ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
marmara denizindeki renk değişimi
-
nasa tarafından bilimsel açıklaması yapılan, newsweek tarafından haber yapılan konudur.
karadeniz'in fitoplankton akınına uğramasının sonucuymuş.
ülkemiz medyası ise bu arada "tutuklanmak yada mabad yalamak, işte tüm mesele bu" etkinliğindeymiş.
not editi: anladığım kadarıyla konuyla ilgili türkçe haber yapılması yasak, turkuaz resimleri için tıklayınız
düttürü: olayı ajite etmişim, konu türk basınında son bir kaç günde yer almış, ben görmemişim; bu durumda newsweek tarafından önemsenmiş olmanın dayanılmaz 3. dünyalılığı der entry'mi muhalif bir şekilde sonlandırırım.
leonard cohen
-
onu dinlerken şair hissederdik kendimizi,
yakışıklı hissederdik.
klas hissederdik sanki şarkıların ortağı gibi.
dünyanın en güzel kadınlarına aşık olmuş ve terk edilmiştik.
sadece bize ait bir çizgimiz olurdu onu dinlerken
hep görkemli kaybedenlerdendik
bir boka yaramayan romantik sahtekarlardık ama hiç önemsemedik
yağmur yağardı onu dinlerken
ve ölüm haberi geldiğinde de yağmur yağıyordu...
"hiçbir zaman yeterince sarhoş, yeterince fakir, yeterince zengin olamadık"
tsunami gelirken sahilde son bir sigara yakan adam
-
karizmatiktir. lakin daha karizmatik birisi çıkabilir ve ;
- söner o.
der.
maria sharapova ile yattım
-
sonra perdenin arasından sızan güneş beni uyandırdı ve ıslaklık hissettim.evet kamyonu devirmiştim'' diye devam etmesi gereken hikaye.
onedio'nun telif haklarını hiçe sayması
-
mahkeme sonrası edit: onedio yetkilileri mahkeme süreci sonunda lokman önsoy ile görüşmüş ve hatalarını kabul edip, telif hakları çerçevesinde tazminatlarını ödemiştir.
--------------------------------------------------
daha önce de birçok yazarın/yakınımızın başına gelen olay. en sonuncusu da illustrator
(bkz: lokman önsoy)'un başına gelmiştir. yazdıklarını aynen aktarıyorum.
"23.09.2017 tarihinde onedio sitesinin bana ait bir karikatürü kaynak göstermeden ve hatta üzerindeki imzamı ve o zamanlar kullanmakta olduğum web sitesi adresimi silerek kullandığını fark ettim. "türkiye'de bilim neden gelişmiyor sorusuna verebileceğiniz 17 cevap" şeklindeki klasik başlıklarından birine imzasını sildiği karikatürü koymuş, herhangi bir kaynak belirtmemiş ve 19.04.2016 tarihinden bu yana 235 bin tıklanma almış bir gönderi. 22 bin kez de facebook'ta paylaşılmış. yani kısaca karikatür anonim olmuş, piç olmuş.
bunun üzerine kendilerine bir mail attım. özetle, çizimin bana ait olduğunu, izinsiz paylaşılmasının, kaynak gösterilmeden paylaşılmasının, imza silinerek paylaşılmasının ve bundan maddi çıkar sağlanmasının yanlış olduğunu; karikatürün kaldırılmasını, ama imzalı çizimlerimin yeni bir gönderi düzenlenerek paylaşılmasını istediğim bir mail. böylece yapıcı bir şekilde bu işin içinden çıkarım, diye düşünmüştüm.
tabii bu bilinçsiz, üretmeyen, kaynak göstermeyen ama herkes tarafından bilinen site ilgilileri gönderdiğim maile cevap vermediler. yalnızca karikatürün altına adımı yazmakla yetindiler.
ben de savcılığa başvurarak erişimin engellenmesi kararı aldırdım. devam eden süreçte ki sonuna kadar devam edecek, bakalım cevap verilmeyen bir mail nelere malolacak.
ayrıca;
evet bunu dert ettim. telif hakkı ihlalinin 6 aydan 2 yıla kadar cezası vardır. telif hakkını ihlal ederek maddi kazanç sağlamak ise işin başka bir boyutu. eser sahibi öldükten 70 yıl sonrasına kadar bu hakları korunur.
ne idüğü belirsiz, içerik üreten bir ekibi olmayan, üretmeyen ama başkalarının ürettiklerinden maddi kazanç sağlayan bu gibi siteler benim emeğim ve fikrim üzerinden bir kuruş dahi kazanamaz.
bilen bilir, istediğiniz herhangi bir çizimimi kullanmanız için benimle iletişime geçmeniz yeterlidir. siyasi veya ticari amaçlar altında kullanılmamak kaydıyla izin veririm.
biraz uzun bir yazı oldu; ama sevdiğiniz bir şarkının, türkünün veya resmin anonim olmasını ister miydiniz? okuyan, ilgilenen herkese sevgiler!"
söz konusu resim
ve diğerleri:
varan 1
varan 2
varan 3
yaran facebook durum güncellemeleri
-
elalem dostumun dostu dostumdur diyince filozof oluyor ben arkadaşımın arkadaşını ekleyince abaza oluyorum...
fernando pessoa
-
soyadı portekizce’de “kişi” anlamına gelen, yarattığı kimliklerle farklı yazma üsluplarıyla donanan, kendi kendini yaratan dünyasında kendisinin en az gerçek kişi olduğunu öne süren, son derece kesin ya da son derece belirsiz şair.
yıllardır hayatım için aradığım sözleri onun dışkimliklerinden biri alvaro de campos'un yazdığı cümlelerde buldum:
"hepimizin iki yaşamı var;
sahici olanı: çocukluğumuzda düşlediğimiz yaşam...
sahte olanı: başkalarıyla ortaklaşa yaşadığımız" ...?
eski sevgilinin mesaj atması
-
vaktinde bir sevgilim vardi. firtinali bir sekilde ayrilmistik. bir sene sonra filan bana "allah hala belani versin" gibilerinden bir mesaj atti, ben de ayni sekilde cevap verdim.
o sekilde mesajlasmaya tekrar basladik, surekli hakaretler filan. kisa bi sure sonra hakaretler, "esprili, sakali hakaretlesmeler"e donustu, "naber lan psikopat kari" "napiyosun hala kaslarini aliyo musun ibne herif" gibilerinden.
oyle oyle devam etti, suratini bir daha hic gormedim gerci ama halen arada mesajlasiyoruz. arkadas olduk resmen lan. kodumun karisi.
kiloları yüzünden beach'e alınmayan genç kadınlar
-
bir işletmeye girmek için tonla para verip, araya adamlar sokup, kapıda bekleyerek ödün verirseniz kendinizden, işte böyle köpek çekerler.
ınstagram'a story atıp takipçi kasmak için kendinizi alçaltmayın.
ayrıca, sen daha saçma sapan filtreler kullanmadan video çekemiyorsun, sonra bodyshaming bilmem ne. geçiniz.
sözlük yazarlarının çocuklarına düşündüğü isimler
-
kız olursa asya. bi daha kız olursa zeynep. bi daha kız olursa karıyı boşarım.