hesabın var mı? giriş yap

  • saçma sapan şekilde shaq'ı gönderdiği söylenen oyuncu. öncelikle "liseliler bilmez" kalıbını kullanmak istemem ama öyle yorumlar görüyorum ki rezalet.
    şimdi büyük olayların koptuğu 2003-2004 sezonu ve öncesine gidelim. kobe o sene 25 yaşında ve shaq 32 yaşında. mental olarak olgun olması gerekenin kim olduğu belli burada.
    kobe aynı zamanda bir tecavüz davasıyla karşı karşıya. üstelik suçsuz olduğunu bile bile sürekli bununla uğraşıyor. fiziksel olarak yorgunluğunun yanında saçma sapan bir şekilde maçlar yerine davalara gidiyor falan.

    lakers bir önceki sezon finali görememiş, haliyle 3 peatten sonra başarısız olarak görülüyor. shaq ise o sezonun büyük çoğunluğunu düşük performansla geçirmiş. off season geliyor, shaq bitecek kontratını yenilemek istiyor ve çabaları sayesinde takıma payton ve malone katılıyor. ama shaq'ın kafasında sadece yenilemek istediği kontratı var ve bunu açık açık söylüyor. takım arkadaşları dahi söylüyor.

    kobe ise davalarla beraber sakatlık yaşıyor ve dinleniyor evinde. kampın ilk günü shaq çıkıp diyor ki "eksiğimiz yok, tüm takım burada", sonra ekliyor "fisher, malone, payton için bu sezona hazır gireceğim". ne yapıyor yani? kendisine 3 şampiyonluğunda yardım eden adamı, adam yerine bile koymuyor. sonra evinde yemek veriyor, yemeğe bir kişiyi çağırmıyor, peki bu kim? tabii ki kobe. yetinmiyor açık açık kobe'yi eleştiriyor ve diyor ki "dizlerinden dolayı artık daha fazla pas vermesi gerekiyor". kobe cevap olarak sadece "kendisi merak etmesin, ben zaten bir guard olarak ne yapmam gerektiğini biliyorum" diyor. shaq ondan sonra alakasız bir şekilde "malone ve payton bu takıma sadece 1 kişi için geldiler, bu 2 değil" diyor. yani gene kobe'yi sallayıp "buranın kralı benim" diyor. derdi yine takım için değerini hatırlatıp para istemek.

    kobe bir röportajda bunu dile getiriyor ve anında phil jackson ceza kesiyor kobe'ye. shaq herşeyi yaparken ceza verilmezken phil jackson kobe'ye ilk hatasında cezasını kesiyor. jackson'un amacına daha sonra geleceğim.

