hesabın var mı? giriş yap

  • "beşinci günün şafağında beni bekleyin. şafakta doğuya bakın." diyerek gandalf'ın unutulmaz bir katkıda bulunduğu repliklerdir.

  • garip bir kısır döngüyü barındıran süreç. kalksan kalkılmaz, yatmak istesen uyku yok, öyle yorganın içinde esir oluyor insan. ciddi manada sabır gerektirir.

  • ‘’mutluluk dediğimiz şey, yoğun bir şekilde bastırılmış ve engellenmiş olan ihtiyaçların kısa süreliğine tatmin edilmesinden başka bir şey değildir.’’

    ~sigmund freud

  • malumunuz "de, ki" eklerini doğru yazan veya doğru yazmaya uğraşan kişi sayısı azınlıkta. artık gazetelerde bile bu yanlışlarla karşılaşıyorum ve bir gün bu yanlışların kalıcı hale gelmesinden korkuyorum. topluluğa sunduğumuz yazılarımızdaki kurallara uymamızla gurur duyuyoruz, fakat okuyanların bizim yanlış yazdığımızı sandıklarını farketmiyoruz. kendileri yanlış bildiği için bizi yanlış yazıyoruz sanıyorlar.

    konuyu uzatmadan direkt geçmek istiyorum. ben bazı imla kurallarını akılda kalıcı hale getirecek saçma örnekler vereceğim. sizin de eklemek istediğiniz varsa ister bana mesaj atın ekleyeyim, ister siz alta entry girin.

    - seray sever diye bir kadın var bilirsiniz. biliyorsunuz isim ve soyisim ayrı yazılır. işte sadece bu kadının soyadı ayrı yazılır, diğerseverler birleşik yazılır. örnek hayırsever, yardımsever.

    - şey kelimesi, günlerimizi yirmi kelimeyle idare ettiğimiz için herkesin imdadına yetişen, öyle bir şey ki her şey olabilen bir kelimedir. her şey olabildiği için bu kelime son zamanlarda popülerliğin verdiği duyguyla şımarmaya başlamış ve ayrı, tek başına takılır olmuştur. yani şey kelimesi çok şımarıktır, hep ayrı takılır. kelimelerle hiç birleşmez. örneğin her şey, bir şey.

    - de bağlacından iki tür vardır. bazıları şey gibi şımarık bazıları sevecendir, canayakındır, hep sırnaşır, evinize gelir gitmez mesela. orada olur hep. orada bulunur. mesela kitabınız onlarda (orada bulunuyor) kalmışsa arar sorarsınız, kitap nerede (orada) lan dersiniz, abi kitap bizde (onlarda) kalmış gel al der size.

    - ayrı yazılan de'de ise durum tam tersidir. yani bulunma durumu yoksa o ayrı yazılır. kitabınızı unuttuğunuzda (unutma durumunda bulunuyorsunuz) de'yi aradığınız zaman size artistlik yapıyor, madem kitabı unuttun kendini de (bakın orada bulunma durumu yok) unutsaydın evladım diyorsa de ayrı yazılır.

    - ki'de de durum aynıdır. kitabın onlarda kalıp kalmadığını sorduğunuzda yok lan bu benimki (ona ait, orada, onun) diyorsa kitapla aynı yerde oldukları için birleşik yazılır. tersi durumda ise ayrı yazılır. yine kitabın kalıp kalmadığını sormak için aradığınızda bu kitap senin mi ki beni arıyorsun, seninki olsa söylerim diyorsa ayrı yazılır.

    bazı kelimeler ise kalıplaşmıştır, bunları ezberlemekten başka çareniz yoktur. bu kelimelerle ki eki hep birleşiktir. klasik sınav ezberi şeklinde vereceğim. som bahçemi diye ezberleyeceksiniz, baş harflerini de hatırlayacaksınız. yapacak bir şey yok.

    sanki
    oysaki
    mademki
    belki
    amcanınki (yok tabi, şaka)
    halbuki
    çünki, çünkü
    ebeninki (şaka)
    meğerki
    illaki
    ( a ve e'de bir kelime yok, boş kalmasın diye yazdım)

    biraz saçmalamış olabilirim, ama belki aklınızda kalır da (orada olma, bulunma durumu yok, ayrılar yani orada değil) bir işe yarar.

