçin de ağzını köpekler öpsün. kimi ısırdı, hayır kimi ısırdı diye soruyor, ısırılan iki kişi gösterilmesine rağmen "acaba ne yaptı da ısırdı" diye savunuyor. bunlar başıboş köpeklerden daha tehlikeli yemin ediyorum. tek dileğim bunların da başıboş köpekler tarafından saldırıya uğraması. ben bu kadar cahilliğe dayanamıyorum.
sınavlarda verilmiş en kötü yanıtlar
-
bir sözlü sınav: cumhuriyetle demokrasi aynı şey midir?
- yok hocam diildir, mesela adında cumhuriyet olduğu halde çin halk cumhuriyetinin yönetimi demokrasi diildir
-aferin, nasıldır peki yönetim orda?
-bilindiği gibi çin, imparatorlukla yönetilmektedir
(o sıralar son imparator filmi oynamaktadır)
lan'ın ingilizcesi
-
(bkz: local area network)
pms döneminde ağlanan saçma şeyler
-
karincayiyenin sirf karinca yiyerek aslinda doymadigini, ac ve perisan gezdigini dusunmek.
çocuğu anne büyütür bırakın şu kariyer tribini
-
kadınların ancak çok küçük bir kısmı "aman kariyer yapayım, sabahlar olmasın" tribinde olabilir. geri kalan büyük çoğunluğu ise ekonomik durum nedeniyle o çocuklara daha iyi bir gelecek hazırlayabilmek adına her saatini "çocuğum bakıcı ile ne yapıyor?" düşünceleriyle çalışarak geçirir.
1.850 liraya üniversitelerde bilim yapılır mı
-
yerinde bir soru. alanına göre bu insanların kaynak kitap, konferans, dergi, deney malzemesi vb. ihtiyaçları oluyor ve kendi ceplerinden karşılıyorlar. bu masrafları ödeyen pek az okul var. bu sebeple 1850 liraya (düşünün ki istanbulda bunun 1000 lirası ev ve masraflarına gidecek) bilim için çalışmak kolay iş değil.
edit: 1000 lira ev ve masraflarına gidecek demek kirası 1000 lira olan evde oturacak demek değil zeki arkadaşım.
galatasaray
-
oturdum, çayımdan bir yudum aldım ve arkama yaslandım... gözlerimi kapadım ve "iyi ki galatasaraylıyım" dedim...
ardından gözlerimi açtım, kupam yok... onu da almış...
debe edit'i: (bkz: minik gülce için yardım kampanyası)
farah zeynep abdullah
-
ben =)
dilan polat
-
salaklık eninde sonunda kaybettirir işte, bir dümen tutturmuşsun, yedi sülaleni kurtaracak parayı öyle yada böyle bulmuşsun, ne mal gibi milletin gözüne gözüne dolarları, hayatını sokarsın. vizyonsuzluk işte kendin için yaşa lan hayatını her zaman, gösteriş için değil.