    bu şekilde sezon açılıyor. herkesin aklında tek soru var "peki bu iki adam ne yapacaklar?". tek gündem bu nba'de.
    sezonun ilk maçı, kobe sahada yok. lakers'ın rakibi dallas ve kobe o zaman colorado'da. maça yetişiyor ama oynamayacak aynı zamanda sakat çünkü. takım rahatlamışken sahaya geliyor kobe. lakers ezip geçiyor dallas'ı ve 3. periyodun sonunda herkes takımı alkışlarken geliyor kobe. yani ona ilgi gösterilmesini değil, gösterilen bir ilgi varken girmek istiyor.
    v sign yaparak seyircileri selamlıyor ve gidiyor shaq'ın yanına oturuyor. tribünlerden alkış kıyamet kopuyor. maçtan sonra kobe çıkıp diyor ki "bana göre hepsi geride kaldı biz arkadaşız ve 4. şampiyonluğu alacağız". lakers muazzam başlıyor, sonra karl malone'u kaybediyor. all-star arası geliyor. işte jackson bölümü burası. o sene aynı zamanda jackson'un da kontratı bitiyor ve jackson maaşının 2 katına çıkmasını istiyor. hatta tehdit ediyor kulübü. rahmetli jerry buss o an görüşmeleri kesiyor. jackson bu işin arkasında kobe'nin olduğunu düşünüyor. ama normalde ise olan artık jerry buss'ın triangle offense oynayan takımın zevk vermediğini ve eskisi gibi showtime basketboluna dönmenin takıma maddi ve manevi katkı sağlayacağına inanması ve o kontratı vermek istememesi. jackson saçma sapan geriye düşülen bir maç sonrası, çok iyi hatırlamıyorum ama maç içerideydi onu biliyorum, kobe'yi düzgün şut kullanmıyor diye eleştiriyor kobe ilk yarısını 1 sayıyla tamamladığı maçı ikinci yarıda 40 sayı atarak kazandırıyor gene eleştiri alıyor. sonra gidiyor başka bir maçı 8 sayı ile tamamlıyor ve sağlam bir savunma performansı koyuyor bu sefer de "daha agresif olması lazım" diyor phil jackson. daha sonra lakers playoff yapıyor ama finaller kaybediliyor. tex winter'a göre finallerin gitmesinin tek sebebi ise shaq'ın kazanmak istememesi. "adam gibi bir maç oynamadı" diyor shaq için.
    sezon bitiyor ve lakers'ın elinde 3 tane kontratı bitmiş isim var, kobe, shaq ve phil jackson. lakers yönetimi phil jackson ile kafadan sözleşme yenilemiyor. shaq ise çıkıp diyor ki "eğer jackson gidiyorsa beni trade edin", kobe ise ağzını açmıyor.
    lakers aradaki yaş farkı, shaq'ın artık çenesine vuran performans düşüklüğü ve illallah dedirten sakatlıkları ve egosu yüzünde doğal olarak shaq'a kontrat dahi önermiyorlar ve gönderiyorlar.

    shaq miami'ye trade oluyor çer-çöp karşılığında. sonra shaq çıkıp diyor ki daha miami'ye ilk geldiğinde "ben kaliteli bir tuvalet kağıdı gibiyim, kalitem bellidir". daha sonra yine gider gitmez bir karşılaştırma yapıyor.
    "ben don vito isem, penny fredo, kobe sonny, wade ise michael'dır". buradan da kobe'ye çakıyor gene.

    üstelik burada kişisel yorum yapacağım; shaq o dönemin en dominant oyuncusudur evet fakat kobe olmasa tek başına kazandığı hiçbir yüzüğü kazanamayacak olan adamdır. keza kobe de shaq'sız o 3 tane yüzüğü alamayacak adamdır. yani bu iki adam birbirleri sayesinde bu başarıları yaşayan adamlardır. ki bunu shaq biraz sonra diyeceğim cümle ile doğruluyor.

    kendisine bu kadar yararı olan adama çakıp, daha lige gireli 2 sene olmuş adamı yüceltmek falan herşeyden önce karakterli birine yakışmayacak davranıştır. nesini gördün wade'in de sana 3 şampiyonlukta yardımcı olan adama çakıyorsun? daha sonra wade bile bunu dürüst bulmadığını söylüyor. tabii zaman geçiyor, ikisi arasındaki kavgalar shaq'ın kariyerinin sonuna gelmesiyle azalıyor ve shaq'a emekli olduğu gün soruyu soruyorlar "garnett, wade, kobe, lebron gibi adamlarla oynadın, en iyi kimdi" diye soruyorlar. shaq cevap vermiyor soruya fakat sadece kobe ile ilgili olumlu şekilde konuşuyor.