  • "evrenin başka yerlerinde de zeki canlıların var olduğunun en kesin kanıtı, şimdiye dek bizimle hiç irtibata geçmeye çalışmamış olmalarıdır"

  • 1,5 metre sosyal mesafemizi koruyalım kararının alınacağı toplantı olacaktır.

    edit: toplantı notları.
    --- spoiler ---
    3 saat süren toplantıda oturup hesap yaptılar sanırım. ülke ve illerin istatistikleri açıklandı sadece. sayılarımız artıyor vurgusu yapıldı bolca. toplantı öncesinde gündem olan konulara dair cevaplar ancak soru sorularak alınabildi.
    *her il için maske zorunluluğu şu anda gündemde değil. bilim kurulu istanbul, ankara ve bursa'da maske zorunluluğu için il hıfzıssıhha kurullarına önerilerde bulundu.
    *sokağa çıkma kısıtı/yasağı şu anda düşünülmüyor, toplantıda gündeme gelmedi.
    *yks ve lgs için, sınavın olabildiğince güvenilir yapılması için bilim kurulu rehber yayınladı ve birimlere tedbirler hatırlatıldı. özellikle sınava giriş/çıkış işlemlerinin daha güvenli yapılması için gerekirse o saatler için sokağa çıkma yasağı önerisi cumhurbaşkanı ile paylaşıldı, böyle bir ihtimal var. öğrenci sınava giderken yanında en fazla 2 kişi olacak şekilde bir uygulama da ihtimal dahilinde. kısacası adaylar allah'a emanet.
    *65 yaş üstü kısıtının tekrarı gündemde değil, dışarı çıkmasınlar zorunda kalmadıkça.
    *153.000 örneklemlik antikor testi çalışmaları yarıya yaklaştı. bağışıklık anlamında yeterli düzeyde değiliz. %1 civarında bağışıklık durumu söz konusu şu anda. %40 civarı bir seviyeye ulaşmadan toplumsal bağışıklık kazanıldı denemez. 1 hafta içerisinde sonuçlar daha da netleşecek.
    *aşı çalışmaları başladı. moda sahili ve taraftar kutlamaları benzeri olaylarda top yine il hıfzıssıhha kurullarına atıldı. onların yetkisi var gerektiğinde onlar önlem alacak açıklaması yapıldı.
    --- spoiler ---

    bir çaylak arkadaş sesinin duyulmasını istedi mesajını aynen paylaşıyorum.
    --- spoiler ---
    bu ülkenin her vatandaşı kıymetlidir, yaş önemli değil. önlemi ne ise alacaksın arkadaş. önümüzdeki hafta ve sonraki hafta sınav var, milyonlarca çocuk girecek bu sınava. turizm kan kaybetmesin diye yasaklar kalktı, hiç mi halk düşünülmez şaşıyorum. yaşım 48, kanser tedavisi görüyorum, o veya bu şekilde bu virüs bana veya benim gibi kronik hastalara bulaşırsa yazın ölüm günlüğüne onlarca kişi.
    8 ay akıllı kanser hapı kullandım, bugün radyoterapinin ikinci seansını aldım karmaşık duygular içindeyim.
    iki çocuğum var ve bu saçma sebeplerden dışarıda olacaklar ve virüsü bana taşıyacaklar. korkuyorum, evet korkuyorum ama kendi hayatım için değil. geride bırakacaklarım için...
    --- spoiler ---

  • ben burda 10 bin lirayı boklayanları görünce şaşırıyorum. pardon da siz hangi ülkede yaşıyorsunuz? sektörde kimin ne aldığı aşağı yukarı bellidir. elbette 25 bin tl ve üzeri maaş alanlar var, anca buraya sizin gibi gelip 10 bin lira para mı yea demez. bu paranın altında da alsam üstünde de alsam gelip buraya 10 bin tl para mı yea muhabbeti yapmam. çünkü bence türkiye şartlarında "kötü" bir para değil. maaşlı çalışanların yüzde kaçı 10 bin tl üzerinde çalışıyor acaba?

    beyler uyarayım, böyle kız da düşüremezsiniz. "vaayyy errrrkeğe bak 10 bin tl para mı diyor, off demek ki çok zengin" dediklerini sanıyor olamazsınız. umarım sanmıyorsunuzdur.