ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
moleküler gastronomi
-
ferran adria abimizin ortaya attıktan sonra bir daha yüzüne bakmadığı, ilgi çekici olsa da belli bir zaman diliminden sonra insanı gıcık eden ve çok sıkan bir alandır..
ilk başlarda domates havyarından karpuz havyarına, kavun yumurtasından portakal spagettisine kadar hayal gücünüzün elverdiği şekilde uygulamak mümkün..
çok kasarsanız kendinizi birinci sınıf misafirlerinizin olduğu * * * bir masada tatlıdan hemen önce getirerek ufak porsiyonlar halinde sunabilirsiniz. olaya biraz da nitrojen eklerseniz çok güzel olur.
--- istek üzerine ek bilgi ---
moleküler gastronomi mutfakta yiyeceklerin üstünde farklı pişirme tekniklerle kullanarak hazırlayacağımız yemeklerin hangi formda nasıl sunacağımıza konusunda bize yol gösteren tekniktir.
o yemeğin ve tatlının özünde her ne varsa onları iyi yorumlamaktan geçiyor. meyvenin özü konsantre hale getirildikten sonra yine aynı meyveden elde edilen jel ile belli bir forma hapsediliyor. jelde kıvam artırabilmek için alginate isimli deniz yosunundan da yararlanılıyor. elde edilen sıvı bir şırınga yardımı ile içinde kalsiyum tuzu bulunan bir havuzda bağlanıyor. ortaya dışı jel içi konsantre sıvı olan parçacıklar çıkıyor. burada yaratılan formlar ve bunların arasındaki simetri ise yapan kişinin tecrübe ve ustalığına kalıyor.
bazen sadece bir meyve veya sebzenin molekülleri ile ortaya çıkan lezzet olarak, bazen de herhangi bir yemeğin içindeki ürünlerin tek tek ele alınıp, farklı pişirme ve sunum teknikleri ile yeniden yorumlanışı olarak karşımıza çıkabiliyor.
örneğin çok bildik bir yemeğin malzemelerinin bir kısmı köpük, bir kısmı dondurma bir kısmı da jel olarak bir tabağın içinde toplanabiliyor. tat yine o bildik tat, fakat daha konsantresi. dilin ve beynin tat alma noktalarına iletilen dijital birer mesaj gibi…
--- istek üzerine ek bilgi ---
fotograflar volkan çengel'e aittir efendim.
peynir mus vişne havyarı
kuşkonmaz çorba
bal havyarı havuza dökme anı
mini havyar sunumları
askerde tüfek uzatılınca hayır teşekkürler demek
-
tahminimce ekim 2015'de askeri hastaneden taburcu olmanızı sağlayacak süper olay.
179 yaşında olduğu iddia edilen adam
-
cumhuriyet kurulduğunda 88 yaşındaymış. adam cumhuriyet kurulduğundan beri yaşlı aq.
the platform (film)
-
başrolde zlatan ibrahimovic ve erol günaydın’ın oynadığı film.
deniz seki'nin bayhan için söylediği sözler
-
" kınamayınız, kınadığınız şey başınıza gelmedikçe ölmezsiniz "
dilan polat
-
salaklık eninde sonunda kaybettirir işte, bir dümen tutturmuşsun, yedi sülaleni kurtaracak parayı öyle yada böyle bulmuşsun, ne mal gibi milletin gözüne gözüne dolarları, hayatını sokarsın. vizyonsuzluk işte kendin için yaşa lan hayatını her zaman, gösteriş için değil.
aylak adam
-
"sustu. konusmak luzumsuzdu. bundan sonra kimseye ondan bahsetmeyecekti. biliyordu anlamazlardi."
okudukca suruklenilen , surundukce de okunmasi gereken bir kitap.
30 yaşında evini arabasını almış evlenmiş erkek
-
mutlu olup olmadığına da karısı karar veriyor, allah yardımcısı olsun.
unutulmayan kezban sözleri
-
''karda donuyorsun, uyumak tatlı geliyor ama öldüğünün farkında değilsin...''
(bkz: ıssız adam)
kaç kaç kaç
doların bir küsur lira olduğu dönemden anılar
-
gezi zamanı dolar 5 kuruş artıp 1.95 olduğunda hükümet kanadı ve ne kadar destekleyeni varsa dönüp ülkeyi batırdınız, hep sizin yüzünüzden vb. cümleler kurmuştu.
dolar 18 lira olduğunda çıkıp ‘bizim dolarla ne işimiz var’ ne bilim ‘onların doları varsa bizim allahımız var’ diyenler o gün pek bi önem veriyordu bu işlere. ne oldu ki acaba….
bu da böyle bir anımdır.
fas'ta 2 iskandinav dağcı kadının öldürülmesi
-
düşünsene dünyaya mustafa olarak geliyorsun, adına kemal ekliyorlar, en son atatürk oluyorsun. ve 100 sene önce böyle bir coğrafyadan adeta bir gelişmiş avrupa ülkesi çıkarıyorsun. büyük adammışsın, çok büyük hem de.
tübitak'a yakınımı atadım neresi tuhaf anlayamadım
-
"zaten anlayabildiğim fazla bi şey yok" şeklinde devam etmesi beklenen cümle.