    "lakers'tan niye ayrıldın? sebep kobe miydi?" diye soruyorlar verdiği cevap ise "kobe ile olayların alakası yoktu, ben sadece daha fazla para ediyordum fakat bana bunu vermediler" diye bütün bu yaptıklarını açıklayan cümleyi kuruyor.

    yani shaq alamadığı dolarlar yüzünden kobe'ye sardığını itiraf ediyor. hatta ve hatta kendisine son olarak şu soru geliyor; lakers'tan ayrılmak hata mıydı? işte orada shaq'ın en büyük itirafı geliyor. "hiçbir zaman 'eğer' demem ama biz beraber kalsaydık değil 3, 6 tane şampiyonluk kazanırdık, tarihin gördüğü en iyi ikililerden biriydik" diyor.

    işte sevgili sözlük, durumlar böyleyken böyle. eğer hala kalkıp "kobe shaq'ı gönderdi" diyecek adam varsa, bu sadece çok büyük nefrettendir.

  • haşmet babaoğlu'nun, suriyeli sığınmacılara karşı bir çözüm yolu sunan kılıçdaroğlu'na, chp'ye, ve gezi direnişine bok attığı yazısında geçen ifadedir.

    http://www.sabah.com.tr/…5/04/25/ben-sizden-utandim

    suriye'deki savaşı körükleyen, savaşta taraf olana laf etme yok. suriyeli sığınmacılarla ilgili bir program hazırlamayanlara, onların temel ihtiyacını karşılayacak şekilde ülkede barınmalarını sağlayamayanlara laf yok. ülkeye sığınan suriyelilerin de aç olmalarını, sefil şekilde yaşamalarını sağlayanlara laf yok. 3 milyon suriyeliye ek iş yaratmadan, asgari ücretin de altında çalışmasına izin verene, bunun sonucu olarak da türkiye cumhuriyeti vatandaşları arasında işsizlik oranının yükselmesini sağlayanlara laf yok.

    suriyeli sığınmacılar, ülke için bir sorun teşkil etmekte, akp bu konuda 3 maymunu oynamaktadır. chp'nin önerisi ise, suriye'nin normalleşmesine destek vermek ve ülke normalleştikten sonra bu insanları ülkelerine göndermektir. sözleri çarpıtarak nefret kusmak da nedir?

  • üniversitenin ilk yılı olması heyecanıyla bir sene filan kadar evin bkunu çıkarttıktan ve geçen zamanla bıkıp sakinleştikten sonra, üst katta oturan 80+ yaşındaki teyzenin bir gün kapımı çalıp,

    "evladım senin eskiden arkadaşların gelirdi müzik filan dinlerdiniz, çok eğlenirdiniz, niye hiç öyle olmuyo artık?" diye sorması.

    ekleme: dün bu teyzenin vefat haberini aldım. bu da ondan öyle bir anı kalsın burada. huzur içinde yatsın.

  • pokemon'un filminde arkada$in salonu dolduran milyonlarca bebeye ettigi "allaam pikachu cikacak $imdi! en sevdigim pokemon! pikachu yu sevenler ayaga kalkip pikachu pikachu diye bagirsin!" feryadindan sonra salondaki butun bebelerin ayaga kalkip "pikachu pikachu" diye bagirmasi..

  • ağdlfgjlsdghndg. ahmet davutoğlu'nun mitingte akp seçmenine sorduğu ve "evet" yanıtını aldığı soru.

    "davutoğlu, mitinge katılanlara sorduğu “biz suriyeli kardeşlerimizi esad zalimine teslim eder miyiz?” sorusuna toplu bir “evet” yanıtı aldı."

    link

    video

    haberin başlığı: "davutoğlu kendi mitinglerinde bile dinlenmiyor" iyimser olmuş, dinleseler ne olacak.

    + nereye?

    - akp mitingine, iyi para veriyorlar sen de gel

    +napıyorsunuz peki mitingte?

    - yaw ne derse "he" diyoruz işte, o kadar.

  • "bak canım aılende senın ıyılıgını ıstıyor cunku ahırette senın kapanmadıgın ıcın onlarada gunah gıdıo onlar senden sorumlu"

    bu pisliklerle mücadele edilmezse işin sonu yaş.

    debe editi: özelden mesaj atıp "adabınızla yazın, şuraya sıçmayın" diyenler olmuş. adabı islamcılardan öğrenecek kadar düşmedik çok şükür.